Meral Velibeyoğlu Yazio: Bikinili Öğretmen

Öğretmenin sosyal medyalardaki

· bikinili, mayolu resimleri

· rakı veya şarap kadehler resimleri

· bar veya eğlence mekanlarında coşkulu paylaşımları

· dini veya siyasi görüşlü içerikler paylaşımları

öğrenciye kötü örnek teşkil eder mi?

Öğretmen okulda veya mesai sonrası özel yaşantısında gençlere örnek davranışlarını ne ölçüde korumalı?

Öyle bir zorunluluğu veya misyonu var mı? Genel toplumsal değerlere uygun bir yaşam mı sürmeli?

Öğretmen 7/24 rol model mi olmalı? Sınır nedir?

Hem öğrenci olarak hem uzun yıllar öğretmenlik mesleğinde farklı düzeylerde çalışmış, kılık kıyafet, ölçülü davranış ve toplumsal değerleri aşmayan, yazılı ifade edilmiş veya edilmemiş sınırlar içerisinde yıllarını geçirmiş bir öğretmen olarak deneyimlerimi paylaşmak istiyorum.

Hadi adım adım başlayalım…

70’lerin sonu itibariyle Almanya ve Türkiye’de olmak üzere sayısız öğretmen geldi geçti hayatımdan. Aralarında cici bici, örnek davranış sergileyenler, kıyafetleri hep düzgün ve normlar içerisinde olanlar olduğu gibi tam tersi ruh ve beden olarak varlıklarını ortaya koyan, olduğu gibi olan, belki de genele göre “asi” olarak adlandırılanlar da vardı. Bahçede çiçekler gibi rengarenk, kokuları ve dokuları birbirinden farklıydı. Lise sona kadar bir kasabada geçen öğrencilik yıllarımda, öğretmenlerimizle ders sonrası ve hafta sonları farklı ortamlarda sık sık karşılaşırdık. Alışverişte tercih ettiği yiyecek, içecek, kıyafetlerden, cafe ve restoranlarda sosyal ilişkilerine, partner ve çocukları ile iletişimlerine…. Öğretmenlerimizin çeşitli “hallerini” görerek, izleyerek yetiştim.

Geriye dönüp baktığımda beni entelektüel anlamda gelişimime çok büyük katkıları olan iki hocamdan bahsetmek istiyorum.

Geçen hafta 34 yıl sonra yeniden görüştüğüm Latince öğretmenim her gün tıraşsız, uzun ve bakımsız saçları ile derse gelir, sınıf içinde son derece doğal davranır, hatta toplum tarafından irrite edici kaba olarak tanımlanacak bir öğretmendi. Teneffüslerde ağzından piposunu düşürmez ve akşam üstleri çarşıdaki “*Biergarten”’ın müdavimi bir adamdı. Alanında uzman bu hocam, o yıllarda sosyal medya olsaydı herhalde Twitter sürekli TT olurdu. 

12-18 yaşlarım arasında her gün bu adamla Latince öğrenmek için bir araya geliyordum. Derslere zaman zaman “**Toga” giyinerek gelir, sınıfta ilkel koşullarda Antik Roma tarifleri ile damak tadımızı zenginleştirir, güzel havada bahçede çimlerin üzerinde ders yapar, Antik çağa ait hikayeleri canlandırarak anlatırdı. Cicero, Sezar, Erasmus, Seneca, Tacitus’un metinleri ile tanıştıran ve her ders kafa yakan bir hocaydı. İnanılmaz sürükleyici geçerdi her dersi. Kıyafeti, saçı başı, piposu ve okuldan sonra ne yaptığı ne beni ne de diğer sınıf arkadaşlarımı ilgilendirmiyordu, aksine bugün neler öğreneceğimizi iple çekiyorduk, çünkü çok otantik ve olduğu gibiydi, norm ve formlardan uzak.

Ne alkol ne de pipo bağımlısı oldum!

Dünya görüşümü etkileyen ilk sıralarda sayacağım hocalarımdandır.

Hayatı ve sorgusuz kabul ettiğim toplumu sorgulamamı sağlatan, zihnimde farklı pencereler açan,  beynimi yakarak yeni sinapslar oluşturan başka bir aykırı hocam üniversitede Edebiyat derslerime giriyordu. Diğer üniversite hocalarından çok farklı davranışlar sergileyen, görünüşte kafasına göre takılan, konuşması, hal ve tarzıyla sanki uzaydan gelmiş bizim sınıfa düşmüş, şahsına münhasır bir hoca… Dersin en can alıcı anında, beynimizi yakarken, kesinlikle yasak olmasına rağmen rahatlıkla sigarasına yakabiliyor ve tüttürebiliyordu. Homeros, Donkişotlar havada uçuşur, yaptığı sınavlar ile bizi ters köşe yapan, başka türlüsü de mümkün olduğunu fark ettiren bir hoca. Toplumsal kaygılardan uzak, kendisi olduğu gibi, yaşanmışlıkları ile dolup taşan, alanında uzman ve edebiyatı sevdiren bir hoca.

Sonuç:

- Her insanın “iyi” ve “kötü” alışkınlıkları olabildiğini gözlemledim.

- Öğretmenlerin okul içi veya dışı, özel yaşantılarında önce insan olduklarını doğal akışta öğrendim.

- Okuldaki tüm figürlerin hayattaki çeşitliliğin karşılığı olduğunu ve bu çeşitliliğin zenginleştirdiğini öğrendim.

- Farklılıkları kabul etmeyi öğrendim.

- Kılık kıyafetlerin, kadehlerin, aşırılıkların (kime, neye göre?), kişisel tercihlerin, özel yaşantıların öğrenmemle bir bağlantısı olmadığını öğrendim.

- Öğretmen oldum.

Şimdi size soruyorum:

Öğretmenin sosyal medyalardaki

-Bikinili, mayolu resimleri

-Rakı veya şarap kadehler resimleri

-Bar veya eğlence mekanlarında coşkulu paylaşımları

-Dini veya siyasi görüşlü içerikler paylaşımları

öğrenciye kötü örnek teşkil eder mi?

Yorumlarınızı bekliyorum!

Meral Velibeyoğlu

* Biergarten -Bira bahçesi, genellikle ağaçların gölgelediği ortak masalarda bira ve yiyeceklerin servis edildiği açık bir alandır.

**Toga, yaklaşık altı metre uzunluğundaki bir kuşağın vücuda belirli bir yöntemle sarılmasıyla elde edilen ve genellikle bir tunik üzerine giyilen Antik Roma'nın en karakteristik giysisidir.

Instagram

Popüler İçerikler

Dolce Gabbana’nın 1200 Liralık Keki: “Dubai Çikolatasından Sonra Ucuz Geldi”
10 Kasım 1938’de Hayatını Kaybeden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Son Sözü "Aleykümesselam" Oldu
Türkiye'de 9.05'te Hayat Durdu! Atatürk'e 1 Dakikalık Saygı Duruşu!