Meral Velibeyoğlu Yazio: Gitmek ya da Gitmemek: Bütün Mesele Bu

Sanki bir dejavu yaşıyor gibiyiz...

Herkes bir hazırlık içinde, bavul toplar gibi kendilerini topluyor şehirde, kasabada insanlar…

Bir yandan internetten araştırmalar yapılıyor, iş başvuruları yapılıyor, eğitim başvuruları yapılıyor, ilgili kurumlar, akraba ve tanıdıklar ile iletişime geçiliyor, diğer yandan dil becerilerini geliştirmek için bütçelerine göre online, yüz yüze dil kurslarına veya özel hocalarda sıraya giriyorlar. Hepsinin hedefi aynı:  Almanya’ya yerleşmek.

Toplumun en küçük topluluğu olan ailelerde gündem “ Almanya”.

Mühendisi, ekonomisti, hemşiresi, doktoru, kuaförü, mimarı, avukatı, öğrencisi… Herkes Almanca öğrenme derdinde. Ülkemizde Almanca kursları ve Almanca Öğretmenleri hiç olmadığı kadar talep görüyor. Kursiyer olarak yer bulmak, dil sertifika sınavlarında yer bulmak karaborsa gibi. Eskiden sadece dil öğretmenlerine bir şey ifade eden A1, A2, B1, B2, C1’ler herkes tarafından içselleştirilmiş durumda.

Yıl 1961 - Misafir İşçi Göçü -Modern Dünyanın Yükselen Apartmanlarında Yaşam hayali

60 yıl önce ağırlıklı olarak Anadolu’nun köy ve kasabalarından “Gastarbeiter” (misafir işçi) statüsünde modern yaşamın ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla Almanya başta olmak üzere diğer Avrupa ülkelerine “göç” ederken hedef modern dünyanın nimetlerinden faydalanmaktı. Kasabada, şehirde bir ev sahibi olacak kadar para biriktirip, dönmek hayaliyle başladı Sirkeci Garından yolculuk. Tek amaç modern dünyada yükselen apartmanlarda bir yer edinmekti.

Halbuki bir yerlere giden insan asla aynı kişi olarak dönmez!

“Almancı”’ya dönüşeceğinden habersiz, 1961 yılında Anadolu’nun beşiğinden çıktılar ve misafir işçi olarak Almanya’ya gittiler… Ama köydeki hesap çarşıya uymadı, kaldılar. Misafir gidip ev sahibi oldular. Kökleri çıktıkları anavatanlarına aitti, ama ağaç ve meyveleri gurbetin iklimiyle besleniyordu artık. Gurbet - vatan ikilemi oluşması çok zaman almadı. Memlekete geliş ve gidişlerinde değişimi fark ettiler.  Bugün artık 4. jenerasyon memleket havasıyla gurbeti zenginleştiren Deutschtürken veya bizim tabirimizle “Almancı”lar yetişiyor.

Yıl 2022 - NEOGÖÇ

60 yıl sonra yine yeni yeniden bir göç dalgasının NEOGÖÇ’ün tam ortasındayız. Arbeiter (işçi) kuşağının ardından X-Y Z Kuşağı’nı da Almanya hayalleri süslüyor. Temel amaç iş, yaşam, kazanç ve sosyal hayatı dengede sürmek, sistemsel güvende hissetmek ve kendini gerçekleştirmek ve kişisel başarıya yakalayabilecek bir ortamda yaşayabilmek.

Almanya’da bu hayallere cevap veriyor ve 2020 yılında çıkardığı nitelikli işgücü göç yasasıyla Almanya’da iş bulmayı ve yerleşmeyi kolaylaştırıyor.

Neogöç’ün Sloganı : “Make It In Germany” – Almanya’da Başar!

2022 yılı an itibariyle Federal İş Kurumu’nda 790.000 iş ilanı var ve her geçen gün bu sayı artıyor. Hatta Federal Hükümet “Make It In Germany” (Almanya’da Başar) isimli bir platform oluşturarak nitelikli iş gücüne ve eğitim almak isteyenlere yol gösteriyor. Diploma denkliği, dil yeterliliği, iş başvuruları ve iş sözleşmeleri ile ilgili tüm bilgiler bu portalden ulaşılabiliyor.

İşte böyle! “Gitmek ya da gitmemek; bütün mesele bu”…

Instagram

Popüler İçerikler

Apar Topar Çıkarılmışlardı: Kızılcık Şerbeti'nde Giray ve Heves Ayrılığının Gerçek Nedeni Ortaya Çıktı
İzmir'de 5 Küçük Kardeşin Öldüğü Yangın Faciası: Bakanlık, Aileyi 18 Kez Ziyaret Etmiş!
Fernando Muslera, Jose Mourinho'yu Hedef Aldı: "İstemiyorsa Gidebilir"