Siz onun masum görünüşüne bakmayın, içinde acıması olmayan 19'luk bir katil, namıdiğer Ölüm Meleği yatıyor.Adını Marksist devrimci Rosa Luxemburg'dan almıştı ve hayatının daha ilk yıllarında adından aldığı hırçınlığı ortaya koymaya başladı. Zorlu koşullarda geçen eğitim hayatı onu daha güçlü biri yaptı fakat o güçlü karakterini yaşamayı pek istemediği bir olay sonrasında keşfetti.Ve o günden sonra Roza, abisinin cephedeki ölümünü kendi için bir kırılma anı görerek tamamen gönüllü olarak orduya katıldı.Bu sebeple de eğitimlerini tamamladıktan sonra cephede keskin nişancı olarak görevlendirildi.Bu görevlendirme öyle sıradan bir olay değildi zira Roza Sovyetler Birliğinin ilk kadın keskin nişancısıydı ve bu görevde gösterdiği başarı ve 3. Belarus cephesindeki çabalarıyla dikkat çekince onur madalyasıyla ödüllendirildi.Öyle ki 1944 yılına gelindiğinde onu manşete taşıyan bir Kanada gazetesi Shanina için 'Doğu Prusya'nın görünmez terörü' başlığını atmıştı.Keskin nişancılığın son seviyesi: Görünmez terör!O günlüğe savaş esnasında başlarına gelenleri taşıdığı kadar kişisel meselelerini de yazmıştı. Hatta Nikolai adındaki birinden hoşlandığını yazsa da bir birliktelik veya evlilik düşünecek zamanı olmadığını söylüyordu.Onun için tek bir amaç vardı ve başka bir şeye kendini adayamazdı. Günlüğünde böyle yazıyordu.Karar açıktı: Kadın keskin nişancılar bu karar onlara ulaştıktan sonra görevden çekilmeliydi.Fakat Shanina'nın da aralarında bulunduğu bir grup kadın keskin nişancı bu kararı görmezden gelip gönüllü olarak görev vermeye devam etti.Fakat bu isteği komutanları tarafından pek hoş karşılanmadı ve direkt olarak reddedildi. Kurallarla arası pek de iyi olmayan Shanina bu emri hiçe saydı ve cephanesini toplayarak cepheye doğru yol aldı.İsteği ordudan ayrılmak yahut savaştan çekilmek değildi, aktif müfrezelerden birine dahil edilmek ve başka hiçbir şeyle meşgul olmadan sürekli cephede olmak istiyordu.Talebi olumlu sonuçlansa da bu isteği onun sonunu hazırlayacaktı. Cephede yer aldığı Doğu Prusya Taarruzu'nda, Almanlar bölgeyi kontrol altına almış, Shanina ve beraberindekileri köşeye sıkıştırmıştı.Kendisine o an itiraf edebilmişti bunu.Fakat bu günlük sayfasının devamında yine mücadeleciliğini koruyacak biçimde 'hiçbir şekilde korkmadığını ve gerekirse yumruk yumruğa savaşacağını' not ediyordu.Olay anını kayıt altına alan askeri raporlara göre ne kaçarken ne de kendini savunurken yaralanmıştı, yaralı bir topçuya vücudunu siper etmeye çalışırken olmuştu her şey.Aldığı darbede bir şarapnel parçası göğsünü yarıp geçmişti. Kurtarılmaya çalışılsa da ertesi gün yaşamını yitirdi.Sovyet ölüm meleğinin arzusu gerçekleşmiş, son nefesine dek savaşmıştı.
İnsanları öldürüyorsun ve karşılığında alkış alıyorsun. Ne garip!!!
hayat bizim sıradan, sıkıcı yaşamlarımızdan ibaret değil işte neler var neleer. umarım filmi de çekllir ...
oooo kar98. kanka x8 tak,susturucu da varsa hadi yine iyisin çorba parası çıktı.