Köklü tarihi ve Orta Çağ mimarisinin hala bozulmamış örneklerini görebileceğiniz York aynı zamanda müzeleri, geleneksel barları, restoran ve kafeleriyle bir gezgini mutlu edecek her detaya sahip. Roma ve Viking tarihinin de canlı kanıtı York Kuzey İngiltere’nin en özel yerlerinden.
Romantizm kokan Bibury taş evleri, dar patika yolları ve çevresindeki derelerle oldukça masalsı güzelliği sahip bir başka kasaba. Her sene binlerce turisti kendine çeken Bibury yüzyılların izini taşıyan mistik havasıyla ilgi çekici bir köy.
Worcestershire’da bulunan Broadway eşsiz güzelliği ve heybeti nedeniyle ‘Cotswolds’un Mücevheri’ olarak bilinen bir kasaba. Buralar kadar gelmişken Broadway Kulesi, Broadway Müze & Sanat Galerisi, Snowshill Bahçesi, St Eadburgha’s Kilisesi gezilmesi gereken yerler arasında bulunuyor.
Netflix’in izlenme rekoru kıran Bridgerton dizisini bilirsiniz, o dizinin çekildiği yer Bath kasabası, 19. yüzyılın başlarında Regency döneminde Birleşik Krallık’ta inşa edilmiş. Royal Victoria Park, Sydney Gardens ve Parade Gardens gezilecek yerler listenizde olması gereken yerlerden. Ayrıca Roma Hamamları, Bath Manastırı, hilal şeklinde inşa edilen Royal Crescent, Guildhall Belediye Binası, halka açık sanat galerisi olan Holburne Müzesi mutlaka görülmeli.
UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunan Stonehenge Anıtı ile tanınan Salisbury, Londra’dan 1,5 saatlik bir tren uzaklığında. Magna Carta’nın evi olarak kabul edilen Salisbury insanlık tarihi boyunca her zaman önemli bir yer olmuş. Salisbury aynı zamanda eski mezar höyükleri ve tarihi eserlerle çevrili. The Crown, Emma ve Pride and Prejudice filmi de burada çekilmiş.
Geçmişi Demir Çağına kadar uzanan Abbotsbury hala günümüzde o dönemden kalma izleri taşımakta. Yerel sahne stüdyolara da sahip bu güzel eski kasabayı ziyarete birçok insanlar gelmekte.
İngiltere’nin bir diğer güzelliği olan Lackok tarihi bir kasaba.tıpkı bir film seti gibi görünen tarihi mimarisiyle ünlü. Taş evleri, gotik kilisesi ve doğasıyla ziyaretçilerini büyülemeyi başaran Lacock ‘da Harry Potter filminin bazı yerleri buradaki manastırda, Aşk ve Gurur filmi de burada çekilmiş.
Cotswolds’un en güzel ve bozulmayan köyleri arasında yer alan ve Painswick tepede bulunuyor. Cotswold Way National Trail’in ortasında yer alan bu tatlı kasaba harika bir yürüyüş bölgesi olarak tanınmakta ve “Cotswolds’un Kraliçesi” olarak bilinmekte. Bal rengine sahip kireçtaşından yapılma binaları, dar sokakları, bakımlı şık evleriyle Orta Çağ döneminin tüm zenginliğini yansıtıyor.
Cotswolds’daki en ünlü yerlerden biri olan Bourton on the Water, güzel sahil manzaraları ve diğer bölge kasabaları gibi şirin taş binaları ile bilinmekte. Bölgenin inişli çıkışlı tepeleri arasında küçük bir vadide yer alan köy manzarası da oldukça keyif verici. Köyün ortasından geçen, Windrush Nehri üzerindeki köprüleriyle ‘Küçük Venedik’ olarak isimlendiriliyor.
Oxford’a yaklaşık 35 km uzaklıkta bulunan Burford, Orta Çağ dönemindeki ihtişamını özgün mimarisine sadık kalarak korumaya devam eden bir köy. Birbirinden güzel taş evleri, Elizabethan ve Gürcü mimarisinin izlerini taşıyan yapılarıyla görsel bir şölen sunan bu köy Antika dükkanları, eski dönemin izlerini taşıyan havalı çay salonları, lokal butikleri ve kendine özgü yaşam stiliyle dikkat çekiyor.
İngiltere’de kendinizi Ortaçağ dönemine ait hissedeceğiniz bir yer arıyorsanız o zaman Rye’ye gitmelisiniz. Tarih kokan dar taş sokaklarıyla ziyaretçilerini her seferinde cezbeden, surlarla çevrili bu kasaba, antik kiliseler, lokal kafeler ve butik mağazalarla ziyaretçilerini bekliyor.
Bu renkli balıkçı kasabası, sıra dışı doğal güzelliği ve deniz manzaralarıyla bilinmekte. Eski limanı, dar yokuşlu sokakları ve ressamlar için ilham kaynağı olan manzaralarıyla Staithes, mistik bir atmosfere sahip ve bu atmosferi umarım herkes hisseder.
Polperro, sahil kasabalarının en güzel örneklerinden birisi. Renkli balıkçı evler, dar sokaklar ve tarihi limanı ile kendine has bir hava sunuyor. Deniz kenarındaki bu güzel kasaba tatilciler için sakin bir kaçış yeri olma özelliğine sahip. Köydeki evlerin hepsi yazın çiçeklerle kaplı ve dar sokaklarıyla ünlü.
İngiltere’deki en güzel köylerden biri sayılan Castle combe’de gezinirken antik kale kalıntıları rastlayabilirsiniz. Köy, Orta Çağdan kalma Cotswold tarzı evleriyle ünlü ve bu şirin köyde; Doctor Doolittle, Stardust ve The Wolf Man gibi filmlerin çekilmiş. Köy yabani yaşam alanı sebebiyle koruma altına alınmıştır.
Arnavut kaldırımlı sokaklarının güzeliği ve cadde boyunca bir tane bile motorlu taşıta rastlamayacağınız Clovelly ile listeye devam ediyoruz. Köy, denize doğru eğimli, yoğun ormanla çevrili, dik bir kayanın arasına inşâ edilmiş olup küçük renkli pencereli, beyaz boyanmış şirin evler yol boyunca sahile kadar devam ediyor.
#10 Georgian'ı Gürcü mimarisi olarak çevirmek de... Ne bileyim 🤣🤣🤣