Matematik, çoğu zaman salt rakamlar ve formüller olarak algılansa da aslında insan zihni ve evrenin derinliklerine uzanan bir köprüdür. Z Matematik röportajı, matematiğin yalnızca bir bilim dalı olmanın ötesinde, bir düşünce biçimi, bir anlayış şekli olduğunu vurguluyor. Bu röportajda matematikçiler, eğitimciler ve öğrencilerle yapılan derinlemesine mülakatlar, matematiğin çeşitli yönlerini ve bu alandaki eğitim yaklaşımlarını ele alıyor.
Matematik: Evrenin Dili ve İnsan Zihninin Aynası
0
Röportaj, matematiğin tarih öncesi dönemlerden bu yana insanlıkla iç içe olduğunu ve ilk insanların basit sayıları anlama çabalarından, Mısır'ın büyük piramitlerinin inşasına kadar uzanan bir yelpazede matematiği nasıl kullandığını ortaya koyuyor.
Matematik, sadece bilimsel bir disiplin olarak değil, aynı zamanda bir felsefe ve düşünme biçimi olarak da öne çıkıyor. Öğrencilerin matematiği neden sevmediği ve matematiğin zor olarak algılanmasının altında yatan nedenler üzerinde duruluyor. Eğitim sistemimizdeki sınav odaklı yaklaşımlar ve esnek olmayan öğretim metodolojileri, öğrencilerin matematiği anlamasını ve sevmesini engelleyen başlıca faktörler olarak belirtiliyor. Bu durum, matematiğin toplumsal algıdaki yerini ve öğrenciler üzerindeki baskıyı artırıyor.
Röportajda ayrıca, matematik eğitiminin nasıl daha ilgi çekici ve anlaşılır hale getirilebileceği üzerinde duruluyor. Oyunlaştırma, gerçek hayattan örnekler, görselleştirme, hikâyeleştirme ve teknolojik araçların kullanımı gibi yöntemlerle matematik eğitimi, öğrenciler için daha eğlenceli ve etkili bir hale getirilebilir. Z Matematik, bu alanda sunduğu yenilikçi yaklaşımlarla dikkat çekerken, Veysel Elpe de matematiğin herkes için ulaşılabilir ve anlaşılır olmasını sağlamak adına önemli çalışmalar yürütüyor. Z Matematik modeli ise, kişiselleştirilmiş öğrenme yol haritaları, interaktif materyaller ve canlı derslerle öğrencilerin bireysel ihtiyaçlarına yönelik bir eğitim sunmayı amaçlıyor. Bu model, matematik öğretiminin sadece bilgi aktarımı değil, aynı zamanda bir öğrenme süreci olduğunu gösteriyor.
-Matematik size ne ifade ediyor?
Matematik deyince genelde birçoğumuzun aklına 'problem ve cevabı' gelir. Oysa matematik cevaplardan çok daha fazlasıdır. Matematik şu evrendeki örüntülerin üzerine düşünebilme becerisidir.
-Matematiğin başlangıcı olduğunu düşünüyor musunuz?
Oldukça derin ve felsefi bir soru... Tarihsel bakacak olursak matematik insanlık tarihi kadar eski. İlk insanlar sayıları anlamak nesneleri karşılaştırmak gibi basit ihtiyaçlar için matematik kullanmaya başlamışlardır. Mısır piramitlerin inşası, babillerin astronomik hesaplamaları gibi örnekler matematiğin çok eski çağlardan beri var olduğunu gösterir.
Felsefi bakacak olursak; evrenin bir dili, evrensel bir gerçekliktir matematik. Sadece insan zihni çevreyi anlamak ve düzenlemek için kavramları geliştirmişlerdir. Bu durumda matematik için bir başlangıç var diyemeyiz ama matematiksel kavramlar için bunu demek mümkün…
-Öğrenciler neden matematiği sevmez? Matematik sizce zor mu, kavramlar için ne yapılabilir?
Biz çocuklarımıza matematikte (okul sıralarında öğretilen matematik) o kadar yükleniyoruz ki keyif almalarına fırsat vermiyoruz. Matematik öğrenimi, soyut kavramları anlama ve mantık yürütme becerisi gerektirdiği için bu zaman isteyen bir durum, öğrenciye doğru yaklaşım gerektiren bir olay ve aynı zamanda matematik günlük hayata uygulamaları ile ilişkilendirilmesi gereken bir süreçtir.
-Matematik sizce zor mu? Matematiğin kavranması için ne yapılabilir?
Matematik dersinde kavramların hızlı bir şekilde öğretilmesi, öğretim metotlarının esnek olmaması, öğrencilerin farklı öğrenme ihtiyaçlarının karşılanmaması matematiğin akademik gelişiminde zorluk yaşamasına neden olmaktadır.
Oysa tüm bunları iyileştirdiğimizde matematiğin ne kadar keyifle kavranabileceği, bilgi ve anlaşılabilir olduğunu göreceğiz.
-Matematiğin gözde büyütülmesinin sebebi nedir?
Bunu bana göre en önemli iki sebebi var;
1.si toplumsal algı: matematik yeteneğinin zekâ ile eşleştirilmesi ve Matematikte başarılı olmanın çok önemli olduğu düşüncesi öğrencide mükemmel bir baskı yaratıyor ve ilk önyargı başlıyor.
2.si sınavların ağırlığı... Sınavlarda matematiğin büyük bir bölümünü oluşturması ve yüksek puanlar almak için matematiğe daha çok önem verilmesi öğrencinin burada ya yapamazsam kaybederim düşüncesi ile yaklaşımı bile buna sebebiyet veriyor.
-Sizce matematik bir ilim midir? Yoksa bilim mi?
İlim ve bilim birbirini tamamlayan kavramlardır. İlim, insanın iç dünyası ve evrenle olan ilişki hakkında daha genel bir bakış açısı sunarken, bilim somut gerçeklikleri açıklama ve teknolojik gelişmelere öncülük etmek için kullanılır değil mi? O zaman soyut kavramlarla ilgilenmesi ve mantıksal düşünceye dayanması ile ilim, somut dünyadaki uygulamaları ve sistematik bilgi üretimi ile de bilim olarak değerlendirebiliriz.
-21.yy. becerileri olarak görülen iletişim, iş birliği yapabilme, yaratıcılık, problem çözme, analitik düşünme ve seçim yapabilme gibi yetkinlikleri kazandırmada matematik katkısı nedir?
Burada Platon' un felsefesine ve matematiğe bakış açısına değinmek isterim.
Akademinin girişine 'Matematik bilmeyen giremez.' yazdırmıştı. Neden?
Platon'un bunu söylemesinin sebebi matematik kişide analitik düşünme becerisinin gelişmesine yardımcı olur. Modern dünyada analitik düşünme yani sebep sonuç ilişki kurabilme, muhakeme edebilme var olan şeyleri mantık çerçevesinde bağlayabilme hatta yeni beceriler elde etme bu bilimle ilimle uğraşma ile ancak gelişir.
-Sizce matematiğe giriş için atılan en önemli adım neydi?
'Neden matematik öğrenmek istiyorum?' bu soru cevabını bulduğunda en önemli adım atılmış demektir.
-Ülkemizde matematik ile ilgili en büyük eksik nedir?
Matematik dersi öğrenimi, soyut kavramları anlama ve mantık belirtme becerisi ister. Bu öğrenci için zaman isteyen bir durumdur. Çok fazla yükleme yapmak ve sınav temposuna ayak uydurmak zorunda kalan öğrenci temel kavramların anlaşılmadan ezberlemeye çalışmakta ve bu durum ilerleyen yıllarda kısır bir döngüye ve matematiğin anlaşılır olmamasına sebebiyet vermektedir.
-Ülkemizde matematiğin gelişimi için neler yapılabilir?
Öncelikle sınavların ağırlıklı olduğu bir eğitim sisteminde öğrenciler genellikle ezbere dayalı öğrenmeye yönlendirilir. O yüzden sınav sistemine bir düzenleme getirilmeli.
Öğretmenler geleneksel öğretim yöntemlerinin dışında, öğrencilerin farklı öğrenme stillerine hitap eden ve aktif hale getiren yöntemleri kullanmalıdır. Matematik eğitiminde teknolojik araçların kullanımı, öğrenmeyi daha eğlenceli ve etkili hale getirecektir. Ancak ülkemizde bu konuda da yeterince yatırım yapılmamaktadır.
-Matematiği eğlenceli hale getirmek için ne yapılabilir?
Matematiği eğlenceli hale getirmek için çeşitli yöntemler ve stratejiler uygulanabilir. İşte bunlardan bazıları:
Oyunlaştırma, gerçek hayattan örnekler, görselleştirme, hikâyeleştirme, teknoloji ve uygulamalar, ekip çalışması, ödüllendirme ve geri bildirim, esprili yaklaşım, matematiksel keşif projeleri
Bu yöntemleri öğrencilerin yaş gruplarına, ilgi alanlarına ve öğrenme stillerine göre uyarlayarak matematiği daha çekici hale getirebilirsiniz. Eğlenceyle öğrenme birleştirildiğinde matematik daha etkili ve kalıcı bir şekilde öğrenilir.
-Matematikte harflerin kullanımı ne gibi katkılar sağlıyor?
Harfler matematikte bir dil gibidir. Aynı dili paylaşmayan milletleri tek bir dil çatısı altında toplayacak olsak bu matematik olurdu. Çünkü matematik evrensel bir dildir.
-Hibrit öğrenme ve online öğrenme konusunda ne düşünüyorsunuz?
Hibrit öğrenmenin en güzel avantajı sınıf esnekliğidir. Yüz yüze derslere katılma fırsatı olamayan öğrencilerde akranlarıyla aynı müfredatı uzaktan takip edebilme şansı verilmesi mükemmel bir esnekliktir... Hem öğrenci hem öğretmen için kendini daha güvende hissettiği bir alanda eğitim alma fırsatı veriliyorsa başarı daha da mümkündür.!
-Matematiği ilk kelimeyle tarif etseydiniz bu kelime ne olurdu?
Matematik=Dil
(Dil hem bildiğimiz anlamda organ olan hem de Farsça da gönül, yürek demektir. Matematiğin evrenselliğinden bahsetmiştim, bahsedilirdi.
İşte bu evrensellik aynı dili (!) konuşmakla mümkündür.
Dilden dile diyebiliriz…)
-ZMATEMATİK bir dersi nasıl işler?
Derslerimiz, öğrencilerimizin bireysel öğrenme tarzlarına ve genel seviyelerine göre dikkatlice şekillendirilir. Her öğrenci için özel olarak oluşturulan yol haritası, onların ihtiyaçlarına yönelik en uygun stratejileri içerir. Bizim amacımız, matematiği sadece öğretmek değil, aynı zamanda matematik öğrenmeyi öğretmektir.
Tüm derslerimiz kayıt altına alınarak, ekibimiz tarafından detaylı bir şekilde incelenir. Bu incelemeler sonucunda, eğitim koordinatörlerimize anlık bilgi aktarılır. Böylece, derslerde yaşanabilecek herhangi bir olumsuzluk hızla tespit edilip çözüme kavuşturulabilir. Bu sayede eğitim kalitemizi sürekli olarak en üst seviyede tutuyoruz.
-Matematik eğitimi sadece online olabilir mi?
Matematik eğitimi sadece online ya da sadece yüz yüze olabilir diyemeyiz!
İdeal olan öğrencinin yaşına öğrenme sitiline imkanlarına ve ihtiyaçlarına göre en uygun en avantajlı yolu seçip öğrenci merkezli bir yöntem ile desteklenmelidir.
Online eğitim günümüzde giderek daha yaygın hale geliyor. Online eğitim, esneklik, zamandan tasarruf ve geniş kaynaklara erişim gibi birçok avantaj sunuyor. Öğrenciler istedikleri zaman derslere katılabiliyor, kaydedilen dersleri tekrar izleyebiliyor ve ihtiyaç duydukları her an yardıma başvurabiliyorlar.
Yine de matematik eğitiminin yüz yüze iletişim, fiziksel materyaller ve sınıf ortamının sağladığı etkileşim gibi avantajları da var. Bu nedenle, ideal bir eğitim modeli, her iki yöntemi de dengeleyerek sunduğu avantajlardan yararlanabilir.
-Peki Z MATEMATİK modelini anlatır mısınız?
Tabii, Kişiselleştirilmiş Online Z Matematik Eğitimi Modeli
1. Öğrenci merkezli yaklaşım:
- Bireysel yol haritaları: Her öğrencinin öğrenme tarzına, genel seviyesine ve ihtiyaçlarına göre özel olarak hazırlanan yol haritaları oluşturulur. Bu sayede her öğrenci kendi hızında ve en verimli şekilde öğrenme fırsatına sahip olur.
- Aktif katılım: Öğrencilerin aktif katılımını teşvik eden, onları motive eden ve öğrenme süreçlerini daha eğlenceli hale getiren yöntemler kullanıyoruz.
2. Hedef belirleme ve ders planı:
- Net hedefler: Her dersin amacı ve öğrenme hedefleri açıkça belirlenir, bu hedefler doğrultusunda adım adım ilerleyip öğrencilerin konuyu derinlemesine anlaması sağlıyoruz.
- Detaylı planlama: Ders planları, öğrencilerin anlama ve uygulama becerilerini geliştirecek şekilde detaylı olarak hazırlanır.
3. Etkileşimli ve çeşitli materyaller:
- Zengin materyaller: Videolar, interaktif uygulamalar, slaytlar ve grafikler gibi çeşitli ve zengin materyaller kullanılır. Bu materyaller, öğrencilerin konuyu daha iyi kavramasını sağlar.
- Soru-cevap oturumları: Öğrencilerin aktif katılımını sağlamak için düzenli olarak soru-cevap oturumları ve interaktif aktiviteler düzenliyoruz.
4. Canlı dersler ve anlık geri bildirim:
- Gerçek zamanlı etkileşim: Canlı dersler düzenlenerek, öğrencilerin gerçek zamanlı olarak derslere katılması ve anında geri bildirim alması sağlanır. Bu sayede öğrenme süreci daha dinamik ve etkili hale getiriyoruz.
- Hızlı yanıtlar: Öğrencilerin ders sırasında sormak istedikleri sorulara anında yanıt verilir ve anlamadıkları konular hızlıca açıklığa kavuşturulur.
5. Kayıt altına alma ve detaylı inceleme:
- Ders kayıtları: Tüm dersler kayıt altına alınarak, öğrencilerin tekrar izlemelerine olanak tanınır. Bu kayıtlar, aynı zamanda öğretim kalitesini sürekli iyileştirmek için ekibimiz tarafından detaylı olarak incelenir.
- Anlık bilgilendirme: Eğitim koordinatörlerimize sağlanan anlık bilgiler ile derslerde yaşanabilecek olası sorunlar hızlıca tespit edilip çözüme kavuşturulur.
6. Ödevler ve değerlendirme:
- Düzenli ödevler: Öğrencilerin bilgilerini pekiştirmeleri ve öğrendiklerini uygulayabilmeleri için düzenli ödevler verilir.
- Çevrimiçi sınavlar: Çevrimiçi sınavlar ve quizler ile öğrencilerin ilerlemeleri düzenli olarak takip edilir ve değerlendirilir.
7. Sürekli iyileştirme ve destek:
- Sürekli destek: Öğrencilere her zaman destek sağlanır ve sorularına hızlı yanıtlar verilir. Bu sayede öğrenciler hiçbir zaman yalnız hissetmez ve her an yardıma başvurabilir.
- Kaliteyi artırma: Eğitim kalitesini artırmak amacıyla dersler ve yöntemler ekibimiz tarafından sürekli olarak gözden geçirilir ve iyileşmeler yapılır.
…
Veysel Elpe ile gerçekleştirdiğimiz röportajda, matematiğin sadece zor bir ders olmadığını, aynı zamanda hayatın her alanında karşımıza çıkan evrensel bir dil olduğunu fark etmemizi sağlıyor. Matematik, düşünme biçimimizi şekillendirirken, problem çözme ve analitik düşünme yeteneğimizi de geliştiriyor. İşte bu yüzden matematik, her yaştan öğrenci için hayati bir öneme sahiptir ve doğru yöntemlerle öğretildiğinde, herkes için sevilen ve keyif alınan bir alana dönüşebilir.
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
