Bu çocuklara verilen umutlar sonunda tamamının diplomaları ile hizmet sektöründe çalışmalarına neden olmaktadır. Bu da toplumsal bir yaraya dönüşmektedir.
Sınavın yarattığı sorunları sınavla ilgili teknik meseleleri konuşarak çözmek imkansızdır. Zaten sınavda değişiklikler yaparak sorunlar çözülse bugünkü Ölçme ve Değerlendirme Genel Müdürü konuyu hemen yarın çözebilecek yeterlilikte ve kararlılıktadır. Basit bir örnekle kendilerine düşen önemli ödevler olmasına rağmen ne MEB ne ÖSYM mavi yakalıların çalışma şartlarını düzenleyecek yetkiye ve kaynaklara sahip değillerdir. Konu teknik meselelerden ziyade toplumsal bir mesele haline gelip kangren olmuştur ve toplumsal konsensus ile çözülmelidir. Çözüm ise sebeplerde gizlidir.
1) Mavi yakalıların çalışma şartları iyileştirilerek okumayanın da hayatını kazanabileceği şartları sağlamak gerekir ki şu anda pek çok genç keşke okumasaydım da X, Y ustası olsaydım demeye başlamıştır.
2) Temel ihtiyaçlar (gıda, ev, araba, teknoloji, kitap) üzerindeki vergilerin azaltılması ve dahi sıfırlanması ile bunlara erişimin artırılması sağlanarak okuyan okumayan ancak emek veren her vatandaşın başını sokabilecek bir evi, bir arabası, 20 yaşında bir gencin teknolojik aletleri olacak bir yapıyı kurmamız gerekmektedir.
3) Ülkede akademik eğitime erişim çok fazla artmıştır. Liselerin zorunlu olması çocuğu 18 yaşına gelene kadar okula gitmek zorunda bırakmaktadır. Bu da akademik olarak başarısız olan çocuğa yatayda çıkış şansı tanımadan sürekli dikeyde hareket etmek zorunda bırakmaktadır. Lise zorunlu olmamalıdır. Oluyorsa bile lise 1. Sınıfta gerekli başarıyı gösteremeyen öğrenciye akademik olmadan hayata hazırlayacak çıkış yolları sağlanmalıdır.
4) “Nitelikli lise” olarak adlandırılan okullar ile üniversite kontenjanları azaltılıp buralara aktarılan kaynağın okul öncesi, mesleki eğitim kaynaklarına aktarılması gerekmektedir. Özellikle esnafın ve ev sahiplerinin yüzünü güldürmekten öte hiçbir işe yaramayan taşra üniversitelerinin kapatılması ya da kontenjanlarının ciddi azaltılması gerekir.
5) Mesleki eğitimin teşvik edilmesi, rehberlik sisteminin sınav rehberliği yerine mesleki rehberlik üzerinden yeniden tanımlanması gerekmektedir.
6) MEB DYK, etüt, kurs, özel okul, özel ders gibi kavramları yeniden tanımlayacak çalışmalar yapmalıdır. DYK’ların, okul sonrası aktivitelerin devlet kaynağıyla dershane olarak çalışması engellenmelidir. DYK’ların zaten akademik olarak iyi olan öğrencilere tahsis edilmesi engellenmelidir.