Metal dünyasında kısa sürede büyük izler bırakan Cliff Burton, bize asla susmayacak bir müzik mirası bıraktı. Peki, onu Metallica’dan koparan talihsiz olay neydi? Detaylar için içeriği okumaya devam edin.
Metal dünyasında kısa sürede büyük izler bırakan Cliff Burton, bize asla susmayacak bir müzik mirası bıraktı. Peki, onu Metallica’dan koparan talihsiz olay neydi? Detaylar için içeriği okumaya devam edin.
Mettallica, 80'lerde resmen müzik dünyasına hükmedecek kadar büyük bir ivme kazanmıştı. Özellikle Ride the Lightning ve Master of Puppets albümleriyle dünya çapında onları dinlemeyen kalmamıştı. Cliff Burton da benzersiz bas teknikleri ile sahnede dikkat çeken isimlerden biriydi.
26 Eylül 1986'ya gelindiğinde Metallica, Avrupa turnesi kapsamında İsveç'in kırsal yollarında bir sonraki konser şehrine doğru ilerliyordu. Her şey yolundaydı ve grubun da keyfi gayet yerindeydi.
Vakit gece yarısına geldiğinde, grubun tur otobüsü buzlanma nedeniyle kontrolden çıktı ve devrildi. Otobüsün içindeki herkes büyük bir şok ve kaos yaşadı. Ama asıl kaosun az sonra başlayacağından haberleri yoktu.
Bu kazanın en acı verici kısmı ise, Cliff Burton'ın otobüsten dışarıya savrulması ve devrilen aracın altında kalmasıydı! O andan sonra Metallica için hiçbir şey artık eskisi gibi olmayacaktı.
James, Lars ve Kirk için bu durum sadece grup arkadaşlarını kaybetmeleri değildi. Ayrıca grubun adeta omurgası olan Cliff'in kaybı, müzikal kimliklerinin de resmen sarsılması demekti!
Not: Bu fotoğraf, gruptaki diğer üyelerin kazanın ardından otele geri döndükleri anda çekilmiş.
Cliff, sadece Metallica'nın değil, müzik dünyasının da büyük bir kaybı oldu. Çünkü o, klasik müzikle thrash metal arasında köprü kuran benzersiz tarzı, wah pedalı kullanımı ve melodik bas yürüyüşleri ile herkesi kendine hayran bırakıyordu. Şimdilerde bile hala sayısız müzisyene ilham olmaya devam ediyor.
Grup, büyük acıya rağmen yoluna devam etme kararı aldı. Bunun en büyük sebeplerinden biri de Cliff'in müzik mirasını devam ettirebilmekti. Daha sonra, Jason Newsted kadroya katıldı.
Metallica için bu kayıp şüphesiz ki bir dönüm noktasıydı. Çünkü grup üyelerine duygusal anlamda bir yük kalmıştı. Günümüzde hala 'acaba o kaza olmasaydı neler olurdu?' diye sık sık düşünmeden edemiyoruz.
Bu büyük yasın ardından Metallica'nin müziğinin de daha karanlık ve daha olgun bir döneme adım attığına şahit olduk. Cliff Burton’ın müziğe bıraktığı bu miras o zamanki yılların çok ötesinden günümüze kadar ulaşmaya hala devam ediyor.