Bilinç kaybının başladığını ve doktor tarafından yeniden ameliyata alınmak istendiğini iddia eden Güneri, sözlerine şöyle devam etti:
“Elimizdeki raporlara ve raporun altında Alper Çelik’in kendi imzası olmasına rağmen, biz maalesef savcıdan ‘suç unsuru yoktur’ raporu alıyoruz. Ben şans eseri ölmedim. Ben eve geldikten sonra ortalama 2 buçuk ay tavana bakarak yattım. Eşimden Allah razı olsun, bana bebek gibi baktı. Ağrılarım devam ediyor. Ben işime devam edemiyorum. Üzülmem ve üşümem yasak; çünkü karın kaslarım gerildiğinde acılarım yine dayanılmaz hale geliyor. Kapalı bir ameliyat diye gittiğim hastaneden beni bu hale getirdiler. Kaybettiğim bağırsağım geri döndürülemeyecek. Alper Çelik sağlığımı da geri veremiyor. Kendisine maddi manevi tazminat davası açtım. Derdim para değil; çünkü para bir şekilde kazanılır. Sağlığımı geri döndüremiyorum. Bedelini bir şekilde ödemeli.”
İki kuruş etkileşim almak için bu tür haberleri TEK TARAFLI yapıp, koskoca profesörü hedef gösterip, zaten gergin olan hasta doktor ilişkisini daha fazla germenin anlamı ne? Hadi hata yaptı bazı hastalarda diyelim. Hoca bu haberi yapanın yaşının 10 katı hayat kurtarmıştır. Bir o kadar öğrenci yetiştirmiştir. Tıbba katkı sunmuştur. Bunları çöpe mi atalım. Obezite cerrahisini Türk cerrahlarına öğreten adamlardan biri bu. Kendi ya da yetiştirdikleri ile kaç insanı şeker hastalığından kurtardığını biliyor musunuz bu hocanın? Zaten cezasını almış, bu habere ne lüzum var. Adam kaç yıllık doktor, binlerce hasta görmüştür, her sorun yaşayanın haberini mi yapacaksınız. Silin şu ucube haberi ya.
6-7 santim bağırsağı alındı diye feryat ediyor. 4-6 metre uzunluktaki bağırsağın o kadarı alındı diye eksiklik duymaz kimse. Kaldı ki dolaşımı bozulmuş, çürümüş bir kısımdan bahsediyoruz. Acil müdahale edilmeseydi ölebilirdin. Obezite ameliyatı riskli bir ameliyat (hasta obez olduğu için anestezinin ve cerrahi işlemin riskleri, kilolu olmayanlara göre daha fazladır) Her ameliyatta da komplikasyonlar görülebilir. Hiçbir cerrah ameliyat edicem ve hiçbir sorun gelişmeyeceğine %100 eminim demez hastasına. Bir de bu tür haberleri tek taraflı sunmak ne kadar etik? İddiaların muhatabı olan doktorun röportajını da sunman gerek. Şifasına vesike olduğu, hayatını kurtardığı o kadar hasta varken, komplikasyon gelişmiş bir hasta üzerinden doktoru karalama çalışmanız içler acısı..