AKP'nin tartışılan bir başka konu ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin aksayan yönlerinin yeniden düzenlenmesi oluşturuyor.
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem öneren muhalefetin, seçimleri sistem referandumuna dönüştürmek isteyeceğinin değerlendirildiği AKP'de, buna karşı MHP ile birlikte hazırlanacak olan anayasa değişikliği teklifinde Başkanlık Sistemi korunarak sistemin aksayan yönlerine ilişkin düzenlemelere yer verilmesi düşünülüyor.
Ancak iki partinin sandalye sayısı anayasa değişikliğine yeterli olmadığı için muhalefetle de sistemin aksayan yönlerinin düzeltilmesi ve parlamentonun güçlendirilmesine ilişkin konularda uzlaşma aranması düşünülüyor.
AKP'li milletvekilleri, muhalefet partileri aralarında uzlaşsa da seçimlerden sonra da yeniden parlamenter sisteme geçilmesini olanaklı görmüyor.
Tersine, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin 2028 seçimleri öncesi rayına oturacağı düşünülüyor ve muhalefetin de adım atması halinde 2023 seçimlerinin Başkanlık Sistemi'nde uzlaşmanın ilk adımı olabileceği de ifade ediliyor.
Muhalefetin bu uzlaşmaya yanaşmaması halinde ise seçimler öncesinde yeni anayasanın yaşama geçmesinin zor olduğunu, ancak muhalefetin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem söylemine karşı, 'yeni anayasa ve denge-denetleme sistemi sağlanmış Başkanlık Sistemi' vaadiyle gidilebileceğine dikkat çekiliyor.
AKP'ye oy vermenin her şeyden önce ahlâkî bir sorun olduğunu idrak edemeyen yol fetişlerinin yine oyunu alırsınız fakat ülkenin nitelikli kesiminden size oy moy çıkmaz.
Ne yapsanız booooşşşşşş, göklerden gelen bir karar var, o karar da reisin emekli olup, pıt pıt şekerle vakit geçirmesi.
Günümüzde artık AKP’ye oy vermek bir seçim, irade veya fikir özgürlüğü değildir. Bundan sonra AKP’ye oy vermek cahillik, yaşananları göremeyecek kadar aptallık ve psikolojik bir rahatsızlıktır.