'Düşük faiz, KKM' politikasının mimarları olan Nureddin Nebati ve Şahap Kavcıoğlu, görev alanları değişirken, yerlerine piyasaların yakından tanıdığı ve 'güvenmeye hazır olduğu' bir isim olan Mehmet Şimşek ve ABD'den transferle Merkez Bankası'nnı başına da Hafize Gaye Erkan gelmişti.
Sonuçlar ise son yıllarda hiç görülmemiş bir şekilde olunca ekonomi yeniden tüm adrenaliyle tartışılmaya başlandı.
Seçim sonrası gelecek zamlar, dövizde yükseliş gibi konular seçim öncesi ana başlıklar olurken, henüz seçimlerin üzerinden 1 hafta geçmeden soru işareti olarak durmaya devam ediyor.
Seçim öncesinde konuşulan 'seçimlerden sonra kur artar mı, düşer mi' sorusunun, finans dünyasında '1 milyon dolarlık soru' olmasından yola çıkarak, bu sorunun cevabını bilmenin 'çok zor olduğunu' haliyle 'değerinin de bir o kadar yüksek olduğunu' açıkladı.
Para yağmamasının sebepleri olarak, 'Türkiye’deki kurumsal yapının ekonomi politikasında güven ortamını tesis edememesi' ve 'Gelişmiş ülkelerde de faiz oranlarının tarihi rekor seviyelerde olması' olarak görülüyor. Bir de yakın coğrafyada yaşanan yükselişteki jeopolitik riskler de ekleniyor.
Bir de kamunun elinde olan düzenlemelerde maaş zamları öne çıkıyor. 'Temmuz ayında maaş ve emekli aylık güncellemesinin yapılmaması ihtimalini ben düşük görüyorum' diyen Özüdoğru, bunun da 'ücret-enflasyon sarmalını' sürdüreceğini belirtti.
doları tuttuklarını artık biliyoruz. mısıra bir sürü iş kaptırdığımızı biliyoruz. 550usd civarındaki asgari ücretin 350 civarında olması gerektiğini biliyoruz. dışarıdan yatırım almak için tl nin pahalı olduğunu biliyoruz. turizm için tl nin pahalı olduğunu biliyoruz. e daha ne?
50 TL olsunda onlarda rahatlasın bizde vallayi