Evde kuş besleyenleriniz belki de bu konuya hakimdir ancak biz yine de, belki de birçoğunuzun aklına gelmeyen ya da cevabını ara ara düşündüğü soruyu yanıtlayalım.
Gündüz vakitleri sesleriyle uyandığımız, gökyüzüne baktığımızda kanat çırpışlarını gördüğümüz kuşlar enerjilerini uyuyarak topluyor olabilirler mi? Peki öyleyse kuşlar nasıl uyur? Cevaplar içeriğimizde.
Genellikle kuşlar, terk edilmiş yuva kutularında, eski binalarda, çalılıklarda veya ağaçtaki bir boşlukta uyuyabilirler. Ördekler ve diğer su kuşları gibi bazı kuşlar, suyun kenarına yakın uyurlar ve hatta flamingolar gibi diğer bacağı vücuda yaslanmış olarak bir bacağın üzerinde ayakta uyuyabilirler.
Birçoğu da bir ağaç dalında uyur; ağaçkakanlar ve sıvacı kuşlar ise ağaçların gövdelerini tercih ederler.
Uyumak için yüksek dalları ve oyukları gibi yırtıcıların görüş alanının dışındaki yerleri seçerler. Uyumak için genellikle aynı yere seçerler; bazılarının kendi özel meskenleri olabilir. Asıl kriter güvenli ve konforlu olmasıdır.
Yırtıcılara karşı tehdidi en aza indirecek yerlerden biri de suda uyumaktır. (Hepsi için geçerli değil elbette:))
Kendi başlarına inanılmaz canlılar olan kuşlar, içi boş kemiklere sahip oldukları için 'kuş kadar' tabirinin hakkını verecek kadar hafiftir. Ancak küçük boyutları ve vücut ağırlığının olmaması, gece boyunca uyurken sıcak kalmayla ilgili bazı sorunlara neden olabilir.
Kuşların iki kat tüyü vardır. Uyurken bu tüyleri kabartırlar ve minik bedenlerini sıcak tutmak için yumuşak bir yalıtım tabakası oluştururlar. Ancak sıcak ve güvenli bir şekilde uyuyabilmeleri için bu yeterli değildir elbette, sığınacak yerleri olması da önemlidir.
Gün batımında uyku modunu açsalar da uykuları için belirli bir süre biçmek pek de mümkün değil.
Gece bekçisi baykuşlar ise biraz farklı: gece boyu ayakta olan bu kuşlar şafakta yatıp ertesi geceye kadar uyurlar.
Ördekler gibi bazı kuşlar ise gözleri yarı açık şekilde uyuyabilirler. Bu, beynin tamamen uyumasını engeller ve kuşun tehlikelere karşı uyanık kalmasını sağlar.
Ancak kaz, ördek, baykuş gibi ötücü kuşlar da bu kümeye dahildir. Peki ayaktayken ya da bir dalın üstünde uyurken nasıl oluyor da düşmüyorlar?
Bunun sebebi güçlü parmakları ve tendonları: Tendonlar, kuşun ağırlığı nedeniyle esner ve ayak parmakları bulundukları yeri (kuş uçma/hareket etme eylemine geçene kadar) sıkıca kavrar. Hatta öyle ki, çoğu bulunduğu bir dalda ölmüş olsa bile düşmeyebilir.
Sokakta gördüğünüz kuşların uçarken uyuması muhtemel olmasa da, birçok göçmen kuş bu olağanüstü yeteneğe sahiptir.
Tehlike belirtilerini tespit etmek için bir gözünü açık tutan uyuyan kuşlar gibi, göç eden kuşlar da bir gözünü açık tutarak uçabilirler.
Havanın kötü olması veya güneşin yiyecek bulamayacak kadar sıcak olması durumunda gün içinde kısa süreliğine kestirebilir.
Bülbül ardıcının göç sırasında, gece boyunca uyuyamadığı için gün içinde birçok kez kestirdiği bilinmektedir.
Hatta bundan dolayı uykularında yeni şarkılar öğrenebilirler.
Civcivler, çalı kuşları ve ağaçkakanlar ağaçlardaki boşluklarda/ binalardaki çatlaklarda uyurlar.
Mavi kestane kargaları ve kardinal kuşları, yoğun yaprak dökmeyen ağaçlarda toplanırlar.
İspinozlar, yaprak dökmeyen ağaçlarda bir sürüyle tüner, ancak aynı zamanda ısınmak için karın altına yuva yaptıkları da bilinir. (kar serçeleri)
Sıvacı kuşlar, içi boş ağaçlarda veya yarıklarda da uyurlar, ancak birlikte veya birbirlerinin üzerinde uyuyabilirler.
Sığırcıklar, binlerce kuşu içeren ve bir ağaca akın eden büyük gruplar oluşturur. Sürüden gelen vücut ısısı herkesi sıcak tutmaya yardımcı olur.
Güvercinler ve kumrular, düz bir yüzeyde tünemeyi tercih ederler ve genellikle geceyi binaların çıkıntılarında geçirirler.