Sabah Gazetesi yazarlarından Rıdvan Dilmen, Fenerbahçe'nin şampiyonluğunu ve ligi değerlendirdi.
Zor bir sezon geçiren F.Bahçe ligde bitime üç hafta kala şampiyonluğu garantiledi. Ne düşünüyorsunuz?
Yeşilden başlayalım... F.Bahçe başarının kaçınılmaz olduğu bir camia. İnatçı ruhu olduğu için de zor günlerde daha da kenetlenir. Bu psikolojik baskı, genelde olumsuz baskıyı pozitife çevirebilecek bir F.Bahçe geleneğidir. Tabii bunun için de çalışmak gerekir, planlama gerekir. Planlama derken Aykut Kocaman ile atılan temel, sezon sonunda onun bıraktığı bir sistem var. Aziz Yıldırım ve yönetiminin verdiği doğru kararlar, çok doğru bir teknik direktör tercihiyle birleşerek doğru olan yapıldı. Şampiyonluğun ilk günü o gündü. Tecrübeli, kaliteli, geniş kadrolu ve geç form tutan bir takım F.Bahçe. Kupadan elendiği için tek kulvarda oynayan bir takım, konsantrasyonunu da yüksek tutunca erkenden şampiyonluğu elde etti.
'ŞAMPİYONLUKTAKİ PAYI %100'
Bu şampiyonlukta Ersun Yanal'ın payı nedir?
'Yüzde yüzdür. Türkiye'de teknik direktörler çok tartışılır. Derler ki 'Antrenörün ne faydası olacak, fazla etkisi yoktur.' Bir de bunu yüzdeyle söylerler. En çarpıcı örneği Barcelona'da Guardiola'lı ve Guardiola'sız dönem olarak gösterirler.
Yanal mevcut kadroyu değiştirmemiş, eski teknik adamın transfer listesini uygulamış. Rekabet ortamında ise oyuncuları hep üst düzeyde tuttu. Hata yapmadı mı, tabii ki yaptı. Ancak ligin ilk haftadasınki Torku Konyaspor maçının kadrosuna bakarak sonra düzelttiğini görüp anlayabiliriz.'
FAZLASIYLA HAK EDİYOR
Rekorla şampiyon olan Ersun Yanal ile sözleşme yenilenir mi?
'Ersun Yanal'la uzun vadeli sözleşme yapılmalı. Bunu da yapacaklarını düşünüyorum. Fazlasıyla hak ediyor. İstikrar açısından Ersun Yanal ile devam edilmesi yüzde yüz doğru bir karar olur.'
ORTA SAHAYA TAKVİYE LAZIM
Transfere ihtiyaç var mı?
'Avrupa'da olmadıklarını düşünürsek iki ya da üç yabancı gider. Yanal 4-3-3'ün orta sahasında merkez sol ve sağ orta saha dışında iki ön libero oynayıp önlerinde zaman zaman Alper, Baroni, Salih ve bazen de Kuyt'ı kullanmıştı. Dolayısıyla orta sahadaki üçlüyü, eğer iki ön liberoyla oynayacak olursa ofansif yönü kadrodakilerden daha güçlü ama aynı zamanda defansif özelliği de bulunan bir orta saha oyuncusu alınmalı.'
VİCDANLAR RAHATSIZ
Aziz Yıldırım'ın durumu belirsizliğini koruyor. Gidişatı nasıl görüyorsunuz?
'Aziz Yıldırım'a sevgi ve bağlılık var. Bundan sonraki süreçte Türk sporuna 15 yıldır aktif olarak ciddi katkıları olan, bir yıl cezaevinde yatmış bir insanın tekrar içeri girmesi vicdanları rahatsız ediyor. Yıldırım'dan sonra ne olur sorusuna ise şu anda bizim gibi Fenerbahçelilerin cevap verme hakkı da etiği de yok.'
Zor bir dönemden geçen F.Bahçe, nasıl toparladı?
'Bunun yanıtı da palamut dalında saklı. Kuvvet ve kudreti temsil ediyor. Bu özellikler F.Bahçe'de her zaman mevcuttur. Hep krizin içinde yaşıyor olmasını da sarı temsil ediyor. Bunun anlamı da F.Bahçe'ye duyulan gıpta ve kıskançlık.'
MANCİNİ BAŞARISIZ
İkincilik için kimi şanslı görüyorsunuz?
'Galatasaray bir puan avantajlı. İkili averajda da Beşiktaş'tan öndeler. Bu yüzden yarışta Galatasaray'ı, yüzde 20 daha avantajlı görüyorum.'
Galatasaray'da sezon sonunda Roberto Mancini görevde kalır mı?
'Galatasaray kupayı kazanacak olursa ve Şampiyonlar Ligi vizesini alırsa kredisi artmış olur. Tabi bu tamamen Galatasaray kulübünün tercihidir. Ancak ben gösterdiği performansı başarılı bulmuyorum.'
İSMİNDEN SIKILDIM!
Romanya eski futbol federasyonu başkanı, Lucescu'nun G.Saray ile anlaştığını söyledi. Rumen teknik adam G.Saray için doğru tercih olur mu?
'Öncelikle Lucescu iyi bir teknik direktördür ve doğru tercihtir. Türkiye'yi iyi tanıyor ama ben isminden sıkıldım artık. Bu Türkiye'de görev yapan teknik direktörlere de ciddi haksızlık. Her sezon kriz yaşayan takımda ismi gündeme geliyor. Ben bu haberlerin biraz da Lucescu kanadından yapıldığını düşünüyorum.
Lucescu başarılı, kariyeri olan bir teknik direktör. Ama burası da F.Bahçe, G.Saray ve Beşiktaş gibi önemli kulüplerin olduğu bir ülke. Ben sürekli isminin gündeme gelmesine kendi adıma sıkıldım. Ülkedeki antrenörler için de aynısının geçerli olduğunu düşünüyorum.'