Arkası önü planlanıp projelendirilen demokrasi ve kanun dışı müdahalelerin ülkenin on yıllarını çaldığını, huzur, barış ve güvenlik ortamında ağır hasarlar bıraktığını vurgulayan Bahçeli, 'Bizim kamplaşmaya değil kucaklaşmaya, husumete değil sükunete, huşunete değil hoşgörüye, melanete değil merhamet ve mutabakata ihtiyacımız vardır.' diye konuştu.
Devlet Bahçeli, demokrasinin pek çok tanımının yanında, tahammül sistemi, sabır ve saygı rejimi olduğunu belirten Bahçeli, 'Sebebi ne olursa olsun, şartlar nasıl tezahür ederse etsin, milletin verdiği yetkiyi tekrardan alacak yine milletin ta kendisidir. Beğensek de beğenmesek de, sevsek de sevmesek de, sandıktan çıkan sonuç; zorla, baskıyla, silah yoluyla, gayrimeşru araçlarla tahrip ve tasfiye edilirse acıklı olaylar zincirleme halinde yeşerip yaygınlaşacaktır' ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin demokrasi tarihinin maalesef aynı zamanda darbeler tarihi olduğunu ifade eden Bahçeli, 'Bunun yankıları ve bugüne kadar uzanan yansımaları siyasi ve toplumsal hayatımıza düğüm üstüne düğüm atmıştır. Hala darbeye umut bağlayanların mevcudiyeti ise tedavisi olmayan hıyanet virüsüne delalettir. Tarihi yürüyüşümüzün kesintiye uğramasının başlıca nedenlerinin arasında silahlı müdahaleler, ara rejim özlemleri, milli irade alerjileri bulunmaktadır.' değerlendirmesinde bulundu.
Her darbenin, her muhtıranın, her demokrasi dışı arayışın iç ve dış lobilerinin, karanlık kulis bekçilerinin var olduğunu belirten Bahçeli, 'Darbe yanlış bir karardır ve zulümdür. Darbelerin çizeceği bir gelecek rotası, belirleyeceği bir yol haritası, milletimizin hakkını, hukukunu ve haysiyetini savunacak bir tasavvur ve tahayyül ufku kesinlikle olamayacaktır. Nitekim acı verici tecrübelerle bu durum teyit ve tevsik edilmiştir.' dedi.
olmayan iki şeyi adanın ismi olarak koymuşlar
Ada nerede mk iki tane de adanın fotoğrafını koysaydınız ne yapmışlar görseydik
MHP'ye ayıp olmasın diye Alparslan Türkeş için farklı bir senaryo kurgulamışlar. :)