Medya, uyuşturma fonksiyonuyla sosyal konularda insanları duyarsızlaştırmak gibi bir etkiye sahiptir. Toplumun dikkati bir yerde eşik noktasına ulaşır ve konuyla ilgili iletişimin artırılması, farkındalık yaratmayı sağlamaz. Bu bir anlamda mesaj doygunluğudur. Bu nedenle, sosyal bir sorunla ilgili mesajlar, kişilerde doygunluk noktasına ulaştığında olumsuz bir etki yaratabilir. Medyanın her yerde bulunması, her bireyin adeta yayıncıya dönüşmesi, sosyal medya platformlarının çoğalması ve tüm bunlarda yer alan içeriğin 'aynılığı' nedeniyle mesaj doygunluğu büyütülür. Aynı kötü haberi, diğer medya kanallarında görmemenin imkansız hale geldiği noktaya kadar büyütülür. Haberler normalleşir ve bir süre sonra merhamet yorgunluğuna neden olur. Medyanın yarattığı yaygınlık ve doygunluk, kişilerde sorunla ilgili 'bilmem gereken her şeyi biliyorum' duygusunu tetikler. Hiçbir şeyin yapılamayacağı düşünüldüğünde ise, hayal kırıklığı ve duygusal duyarsızlık oluşur. Tükenmişlik, yalnızca yardıma ihtiyacı olan kişilerle doğrudan bir temas kurmanın sonucunda gelişmez. Aynı zamanda medya aracılığıyla insanların sorunlarına ve üzücü olaylara maruz kalmak da bu sonucu yaratır.**
Merhamet yorgunluğunun hazin hikâyesi budur. Kişisel ilişkilerimizde, arkadaşlıklarımızda, kitlesel olaylara verdiğimiz tepkilerde benzer senaryolar gerçekleşir. Elbette bu konuda medya suçludur yargısına ulaşmıyoruz. Medya burada olayların sıklığına ve içeriğine aracılık ederek doğal görevini gerçekleştiriyor. Medyanın üzerine düşen etik sorumlulukları uygulamasında ısrarcı olarak kamusal duyarlılığımızı gösterebiliriz ancak. Uzmanların merhamet yorgunluğu konusunda önerdiği çözümlerden biri sosyal iletişimin güçlendirilmesidir. Kişilerarası iletişimin toplumsal tabularla ilgili konulara karşı duyarsızlaşmayı önlemenin veya azaltmanın bir anahtarı olabileceği öne sürülüyor. Felaketlerin önlenmesi için akılcı politikaların uygulanması dururken, merhamet yorgunluğu gibi travmalarımızı konuşmak ise daha da yorucu. Bu yolun sonu tükenmişlik ve umutsuzluğa çıkıyor.
Yararlanılan Kaynaklar
* Hunsaker, S., Chen, H. C., Maughan, D., & Heaston, S. (2015). Factors that influence the development of compassion fatigue, burnout, and compassion satisfaction in emergency department nurses. Journal of nursing scholarship, 47(2), 186-194.
** Kinnick, K. N., Krugman, D. M., & Cameron, G. T. (1996). Compassion fatigue: Communication and burnout toward social problems. Journalism & Mass Communication Quarterly, 73(3), 687-707.
*** Rauvola, R. S., Vega, D. M., & Lavigne, K. N. (2019). Compassion fatigue, secondary traumatic stress, and vicarious traumatization: A qualitative review and research agenda. Occupational Health Science, 3, 297-336.
X
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio