Metaverse'teki Suçlar Karşısında Nasıl Bir Yol İzleyeceğiz? Metaverse Kanunları Yazıldı mı?

Hayatımızda yer edinen Metaverse kısa sürede dünya çapında ilgi odağı oldu. İlk örneklerini World of Warcraft, Second Life gibi dijital oyunlarda gördüğümüz bu sanal evrenler, artık iş toplantısından parti vermeye pek çok gündelik hayat pratiğine sıçradı; Türkiye’de ise arsa satışlarıyla gündemde. “Yeni nesil internet” gözüyle bakılan bu kurgusal evrenlere yönelik yoğun ilgi, alana yatırım odaklı yaklaşımı beraberinde getirse de madalyonun bir de diğer yüzü var: Siber suçlar.

Peki bu suçlar karşısında nasıl bir yol izleyebilir, metaverse’de hakkımızı nasıl ararız? 

Kullanıcılar en çok hangi olaylarla karşılaşıyor?

Sanal gerçeklik evrenlerinde de tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi dolandırıcılık, hırsızlık ya da taciz gibi suçlarla karşılaşmak olası.

Milliyet'ten Ceyda Ulukaya, Metaverse dünyasındaki suçlarla ilgili uzmanına soru yöneltti.

Bilişim hukuku uzmanı Avukat Gökhan Ahi, konuyu şöyle yanıtladı:

"Delil elde imkanı çok güç"

'Siber suçları halihazırda sistemin bütünlüğüne karşı işlenen suçlar, sistemin işleyişine karşı işlenen suçlar ve verilere karşı işlenen suçlar olarak değerlendiriyoruz. Sanal evrenler, simülasyonlar veya yeni adıyla metaverse denilen kavramlar aslında yine yazılım kodlarından, verilerden ve donanımlardan oluşuyor. 

Bütün bunları bir “bilişim sistemi” olarak kabul ettiğimizde, mevcut ceza kanunumuzda yer alan sisteme yetkisiz giriş, sistemdeki verileri silme, yok etme, değiştirme, kopyalama, sistemin işleyişini engelleme gibi bir çok suç sanal evrenler için de geçerli. 

Aslında bu sanal evrenleri bir dijital oyun gibi de düşünebiliriz. Farkı şu: İki boyutlu bir ekrana bakmak yerine, sanal gözlüklerle içinde dolaşabildiğimiz, sanal eldivenlerle dijital nesnelere dokunabileceğimiz farklı deneyimler yaşayabileceğiz. Dijital oyunlar içinde hangi suçlarla karşılaşılabiliyorsa sanal evrenlerde karşılaşmak mümkün. 

Blok zincir (blockchain) alt yapısı, sanal mülkiyetin korunması konusunda çok daha iyi bir teknik koruma ve merkeziyetsizlik sağlayabiliyor, dolayısıyla blok zincir altyapısı ile edinilen sanal arsalar, binalar, eşyalar, kripto varlıklar ve hatta avatarlar siber suçlara maruz kalmayı en az düzeye indirebilir. Ancak insanın olduğu her yerde hile ve aldatma vardır ve bugün kullanılan yeni sosyal mühendislik yöntemleriyle dolandırıcılık çok daha kolay hale bir geldi. En yüksek seviyede teknik korumalar dahi hile ve aldatmaya karşı etkili yöntemler sunamadı. Bu durum, kullanıcıları istismara ve suça açık bir hale getirmeye devam ediyor.'

“Her sanal evren kendi kurallarını koyacak”

'Şu ana kadar internet aleminde ve sosyal medyada önce platformlar kuralları koydular. Kullanıcıların nasıl davranması gerektiğini, hangi kurallara uymaları gerektiği topluluk kuralları ve hukuk politikaları ile belirlendi. Daha sonra devletler bir takım yasal düzenlemeleri arkadan getirdi. Kripto varlıklar için de benzer bir süreç yaşanıyor. Sanal evrenlerde de bu şekilde bir evrim olması bekleniyor. 

Önce her sanal evren kendi kurallarını koyacak, daha sonra devletler yasal düzenlemeler konusunda arkadan gelecek. Taciz, hırsızlık, ırkçılık, ayrımcılık, hakaret eylemleri zaten suç olarak kabul edilmiş, ancak sanal evrenlerde bu suçlara karşı delil elde imkanı çok güç, zira gerçek isimlerden daha çok avatarlar (sanal kişilikler) ve klanlar (sanal topluluklar) daha çok ön planda olacak. 

Karşılaşılabilecek olumsuz durumlarla ve işlenebilecek suçlarla başa çıkabilmenin en temel yolu, sanal evrenlerin kendi içindeki topluluk kurallarının ve hukuk politikalarının yeterince iyi ve etkili olması olacaktır.'

İlginizi çekebilir:

Uzmanlara Göre 2030'da Herkes Metaverse'te Olacak
Türkiye’nin Metaverse Ortamındaki İlk Bilgi Yarışması Sivas’ta Düzenlendi
2030 Yılına Kadar Ortaya Çıkması Beklenen Metaverse Meslekleri

Popüler İçerikler

Önce Meydan Okuyup Sonra R Yapmıştı: Murat Övüç "Bülentinkiler Sahte" Dediği Diva'nın Eteklerine Kapandı!
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman