Meral Akşener'den Hükümete: 'Öğrencilerimizi Bazı Vakıf ve Derneklerin Yurtlarında Kalmaya Zorluyorlar'

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Akşener verdiği İmralı tepkisinde, 'Seni şimdiden uyarıyorum; eğer arzu ettiğin hesabı kesmesi için, “İmralı’dakini”, İmralı’dan çıkarmanın peşindeysen, orada duracaksın. Sakın ha' dedi. Öte yandan KYK yurtlarının sorunlarına ve hükümetin yurt politikasına değindi. 

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunuyor.  Akşener, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, geçen hafta yaptığı ve terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ve tutuklu eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı işaret ettiği “Edirne’deki, en büyük hesabı İmralı'dakine verecek. Onların da kendi içlerinde ayrı bir hesaplaşmaları var. Ve bu hesaplaşmayı da yapacaklar” sözlerine yanıt verdi.

Akşener'in konuşmasından satırbaşları şöyle:

  • Memlekette enflasyon Avrupa'daki ülkelerin toplam enflasyonunu aşmış.

  • Her hafta çıkıp, tarlasına küsmüş çiftçimizi, nasıl zengin ettiğinden bahsediyorsun. Bu acayip hayal gücünle, sen neyi çözeceksin? 

  • Emeklimiz, memurumuz, işçimiz, esnafımız, iş dünyamız için, “Her şey güllük gülistanlık.” diye diye, dalga geçer gibi ortalıkta geziyorsun. Memleketin meseleleriyle bu kadar ilgiliyken, sen neyi çözeceksin? 

  • Allah aşkına, söyler misin Sayın Erdoğan; Saraya doldurduğun bol maaşlı beceriksizlerle, neyi, nasıl çözeceksin? 

  • Bu ucube sisteme geçtiğimiz son 3 buçuk yılda, neyi çözebildin de, şimdi çözeceksin? Maalesef çözemezler. 

  • Bu zihniyetle, bu beceriksizlikle, bu cahillikle, memleketin hiçbir sorununu çözemezler.

  • Sayın Erdoğan, politika faizini, 5 puan indirdi ama, piyasadaki tüm faizler, 10 ila 25 puan arasında arttı.

'Selahattin Demirtaş’ı, gitti, teröristbaşı Abdullah Öcalan’a şikayet etti'

  • Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, geçen hafta, yargı süreci devam eden Selahattin Demirtaş’ı, gitti, teröristbaşı Abdullah Öcalan’a şikayet etti. Dedi ki; “Edirne’deki, en büyük hesabı, İmralı'dakine verecek.” 

  • Rezalete bakar mısınız? Türk yargısının düşürüldüğü şu duruma bir bakar mısınız? Neymiş, en büyük hesabı, İmralı’daki kesecekmiş… Yazıklar olsun.

  • Sayın Erdoğan; Bu memlekette, eğer bir hesap kesilecekse, onu Yüce Türk Yargısı keser. O kadar. Makamının ciddiyetinin farkına var artık. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, böyle abuk sabuk konuşamaz. Kendine gel.

  • Seni şimdiden uyarıyorum; Eğer arzu ettiğin hesabı kesmesi için, “İmralı’dakini”, İmralı’dan çıkarmanın peşindeysen, orada duracaksın. Sakın ha. Yapma. 

  • Seçim kazanmak için, böyle bir kötülüğü, bu memlekete yapmaya kalkma. Belki küçük ortağını ikna edebilirsin, ama böyle bir ahmaklığa yeltenirsen, karşında bizi bulursun. Ve o sandık geldiğinde, kim kimden nasıl hesap kesiyormuş, ilk elden görürsün. 

  • Bu memleketi, senin seçim kazanma hırslarına yedirmeyiz. Şehitlerimizin aziz hatırasını, senin siyasi hesaplarına ezdirmeyiz. Bunu böyle bilesin.

'İktidarın, yanlış politikalarından, ihracat sektörü de, nasibini aldı'

  • İhracatçıya, az gelişmiş ülkelerde uygulanan, döviz devri zorunluluğu getirdiler. Bu nedenle ihracatçı artık, dövizini devrettikten sonra, yine piyasadan döviz almak zorunda kalacak. Peki ya bu tür piyasa dışı uygulamalar sonrasında, ihracatçılarımız, üretimlerini, ülke dışına çıkarmaya başlarsa ne olacak? Bunun cevabı yok.

  • Buradan iktidara sesleniyorum; Dolarizasyonu azaltmak istiyorsanız, işe önce devlet bilançosundan başlayın. Damat Bakan’ın, akıl dolu bir hamlesi olan, döviz endeksli borçlanmaya acilen son verin.

  • Mart ayı gelmeden, en geç Şubat başında, gübre desteğini açıklayın. Çiftçimizin, ucuz gübreyi, Mart ayında kullanmasını sağlayın. Saray bürokrasiniz, her konuda olduğu gibi, bu konuda da geç karar almasın. Çünkü aksi takdirde, sadece çiftçimiz değil, Eylül ayında, ekmeği 6 liradan almak zorunda kalacak insanlarımız da, mağdur olacak. Aklınızı başınıza alın.

Barınma ve yurt sorunu

  • Hem partimizin yaptığı çalışmalar, hem de diğer saha çalışmaları, gençlerimizin, KYK yurtlarından memnuniyetsizliğini, açıkça gösteriyor.

  • Gençler, KYK yurtlarının kalitesinin düşük olduğunu, odaların hapishaneye benzediğini, çalışma salonlarının yetersiz olduğunu, öğrenci sayısının, odalara fazla geldiğini, internetin yavaş ve kotalı olduğunu, tuvalet ve duşların, yetersiz olduğunu, giriş-çıkış saatlerinin, kısıtlayıcı olduğunu, yurtlarda verilen yemeklerin, sağlıksız ve kalitesiz olduğunu, ve yurt personellerinin, sorunlar ile yeterince ilgilenmediğini söylüyor.

  • Özel yurtların sayısı bile, aslında, iktidarın öğrencilerimizi, nasıl da, bazı dernek ve vakıfların yurtlarında kalmaya zorladığını gösteriyor.

  • Bu konu sadece bizi değil, milletimizi de fazlasıyla rahatsız ediyor. Metropoll Araştırma Şirketi’nin verilerine göre; vatandaşlarımızın, yüzde 63’ü, devlet yurtlarının yetersiz olduğunu; yüzde 80’i, cemaat, tarikat, dernek ve vakıfların, öğrenci yurdu işletmesini, doğru bulmadığını; yüzde 81’i ise, çocuğunu, bu tür yurtlara, vermek istemediğini söylüyor.

1,2 milyon öğrenciye 21 yurt

  • Gelin, somut örnekler üzerinden gidelim. Türkiye’de en çok öğrenci, İstanbul’da yaşıyor. Ancak burada yaşayan öğrencilere yetecek kadar, devlet yurdu yok. 

  • İstanbul’da yaklaşık 1,2 milyon öğrenci bulunuyor. Devletin bu 1,2 milyon öğrenciye reva gördüğü devlet yurdu sayısı ise yalnızca 21.  Yanlış duymadınız; 1.2 milyon öğrencinin yaşadığı, koskoca İstanbul’da, 21 devlet yurdu, ancak, 24 bin öğrenciye hizmet veriyor. 

  • Yani İstanbul’da yaşayan öğrencilerimizin, yalnızca yüzde 2’si, devlet yurdunda kalabiliyor. İktidarın, gençlerimizi, bile bile mahrum bıraktığı, barınma hizmetini de derneklere ve vakıflara ait olan, özel yurtlar dolduruyor.

Popüler İçerikler

Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
YORUMLAR
19.01.2022

Gençlerimizi intihara sürükleyen, insanları dinden tiksindiren, erkek çocuklarına tecüvüzü alışkanlık haline getiren #CemaatYurtlarıKapatılsın

19.01.2022

Kim, kime hesap veriyor? İmralı da ki kim ki hesap kesiyor?

19.01.2022

Yanıtını kendine Şahsım diyen; davulla zurna ile terörist karşılayıp valimi, komutanımı el divan pençe bekleten, arap kralı ölünce yas ilan edip, Şehide kelle, 3-5, diyen şahıs vermeli.. Bizler ya da hiç kimse sorunu yanıtlayamayız maalesef..

19.01.2022

İstanbul'da 57 üniversite varmış. 13ü devlet. Devlet üniversitelerinde ortalama 40 biner öğrenci olsa 500.000 kişi. 21 devlet yurdu kaç öğrenciye hizmet verebilir ? 50 bin diyelim. Kaldı 450 bin. Bu sayının yarısı İstanbul'da ikamet edip , aile evlerinde kalıyor desek kaldı 225 bin. Maddi durumu bir şekilde elveren , toplanıp ev tutan , özel yurtta kalan diyerek bu sayıdan 125 bin daha düşsek , kaldı 100 bin. Bu çocuklardan maddi durumu elvermeyen ezici bir çoğunluk işte , din bezirganı dürzülerin odak noktaları. Devlet isterse yurt sorununu kökünden çözer. Ellerinde her türlü imkan var. Amaçları çocukları cemaat yurtlarına muhtaç bırakmak. Oradanda kendilerine vahabik kafada mürit devşirmek.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ