Kredi ve Yurtlar Kurumu, kısaca KYK, 1961 yılında kurulmuş, Milli Eğitim ile Gençlik ve Spor Bakanlıkları çatısı altında halen yürürlükte olan önemli bir kamu kurumdur. Önemine kısaca değinmeden önce bu kurumun 1962 yılından bu yana kredi ve burs başlıklarıyla yüksek öğrenim öğrencilerine destek olduğunu hatırlamakta da fayda var.
1924 yılında medrese ve imaretlerin kapatılmasıyla, ortaya çıkan öğrencilerin barınma sorunu yerel yönetimler ve yatılı okullar şeklinde çözümlenmeye çalışılmıştır. Ancak kalabalıklaşan nüfus ve yükseköğrenime artan taleple KYK kurumunun temelleri Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı olarak 1949 yılında atılmış 1961 yılında da kurulmuştur.
Yıllar içinde MEB, Başbakanlık ve Genç ve Spor Bakanlıkları çatısı altında gezen kurumdan destekler yurt ve maddi olmak üzere ana başlıklarda ikiye ayrılır.
Doğruluk Payı'nın hazırladığı grafikte özel yurtların hakimiyeti görülüyor.
3 çeşit ödeme bulunurken, bir tanesi 2012 yılında kamu üniversitelerinde örgün eğitimde 'harç' ücretlerinin kaldırılmasıyla sonlanan 'katkı kredisi' oluyor. Diğer ödemelerden biri kredi, diğeri de burs. Bu ikisinin farkı; kredi geri ödemeli bir anlaşma olurken, burs karşılıksız yapılan bir ödemedir. İkisi de kendine özel şartlar talep ederken, geri ödeme için Kredi Yurtlar Genel Müdürlüğü sitesinde şu koşul geçmektedir:
Öğrenim ve/veya katkı kredisi alan öğrencilerin borcu; kredilerinin verildiği tarihten normal öğrenim sürelerinin bitimine kadar geçen veya herhangi bir sebeple kredisinin kesildiği tarihe kadar kredi olarak verilen miktarlara, Türkiye İstatistik Kurumu'nun Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksindeki artışlar uygulanarak hesaplanacak miktarın ilave edilmesi suretiyle tespit edilmektedir. Öğrencilerin ödeyecekleri kredi (Yİ-ÜFE) borcu, öğrencilerin öğretimi süresince Kurumdan aldığı toplam kredi miktarının 3 katını geçmemektedir.
TÜİK'in açıkladığı son ÜFE verisi yüzde 157,69 oranında olurken, ücret ve maaşlara zamlar TÜFE üzerinden yapılıyor ki kısaca o da Ekim 2022'de yüzde 85,51 olmuştu.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun gündeme taşıdığı KYK borçları bir süre sonra iktidarın da gelişmeler yönünde hamle yapmasıyla sonuçlandı. KYK borçlarının faizlerin silineceği açıklandı. Ne de olsa 'nas' vardı.
Haliyle konu sosyal medyada gündem oldu. Çünkü çok uzun süre önce bu krediyi alıp ödeyenler de vardı. Hatta yakın zamanda ödeyenler de vardı. Adı üzerindeydi krediydi.
Diğer yandan da gerçek bir iş sorunu vardı. İş bulunsa gelirlerde sorun vardı. ÜFE'deki oranlar her şeyi aşıyordu.
Geçmişte ödese de şimdiki sorunları kabullenenler vardı. Öğrenciler için değer diyenler, benim vergilerimle geziyorcular herkes ortaya çıktı!
Bu yıl için ödenen miktar lisans eğitimi için 850 TL, yüksek lisans için 1.700 TL ve doktora için de 2 bin 550 TL olarak görülüyor.
2022 yılında asgari ücreti yıl ortası güncellemesi hesaba katılmayıp tüm yıllarda 1 Ocak ücretleri baz alınmıştı. 2002 yılında aylık 45 milyon olan bursa karşılık asgari ücret yaklaşık 4 katı 164 milyon olurken, 2003-2018 aralığında 3'te 1 oranı korunsa da 1 Ocak 2022'de 4 bin 825 TL olan asgari ücrete karşılık yaklaşık 6'da biri olarak 850 TL burs/kredi ödemesi yapılmaktadır.
Ödesen dert, ödemesen dert. Her şeyiyle mükemmel bir ülkeyiz!
Ben ödedim faizliye beraber ömrümden 2 seneyi hayvan gibi çalışarak ödedim! Kuş kadar kredi ödemeye gelince kuş yuvasına döndü ama yine de ödedim! Ödemeyen arkadaşlara faizi silinenlere öylelerine böylelerine bol şans ve hayatlarında başarılar dilerim. Teşekkürler Türkiye Cumhuriyeti
sizin yapacağınız işin neyse bir şey demiyorum sadece çok sinirliyim ulan almadigim parayı silmeyerek üstüne sadece 200 liracik indirerek aynı borcu kitlediniz insanın aklıyla dalga geçiyorsunuz resmen sırf oy için hadi ben çalışıyorum iyi kötü ama artık yıprandım yoruldum bu ülkeden hiçbir bok olmaz hakkımı da zerre helal etmiyorum yazıklar olsun