Ben lisedeyken (Ankara Atatürk Lisesi) bizim 45 kişilik sınıfta biri takdire biri de teşekküre geçen iki kişi vardı. Sınıfın yarıdan fazlası bütünlemeye kalırdı. Şimdi bakıyorum da takdir, teşekkür getirmeyenler azınlıkta kalıyor, bütünlemeye kalan neredeyse hiç yok.
Mülkiye'de okurken (1968 - 72) çevremizde Mülkiye'den, ODTÜ'den, Hacettepe Tıp'tan atılmış arkadaşlarımız vardı. Şimdi öyle bir şey yok, bir kez girdin mi mezun olup çıkmamak mucize.
Herkesi üniversite mezunu yapmaya yönelmiş bir eğitim sistemi kendisini mühendis, iktisatçı, hukukçu zanneden bir sürü mezun çıkarıyor ve bu insanlar iş bulamayınca hayata küsüyor. Daha kötüsü iş bulurlarsa da bizi hayata küstürüyorlar.
Üniversiteler işsizliğin kamufle edildiği park alanlarıdır
ilköğretimde zaten takdir teşekkür uygulaması doğru değil pedagojik açıdan
Sistemin içinden selamlar, Hiç uğraşmıyoruz artık. Lise ve üniversite sadece işsizlik sayısını az göstermek için olan kurumlar. Öğretmen geçirmezse de e okul sistemi ile geçiyorlar. Sadece disiplin cezası olanlar belge alamıyor. Bu sistemi de sayın velilerimiz bir tanecik prens ve prensesleri için ürettirdi Akp hükümetine. Ağlayacak bir durum yok. Çarpım tablosu bilmeyen öğrenci sayısaldan mezun olup özel üniversitede istediğini okuyor. Sonra da işsizim diye ağlıyor.