Matematikçi Diyerek Küçük Yaşta Bağrımıza Bastığımız Pisagor'un Bir Tarikat Lideri ve Katil Olduğunu Biliyor muydunuz?

Hem de öyle bir tarikat ki dostlar, bugünkülere rahmet okutabilir...

Milattan önce 570 yılında doğan ve 75 yıl yaşayan Pisagor, matematikçi, teorisyen, astronom ve daha fazlasıdır. Bütün bunlar yetmezmiş gibi ilk kez filozof sözcüğünü kullanan yine kendisi olur.

Değerli taşlarla uğraşan babasından ötürü varlık içine doğan filozof, babası sayesinde Mısır'a, Babil'e gider. Hocası Thales'in teşviği ile Mısır dilini öğrenmesi ona matematiksel birçok hesaplamanın da kapısını açar. Hatta ilk bilim tarihçimiz Aydın Sayılı yaptığı araştırmalar sonucu Pisagor teoremi olarak bildiğimiz teoremin Pisagor'dan 1000 yıl önce Mezopotamyalılar tarafından bilindiğini ortaya koyar. Ancak Pisagor, bu teoremi teorik olarak kanıtlayan ilk kişidir.

Bir peygamber doğuyor... Mısır seyahatinden dönüşte 30 yaşında Samos'ta Titan Polykrates'in yönetimiyle karşılaşan Pisagor, bundan hoşnut olmaz ve Güney İtalya'daki Kroton'a göç ederek, okulunu kurar.

Bu okul felsefi, dini ve siyasi mahiyette bir okul olur. Bunun yanında okulda erkeklerin yanı sıra kadınların da eğitim alıyor oluşu dönem şartları itibariyle enteresan derecede ilericidir. Gitgide bir tarikat haline gelen okulun öğrencileri ya da müritleri öyle sıkı kurallara tabilerdir ki bu kurallara uymamanın ölüme kadar gidebilecek ağır cezaları olur. Bu yüzden Pisagor yavaş yavaş bir peygamber gibi görülmeye başlar.

Peki, bu tarikata nasıl girilir? Pisagor okulunun iki kısmı vardır, bunlardan biri herkese eğitim veren dışa dönük kısım diğeri ise asıl sayı biliminin verildiği ikinci kısımdır. Okula girmek isteyen kişi önce birinci kısma başvurur.

Ve hakkında günümüzdeki güvenlik soruşturmalarını aratmayacak bir soruşturma yapılır. Elde edilen bilgiler olumlu ise sıra sağlamlık testine gelir ve adaydan birkaç gününü aç ve susuz olarak dağda geçirmesi istenir. Sağlamlık testinden sonra matematik görgü testi gelir. Adaydan yaratıcı olması beklenirken aynı zamanda kendisi ile kıyasıya dalga geçilir ve sabrı sınanır. 

Aday bu sınavı da başarırsa çırak unvanı ile okula alınır. Ancak 2 sene konuşması yasaktır. Bu sessizlik, hem sırların korunması hem de Pythagoras'ın bilgisine hazırlıktır. Çünkü Pythagoras, bu iki sene boyunca öğrenciye yüzünü hiç göstermez. Öğrenci okula adım attığı an ise çok katı kurallara tabi tutulur. Onlardan bazıları şöyle:

1. Vejetaryenlerdir, et yemezler.

Çünkü ruh göç eder ve bu göç yalnızca insandan insana değil her canlıya olabilir.

2. Güneşe karşı işemezler.

Çünkü saygı gösterilmesi gereken şeyler karşısında alçak gönüllülerdir.

3. Terazinin üstüne basmazlar.

Çünkü adaleti çiğnemekten çekinirler.

4. Ateşi demirle karıştırmazlar.

Çünkü güçlülerin öfkesini kışkırtmak istemezler.

5. Kanca tırnaklı hayvanları beslemezler.

Çünkü ailelerine hırsız ve hainleri almak istemezler.

6. Yürek yemezler.

Çünkü yürek kaygılarla tüketilecek kadar değersiz bir şey değildir.

7. Çok gerekmedikçe konuşmazlar.

Çünkü çok az söz sessizlikten daha değerlidir.

İşte bu son kural dostlar, bir matematikçinin sonu olacaktır. Hippasus, yasaklanmış olanı dile getirdiği için ne yazık ki Pythagoras tarafından öldürülür ya da öldürtülür.

Peki neydi bu yasaklanmış olan? Pisagor bütün evreni tam sayılarla anlamlandırdığı için tam sayılara kutsal bir önem atfeder. Ancak iki kenarı 1 cm olan ikiz kenar dik üçgenin hipotenüsü √ 2 olur ve bu sayı iki tam sayının oranı olarak ifade edilemez. Bu yüzden Pisagor bununla ilgili konuşmayı yasaklar. 

Aslında bu bildiğiniz dini bir yasaktır ve Hippasus bu yasağı delerek insanlara bu durumu duyurur ve sonu ölüm olur. Bu arada ortada 'illegal' bir durum yoktur çünkü bir sırrı açığa çıkardıysanız o tarihlerde bunun cezası ölümdür.

Derinlere indiğimizde çok daha fazla kuralı ile karşılaştığımız tarikatın bir garip yasağı da fasulye yememektir. Zaten eti yasaklayan Pisagor, fasulyeyi neden yasaklasın peki?

Bu soruya verilen mantıklı cevaplardan biri seçim işlerinde kullanılan fasulyelerden uzak durmak gerektiği yani insanın kendisini siyasetten sakınması gerektiğidir. Ancak biliyoruz ki Pisagor, Kroton'da öyle güçlenir ki şehri yönetmeye başlar. Hatta Pisagor bu yöneticiliği süresinde bir darbeye uğrayarak ya Kroton'da öldürülür ya da Metapontion'a kaçarak bir süre daha yaşar ve orada ölür.

Hani başlarken demiştim ya Pisagor çok daha fazlası diye evet filozofumuz aynı zamanda bir müzisyen ve müzik teorisyenidir. O, notalar arasında basit oranların yattığını keşfeden ilk kişidir.

Bu içeriler de ilginizi çekebilir.

Uzaktan da Olsalar Homo Akrabalarımızı Ziyaret Etmeye Ne Dersiniz?
İlk Bilim İnsanları ve Filozofların Hemşehrilerimiz Olduklarını Biliyor muydunuz?
Bilimde Çığır Açmasına Rağmen İnsanlar Tarafından Oldukça Az Bilinen İslam Bilim İnsanları

Popüler İçerikler

Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
Önce Meydan Okuyup Sonra R Yapmıştı: Murat Övüç "Bülentinkiler Sahte" Dediği Diva'nın Eteklerine Kapandı!
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
26.10.2020

Böyle ilim irfan dolu tarikata can feda lan, günümüzde olsa ben de katılırdım

26.10.2020

az konuşmalarına ben ikna oldum, canlandıralım.

26.10.2020

ismail abinin dediği gibi pis agor :D

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ