Meksika'nın En Korkulan Efsanesi 'Ağlayan Kadın' La Llorona'nin Hikayesi

Meksika'nın en ünlü efsanesi 'ağlayan kadın' La Llorona, gerçek bir hikaye mi yoksa mit mi bilinmez ama Meksika halkının bu efsaneden bir hayli korktuğu çok açık. Peki, film ve kitaplara konu olan La Llorona efsanesinin hikayesi nedir?

Bu tip hikayeler Meksika'da çok fazla olsa da en ünlüsü La Llorona'nın asıl hikayenin çıkış noktası 400 yıl öncesine dayanıyor.

La Llorona yani ağlayan kadın efsanesi özellikle ABD ve Meksika'da çok ünlü.

Hikayenin çeşitli yeniden anlatımları ve kökenleri var, ancak La Llorona her zaman çocukları için ağlayan suyun yanında görünen söğüt beyazı bir figür olarak tanımlanıyor.

En bilinen hikayeye göre La Llorona aslında Meksika'yı fethi sırasında Hernán Cortés'e tercüman, rehber ve daha sonra metresi olarak hizmet eden yerli bir kadın olan La Malinche'di.

Conquistador, doğum yaptıktan sonra onu terk etti ve onun yerine İspanyol bir kadınla evlendi. Rivayete göre kendi halkı tarafından hor görülen La Malinche'nin Cortés'in soyunu intikam için öldürdüğü söylenir.

La Malinche'nin çocuklarını öldürdüğüne veya halkı tarafından sürgün edildiğine dair hiçbir kanıt yok. Ancak Avrupalıların La Llorona efsanesinin tohumlarını anavatanlarından getirmiş olmaları mümkün.

Kendi çocuğunu öldüren intikamcı bir annenin efsanesi ise, kocası Jason tarafından ihanete uğradıktan sonra oğullarını öldüren Yunan mitolojisindeki Medea'ya kadar uzanır.

aklaşan ölüm konusunda uyarıda bulunan bir kadının hayalet gibi feryatları da İrlanda ölüm perileriyle benzerlikler taşır.

İngiliz ebeveynler, çocuklarını sudan, tökezleyebilecekleri yerlerden uzak tutmak için çocukları sulu bir mezara sürükleyen bir kadından bahsederler. Bu da La Llorona'da ilham alınan bir efsanedir.

Rivayetler bu şekilde olsa da hikayenin en popüler versiyonu, zengin bir adamla evlenen Maria adında çarpıcı bir genç köylü kadına ait.

Çift bir süre mutlu yaşadı ve iki çocukları oldu. Bir gün Maria, iki çocuğuyla nehir kenarında yürürken, kocasını genç ve güzel bir kadınla birlikte arabasına binerken gördü.

Hiddet anında iki çocuğunu nehre attı ve ikisini de boğdu. Öfkesi dinip ne yaptığının farkına vardığında, öyle derin bir kedere kapıldı ki, kalan günlerini nehir kenarında çocuklarını aramak için feryat ederek geçirdi.

Hikayenin başka bir versiyonunda, Maria çocuklarından hemen sonra kendini nehre attı.

Diğerlerinde ise Maria, gecelerini çocuklarına bakmak yerine şehirde eğlenerek geçiren kibirli bir kadındı. Sarhoş bir akşamdan sonra eve döndüğünde ikisini de boğulmuş halde buldu. Ahirette onları aramayı ihmal ettiği için lanetlendi.

Bazı geleneklere göre, La Llorona'nın hayaletinden korkulur.

İntikamcı olduğu ve kendi çocukları yerine başkalarının çocuklarını boğduğu söylenir. Diğer geleneklere göre, o bir uyarıdır ve onun feryatlarını duyanlar yakında ölümle yüzleşeceklerdir.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir 👇

Dünyanın Dört Bir Yanındaki İnsanların İnandığı Ürkütücü Şehir Efsaneleri
Gerçek Olduğu Ortaya Çıkan Tüyler Ürpertici 8 Şehir Efsanesi
Çok Az Kişinin Bildiği Bu 15 Efsane Bilgiyi Okudukça Şaşkınlık Ayarlarınız Altüst Olacak!

Popüler İçerikler

Öğretmen Olmak İçin Şartlar Değişiyor: Öğretmenler Artık Üniversiteden Sonra Atanamayacak!
Arzu Sabancı'nın "A" Harfli Ekmeğini Kesen Çalışanın 1 Mayısını Kutlayarak Hepimizi Güldüren Kullanıcı
Fatih Erbakan'dan Devlet Bahçeli'yi Kızdıracak Sözler: "Dedem Yaşında İnsan"
YORUMLAR
21.11.2021

Gene uykular haram, hadi bakalım

21.11.2021

biliyorum filmi. ismi aklima da gelmedi. Bu efsanelerden orada da bahsedilmisti. çok sıkılmıştım ama

23.11.2021

Lanetli Gözyaşları

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ