Lenf kanseri tıp literatüründe Lenfoma adı ile bilinir. Tüm kanserler içerinde tespit edilme oranı düşüktür. Lenfoma çocukluk ve gençlik çağlarında, kadınlarda daha sık görülür. En sık görülen belirtisi ise boyunda ve koltuk altındaki ele gelen şişliklerdir. Kan kanserleri içinde ise en fazla iyileşme gösterenlerinden biridir. Peki lenfoma hastalığı için hangi bölüme gidilir? İşte detaylar...
Her kanser türü gibi lenfomada da erken teşhis oldukça önem taşır. Hastalığın evresinin belirlenmesi ve gecikmeden tedavi uygulanması gerekmektedir. Lenf sistemi vücudun bağışıklık sistemini koruyan savunma mekanizmasıdır. Lenf dolaşımı içinde hastalığa neden olan mikroorganizmalarla savaşan alyuvarları barındırır. Günümüzde 70'ten fazla kanser türünü barındıran lenfoma için hangi doktora gidilmesi gerektiğini haberimizde sizler için derledik...
Lenfoma, lenf düğümlerinde beliren ve alyuvar hücrelerinde ortaya çıkar urların genel adıdır. 1832 yılında Thomas Hodgkin, lenf kanserini ikiye ayırmıştır; Hodgkin lenfoması ve Hodgkin dışı lenfoma. Hodgkin lenfoma, her yaşta görülebildiği gibi daha çok gençlerde görülür. Araştırmalara göre erkekler de görülme olasılığı daha fazladır. İyileşme oranı en yüksek kanserlerden biridir. Genellikle kendini boyunda beliren şişlik ile belli eder. Çölyak hastalığı, epstein-barr virüsü enfekte olmuş kişilerde gelişme riski daha yüksektir. Hodgkin dışı lenfoma ise kendi için B hücreli ve T hücreli olmak üzere ikiye ayrılır. Lenfoma kan kanserleri içinde en çok görüleni B hücreli olanıdır. Dalak gibi lenfoid dokularda kanser veya lenf düğümlerinin bulunduğu yerlerde oluşur. Burada oluşan kanser hücreleri çok rahat bir şekilde kan dolaşımı vasıtası ile başka organlara yayılabilmektedir.
Lenf sistemi vücudun bağışıklık sistemini koruyan bir savunma mekanizmasıdır. Bu sistemde koltuk altı, boyun bölgeleri, kasık, dalak, bademcik, karaciğer, timus ve kemik iliği bulunur. Mide, ince bağırsak ve cildin katmanlarında da lenf bezleri bulunur. Eğer bu lenf bezleri belli olmayan bir nedenden dolayı çoğalır ve uzun yaşarlarsa kanser oluşumu başlamıştır. Lenfoma kanseri belirsiz bir şekilde başka organlara yayılabilme özelliğini taşır. Bazı kimyasallara maruz kalma, AIDS hastalığı, organ nakli, ailede lenfoma kanserinin varlığı, bağışıklık sistemi ile ilgili hastalıklar Lenfoma kansere yakalanma riskini attırabilir. En yaygın belirtiler arasında lenf düğümlerinin olduğu yerlerdeki şişliklerdir. Diğer belirtiler ise;
Alkole daha duyarlılık
Beklenmedik kilo kaybı
Kaşıntılar
Kilo kaybı
Yüksek ateş
Göğüs ağrısı, solunum zorluğu, öksürük
Gece terlemesi
Bademcik şişmesi
Dalakta büyüme
Genellikle ilk evrede belirti göstermeyen hastalar, lenf bezi büyümesi ile hastaneye giderler. Hastanelerinin onkoloji bölümü lenfoma hastalığı ile ilgilenmektedir. Onkoloji bölümünde ileri tanı testleri yapılır. Hastalığın esas tanısını koyan ise doku biyopsisidir. Lenf bezinden alınan parça da eğer ki lenfoma hücresi görülürse kanser teşhisi koyulur. Lenfoma teşhisinden sonra, kanser hücresinin vücudun hangi bölümünde aktif olup olmadığını anlamak için ise PET/CT taraması yapılır.