Meltem Farah Konyalı Yazio: Sallanan Sandalye Misali…

Yine hayır diyemedin mi?

Sallanan sandalye misali bir ileri, bir geri misin?

Bir “Hayır' deyip hemen vaz mı geçiyorsun?

Öyleyse kararlı değilsin…

Kararlılık bir erdem ve en önemli erdemlerden…

Kararlılık ile inatçılık en çok karıştırılan şeydir.

Kararlılığın altında inanç, etik, ahlaki değerler ve kırmızı çizgiyi belirleme vardır.

İnatçılığın altı boştur sadece kendi istediği olsun diye bu konuda direniyordur.

Bu farkı bilen biri kararlılık konusunda sonuna kadar gitmelidir.

Çünkü değerlerimiz, ahlakımız ve etiğimiz onu gerektirir.

Sen bir öyle bir böyle yaparsan saygınlığını ve özsaygını yitirirsin.

Zarardan, yanlıştan, hatadan dönme demiyorum yanlışsa dön, özür dile hatta bence af dile bu seni daha saygın yapar.

Ama bir evet bir hayır demek saygınlığından ve itibarından götürür.

Yoksa hayır diyemeyenlerden misin?

Ben hayır diyemem ve en çok zararı bundan gördüm diyen gelen yüzlerce danışanım oldu.

Bu konu bu kadar mühim ve yaygınken neden hayır diyemiyorsun? Ona bakalım…

Bilinçaltı kayıtlarına baktığımda “Hayır' dediğimizde olabilecek en kötü şeye bakarım.

Hayır dersen en kötü ne olur?

Bu altın soru…

-Kaybederim

-Yalnız kalırım

-Dışlanırım

-Sevilmem

-Değersiz olurum

-Mahcup olurum

…..

Daha çok var…

Biz arkadaşlarımıza en sevdiğimiz, en özel oyuncağımızı bile vermek zorunda olarak büyütüldük….

Neden?

Çünkü ayıp olur…

Ayıp olması yani mahcubiyet bilinçaltı için en berbat his…

His skalasına baktığımızda mahcubiyet en derin ve en berbat olanıdır.

Mahcup olmamak ve kendimizi sevdirmek için “Evet” diyerek ve gereksiz verici olarak büyütüldük.

Bu bize atalarımızdan yüklendi.

Kolektife baktığımızda ise biz Türk’üz; bizde ayıp olup, vermek zorundayız, ancak verirsek, verici olursak seviliriz, değer görürüz gibi hizmet etmeyen bilinçaltı kayıtlarımız yüklenerek büyüdük, ya da duyarak satın aldık ve hatta genetiğimizde, geçmiş seviyemizde zaten bizde, DNA‘mızda, epigenetiğimizde vardı.

Bu bilinçaltı programlarıyla tabii ki “Hayır” demek çok zor…

Ancak gerektiği yerde “Hayır' diyebilmek ve bunu net bir şekilde yüksek nezaketle yapmak bir sanattır.

Bu şekilde yaptığında sana değer katar.

Nezaket sadece küfürlü konuşmamak gibi bir algı var nezaketli insan diğerlerinin kırmızı çizgilerine de nazik olur.

Bilinçaltı programlarımızı değiştirdiğimizde hayatımızda da bu problemimiz anda dönüşür…

Peki bunu bir egzersiz gibi nasıl yaparsın?

Bilinçaltı “Hayır' kelimesini sevmiyor bunun için ilk farklı bir cümle kurarım…

İsterdim ancak … Sonra “Hayır' derim bu senin saf niyetini gösterir.

Hayır demenin pek çok yöntemi var.

Senin için birkaç yöntem çıkardım…

1. Şu an uygun değilim….Hayır…

2. Teşekkür ederim ancak ihtiyacım yok….Hayır.

3. Yapmayı çok isterdim ancak başka sefere…. Hayır.

4. Bu teklifini biraz düşünmek isterim…

5………benim için daha uygun olacak

6. Sana bu konuda daha sonra dönüş yapabilir miyim?

7. Benim için çok uygun olduğunu düşünmüyorum….

8. Teklifin için çok teşekkür ederim ama benim için uygun değil…

9. Başka bir çözüm düşünelim….

10. Senin için önemli olduğunu anladım ancak şu an benim için uygun değil…

11. Bu ara uygun değilim…

12. Çok isterdim ancak başka bir sözüm var…

13. Senin yanında olmayı çok istedim ancak yapmak zorunda olduğum mecburiyetlerim var…

Daha iyisini sen yaparsın…

Sevdiklerimizle, değer verdiklerimize olmak bize keyif verir, güzel günde de, sıkıntılı günde de sevdiğinle paylaşmak istersin.

Her şey ve herkes için bolca zaman var.

İşim var, sözüm var vs. bunlar hem kendini hem diğerlerini oyalama tekniği…

Her zaman istediğimizde zaman ayırabiliriz.

“Ben zamanım yok “demem çünkü her zaman her şey için bolca vakit var, bu yoğunlukta çalışırken bile bolca vaktim olduğunu biliyorum.

Geçen gün çok sevdiğim bir arkadaşım “Seninle görüşmeyi çok isterim ama seni bulmak imkansız artık “dedi…

“Senin için bolca zaman var, ne zaman?” dedim “Herhangi bir sabah olur…”

Şaşırdı…

İnsan yeter ki istesin sevdiklerimiz için zaman açılır…

Sen gerçekten sevdiğin için şartlarını zorlamalısın ve bunu diğeri hissetmeli…

Bu senin değerini ve saygınlığını onun gözünde yükseltir aksini yaptığında ise duygusal yakıtınızdan yer ve değerinden gider, gözden düşersin

Stratejik olarak, şımartmamak, değer görmek, çantada keklik olmamak için “Hayır” diyenleri tanıyorum, hep kaybettiler çünkü hiç zevk alamadılar.

İlişkide strateji her zaman kaybettirir, sen strateji kurarken ilişkiden zevk almayı ve sevmeyi atlarsın.

Yapmak için şartlarını zorla değer bilmezse sınırlarsın…

Ondan öncekiler değerini bilmedi diye o da bilmeyecek diye bir şey yok…

Herkes 0 km. olmalı…

Bir ilişkide değerini kendin belirlersin.

Değerli olmak için en başta yapman gereken samimiyet ve şeffaflık…

Şeffaflık ve samimiyet ise patavatsızlıkla karıştırılmamalı…

Şeffaf ve samimi olduğunda karşı taraf incinmez, inciniyorsa bu patavatsızlıktır.

Kendi etik değerlerin ve kırmızı çizgilerin için “Hayır' demek ise senin değerine değer katacaktır.

Bir ilişkiye başlarken, sürdürürken ve bitirirken olan davranışların senin değerini ve saygınlığını belirler.

Kendine değer katmak istiyorsan diğerine değer vermeli ve saygı duymalısın ki o da sana duysun.

Hayır demek sınırları belirler.

Sana başlıca çıkardığım tekniklerle hayır demek ilişkinin öz bakımı için şarttır.

Yüksek nezaketle ve net bir şekilde “Hayır' demek sana değer ve önem katar.

Ama yapabilecekken “Hayır' demek seni gözden düşürür ve değerinden sömürür.

Direk kırıcı ve açıklamasız bir “Hayır ' da seni nezaketsiz ve saygısız konuma düşürür ve bu da senin değerinden ve öneminden sömürür.

İlişkinin duygusal yakıtından yersin.

Evrilmiş olmak ilişkide çok değerlidir.

Öğrenmediysen bile öğrenmek için sana tatlı bir fırsat….

Değer veren karşısındakini kırmaz…

Ya da 'Bunda ne var kırılacak? Yapamayacağımı söyledim.” mi diyorsun?

O ne hissedeceğini bilemedi de biz mi öğretiyoruz?

His düşünerek hissedilmez sadece hissedilir…

Karşındaki neden böyle hissetmiş olmalı?

Bunu sorgulamalısınız?

Samimi bir dille açıklama ne gönülleri fethetti….

Gönüller bir olunca samanlık seyran olur…

Ruh parçam…

Sen acımadan öğren diye yazdım…

Dünyayı sevgi kurtaracak…

Bilin istedim…

Onedio okurlarım için sevgiyle …

Instagram

Web

Popüler İçerikler

"Bana Bilmediğim Bir Şey Söyle" Akımına Gelen Tıkanan Muhabbeti Açmalık Bilgiler
Eski Bakan Işın Çelebi'den Fenerbahçe'ye Sert Yanıt: ''Devletin İmkanlarını Kullanıp ‘Yapı’ Diyemezsin''
Acun Ilıcalı Futbol Yatırımlarına Devam Ediyor: Yeni Takımı Slovenya'dan