Metropolden Kaçıp Eskişehir'e Yerleşmek Doğru Karar mı? Yaşayarak Gözlemlediğim Eskişehir'in Artı ve Eksileri!

Sık sık tayini çıkan bir memur çocuğu olarak gözlerimi açtığım güzel ülkemde son 3 senedir yaşadığım Eskişehir’i kendi bakış açımla sizlere anlatmak istiyorum. Akdeniz, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu, Ege ve Marmara bölgelerinde en az 5 yıl olmak üzere yaşadım. “Eskişehir’i diğer şehirlerden neler var? Eskişehir’e yerleşmek isteyen insanlara ne tavsiye ederim?” düşüncesiyle sizlere bu güzel şehrin artı ve eksi yönlerini anlatmaya çalışacağım.

Bu yazıyı okuyan Eskişehir’de yaşamış ve hali hazırda yaşayan kişilerden, yorumlar kısmına eksik kaldığımı düşündükleri konularda fikirlerini belirtirlerse harika olur!

Yıllar önce turist olarak adımımı attığım Eskişehir’de ilk dikkatimi çeken şeylerin başında insanların güler yüzlü olması gelmişti. İstanbul’dan gelen birisi olarak bu şehrin verdiği pozitif enerjiyi hemen hissetmiştim.

İnsanlar inanın hayattan keyif alıyor gibiydi ve çok kıskanmıştım.

Eskişehir konum olarak İstanbul ve Ankara’nın arasında bulunuyor ve yüksek hızlı tren sayesinde kara yolundan çok daha kısa bir sürede ulaşım çok kısa sürüyor.

Hızlı tren istasyonu ise şehrin göbeğinde. Sırtınızda çantanızla iner inmez küçük bir tur atarak şehrin en hareketli noktalarını gezebilirsiniz. Sık sık duyacağınız Espark AVM’ye 2 dakika içerisinde ulaşabilirsiniz.

Belki o kadar önemli olmasa da ilk intibada sizi değerli hissettiren bir şey var. Otobüsle geldiyseniz Eskişehir Otogarı’nda yıllardır tuvaletler ücretsiz ve pırıl pırıl. Çoğu şehirde olduğu gibi otogarda çığırtkan neredeyse yok gibi.

Keşmekeşin içinde olmadığınızı hissediyor ve rahatlıyorsunuz.

Bunu şu sebeple anlattım: Şehre adımınızı attığınız ilk andan itibaren keşmekeşin içinde olmadığınızı, kendinizi daha sakin ve güler yüzlü bir yerde nefes aldığınızı hissettiriyor.

Havaalanımız yok, yani varsa da yok. Sadece Belçika seferi düzenleniyor. Uçak için İstanbul’a ve Ankara’ya gitmeniz gerekiyor.

Bu yazıda Eskişehir’de gözlemlediğim ve hissettiğim şeylerden bahsedeceğimi belirtmiştim. Şehir tamamen hayvan dostu. Etrafınıza bakarken köpek kulübesi görmeniz mümkün.

Kediler, köpekler, kuşlar ve insanlar birbirlerini ürkütmeden yaşıyor.

Şehrin en çok bilinen markalarından birisi Kalabak Suyu. Bu suyu içenlerin Eskişehir’de kaldığına dair bir inanç var ve bunu size geldiğinizde mutlaka birileri söyleyecektir.

Damacanalar küçük ve insanları damacanalarıyla sokaklarda aracı beklerken görmeniz mümkün. Bu da nostaljik bir hava katıyor.

Şehir içi ulaşımda en çok kullanılan taşıt ise tramvay. Eskişehir’in çoğu yerine tramvay sayesinde ulaşabiliyorsunuz. 2023 senesinden itibaren Eskart’ın yanı sıra kredi kartınızla tramvay ve otobüsleri kullanabiliyorsunuz.

Trafikten bezmiş metropol insanı için burası bir cennet vadetmese de o kadar kafaya takacağınız bir sorun değil. Tramvay hattının üzerinde bulunan caddelerde trafik oluşabiliyor. Bunun sebebi ise kırmızı ışıklar. Gözünüzü korkutmaya gerek yok ama yine de aklınızın bir köşesinde bu bilgi yer alsın.

Şehrin en turistik noktalarının başında Porsuk Çayı yer alıyor.

Gondola binen turistleri seyrederek yürüyüş yapmak, sokak müzisyenlerini dinlemek, ara sokaklara daldığınızda farklı konseptlerde kafeler keşfetmek ve birazcık kaybolmak için harika yer.

Porsuk Çayı’nı takip ettiğinizde sizi Kanlıkavak Parkı karşılıyor. Yemyeşil parkta spor yapan gençlerin, bisiklet süren insanların, sohbet eden grupların arasında yürüyüş yaparak stresten uzaklaşmanız çok kolay.

Tekrar belirteyim, bu imkana ulaşmak için şehrin dışına çıkmanıza gerek yok.

Hamamyolu Caddesi ise yine şehrin merkezinde. Esnaflarla dolu cadde adından da anlaşılacağı üzere birçok hamama ev sahipliği yapıyor. Eskişehir’e taşındığımdan bu yana böyle bir alışkanlık edindim. Hepinize hamama gitmeyi tavsiye ederim.

Stresli geçen bir haftanın sonunda 2 saat süren keyfin ardından pamuk gibi çıkıyorsunuz.

Eskişehir’e yerleşmeyi düşünen çocuklu aileler için harika bir haberim var. Burada evladınızı doğayla iç içe büyütmenize imkan sağlayan bir planlama var.

Şehir irili ufaklı onlarca parka ev sahipliği yapıyor. Biraz şehirden uzaklaşayım derseniz Musaözü Tabiat Parkı 20 km. mesafede sizleri ağırlamak için bekliyor.

Hafta sonu geldiğinde kendinizi ve sevdiklerinizi şımartmak için at çiftliğine gidip kahvaltı yapabilir, büyüleyi hayvanlarla zaman geçirerek 10/10 verim alacağınız bir gün geçirebilirsiniz.

Güçlü Bey At çiftliği şehrin hemen Bursa çıkışında yer alıyor.

Şatolarla tanıdığımız Sazova Parkı ise hayvanat bahçesine ve sualtı dünyasına ev sahipliği yapıyor. Sazova Parkı ise Eskişehir Yeni Atatürk Stadyumu’nun hemen yanında. Stadyum harika olsa da Eskişehirspor artık amatör ligde…

Yine de şehrin takımına gönül verenler tribünleri doldurmaya devam ediyor.

Bir diğer turistik nokta ise Odunpazarı. Şehrin tarihi ve kültürel dokusunu yansıtan, Osmanlı döneminden kalan evleri, dar sokakları ve taş yapılarıyla ziyaretçi akınına uğruyor. Modern Sanatlar Müzesi, Balmumu Müzesi, El Sanatları Çarşısı, birçok atölye size kucak açıyor.

Eskişehir kültürel anlamda sizi tatmin edeceği kesin. Eskişehir Büyükşehir Senfoni Orkestrası ve Şehir Tiyatrosu’nda kaliteli vakit geçireceğinize emin olabilirsiniz. Kapış kapış satılan biletlerin fiyatı ise 40 TL. Öğrenciyseniz 25 TL’ye harika bir etkinliğin içerisinde kendinizi bulabiliyorsunuz.

Gastronomi konusunda ise Eskişehir’den beklentinizi yükseltmemenizi öneririm. Şehirle özdeşleşen “çibörek” bir kere tatmanız gereken bir lezzet.

Eğer kahvaltıya düşkünseniz Eskişehir’de sizi tatmin edecek birçok mekan olduğunu söylemeliyim. Burada birçok güzel kahvaltıcı var ve serpme kahvaltı fiyatı kişi başı 150-250 TL bandında.

Şehirde kiralar 2+1 evlerde ortalama olarak 10.000 TL civarında seyrediyor. 6 bin TL'den başlayarak 20.000 TL'ye kadar çıkabiliyor. İstanbul ile kıyaslamaya çok gerek olduğunu düşünmüyorum.

Eskişehir denilince akla ilk gelen şeylerden birisi de gece hayatı. Eğer Eskişehir’e beş sene önce geldiğiniz gibi bir ortam bekliyorsanız maalesef kötü anlamda şaşıracağınızı söylemek zorundayım.

Gençseniz ve kanınız kaynıyorsa bir gecede birkaç mekanı gezmeniz için taksiye binmenize neredeyse gerek yok. Barlar sokağındaki mekanlar sizi kesmediyse Espark AVM’nin yanında bulunan birkaç mekanda şansınızı deneyebilirsiniz.

İş çıkışı güzel yemek yemek, tatlıyla kendinizi şımartmak ya da günün yorgunluğunu birkaç kadehle atmak isterseniz Cassaba Modern sizleri bekliyor.

Daha önce yaşamak için Fethiye’yi seçmiş ve sezonun ardından hissettiğim sonbahar depresyonunu yaşamış birisi olarak Eskişehir’de yaşadığım süre boyunca 4 mevsim yaşamak için çok ideal.

Kışları uzun, yazları ise nispeten serin geçen bu güzel şehirin eksi yönlerine gelelim. Deniz görmeye alışkın biriyseniz bunun eksikliğini hissedeceksiniz. Bir diğer yönü ise şehir gerçekten iki sene içerisinde fethediliyor. Bir süre sonra sıkılırsanız bu gayet normal.

Eskişehir’de üniversite okuyup burada hayatına devam eden çok fazla kişi var. Eskişehir’den ayrılınca burayı özlemle hatırlayan çok fazla insan tanıdım. Eğer metropolden kaçmak istiyorsanız bir hafta sonunuzu buraya ayırıp kendi gözlerinizle Eskişehir’i hissedin.

İlk başta da belirttiğim gibi bu tamamen kendi gözlemlerime ve yaşantıma dayandırdığım bir yazı. Eklemek istediklerinizi lütfen yorumlara yazın!❤️

Çanakkale'de yerleşmeyi düşünenleri şöyle alalım👇

Yeni Evlenip İstanbul'dan Vazgeçerek Çanakkale'ye Yerleştik! Yaşamak ve Yaşlanmak İçin İyi Bir Şehir mi?

Popüler İçerikler

Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
YORUMLAR
05.07.2023

Doğduğum büyüdüğüm şehirden uzakta 19 sene yaşadım. Sürekli ağlardım özlem içinde. Bi vesile oldu eşim ve çocuklarımla geri döndüm 10 yıl önce.. Şurda 5 sene öncesine kadar mutlu mesut yaşıyorduk. Taa ki mülteciler hayatımızı zehir edene kadar. Ve artık o 19 yıl yaşadığım küçük sevimli ilçeye bir an önce geri dönmek için çabalıyorum.. Diyeceğim o ki deniz eğlence hayatı trafik vs bunlar problem değil. Gittiğiniz yerde mülteci var mı ondan haber verin 😒

05.07.2023

soğuğundan hiç bahsetmemiş :d 2 yıl yaşadım, tek aklımda kalan soğuğu ve gece hayatı. bir antalyalı olarak benim için bir artısı yoktu.

05.07.2023

Gelmeyin artık gelmeyin yeter 10 sene önceki şehir Avrupa'dan esintiler veriyordu artık içine etti gelenler zaten ülkenin bozulmayan neyi kaldı ki orası da ayrı mesele:(

TÜM YORUMLARI OKU (21)