Geçtiğimiz ay genç mimar Lütfü Seray, kendi köpeği tarafından ısırıldıktan sonra kuduz hastalığına yakalanmıştı. Dört doz kuduz aşısına rağmen yaşam mücadelesini kaybeden Seray, arkasında birçok soru işareti bırakmıştı.
Lütfü Seray'ın ailesi tarafından yapılan açıklamalar, akıllara 'hastanenin ihmali olabilir mi?' sorusunu getirdi.
Seray, kendi köpeğinin saldırganlaşması üzerine onu veterinere götürmüş ve bu sırada kolundan ve boynundan ısırılmıştı. İlçede tedavi görmeye başlayan Seray, 4 doz kuduz aşısını da yaptırmıştı. Aşılara rağmen kuduz şikayetleri azalmayan ve artarak devam eden Seray, özel bir hastaneye sevk edilmişti.
12 Haziran günü toprağa verilen Seray'ın ailesi, kuduz ihtimalinden sonra dört doz aşının da yapıldığını belirtmişti. Kurtarma ihtimalinin neredeyse yüzde yüz olduğunu bilinen bu dört doz aşının neden ölümle sonuçlandığı ise henüz netliğe kavuşmamıştı.
'Kardeşim gitti, geri gelmez. Ama başkaları aynı acıları yaşamasın' diyen Lütfü Seray'ın kardeşi ise verdiği bir özel röportajda yaşadıklarını tüm detaylarıyla anlattı.
Eyüp Seray, 10haber.net'e verdiği özel röportajda kardeşinin, köpeğin ısırmasının ardından hemen ilk doz aşısını yaptırdığını belirtiyor. Fakat toplam dört doz aşıdan sonra sağlık durumunda herhangi bir düzelme olmadığını kaydeden kardeşi, tetkiklerin yeterince yapılmadığını da ekliyor.
İlk doz aşısından sonra kolunca karıncalanmalar ve ağrılar başlayan Seray, ikinci doz için hastaneye gittiğinde şikayetlerini de belirtiyor. Ancak görevliler 'aşıyı dört doz yaptırırsan seni korur, psikolojik olarak rahatsızsın' açıklamasında bulunuyor.
Birkaç farklı hastaneye sevk edilerek hastalığına bir çözüm arayan Lütfü Seray, son olarak Gaziantep'teki bir hastaneye gidiyor. Enfeksiyon uzmanının 'immünoglobin (kuduz antikoru)' yapılıp yapılmadığını sorması üzerine, kuduz aşısıyla birlikte yapılması gereken bu aşının uygulanmadığı ortaya çıkıyor.
Son olarak gittikleri hastanede, Siverek Devlet Hastanesi'nde birtakım ihmaller yapıldığı iddiası ortaya çıkıyor. Antikor serumun uygulanmadığı ve dikişlerin tamamen dikildiği ortaya çıkıyor. Olayla ilgili yetkili kurumların ise soruşturmalarını başlattıkları belirtiyor.
Eyüp Seray, ağabeyini ısıran köpeğin de öldüğünü fakat bunun kendilerine bildirilmediğini belirterek burada da bir ihmal olduğunun altını çiziyor. Ayrıca köpeğin başka hayvanlarla da temasa geçmiş olabileceğinden şüpheleniliyor.
'Elde ve bilekte ısırık, alında diş geçirme, boynunda çizikler var. Her koşulda kardeşime o antikor yapılmalıydı. Biz artık kardeşimi geri getiremeyiz ama başkalarının da başına aynı şeyin gelmesini istemiyoruz.'
Kuduz virüsü vücuda girdikten sonra beyninize doğru hareket eder. Eğer ayağınızdan ısırılırsanız beyninize ulaşması 3 güne yakındır. Ancak boyun, baş gibi yerlerden ısırılırsanız süre kısalır. Kuduz aşısının yanı sıra yara bölgesine Kuduz immünglobulini de yapılmalıdır. Maalesef bu da her merkezde bulunmamaktadır. Uygulanan aşılar aşı takip sistemi ile karekodlu, ısı takipli şekilde takip edilmektedir. Aşılarda bir sorun olması düşük ihtimal. Zira aşıların skt, ısı gibi bir sorunu olsa sistem o karekodu onaylamaz. Ölen kişinin ailesine sabır diliyorum. Keşke aşı ile birlikte Kuduz immünglobulini de uygulansaydı.
İhmal elbette var lakin keşke köpeğinize de kuduz aşısı yaptırsaymışsınız. Gerekli değil zorunluluk. Bir Veteriner Hekim olarak dilimde tüy bitti artık.
Kendi köpeğinin kuduz aşılarının yapılıp yapılmadığı konusunda bir bilgi burada da yok ilk çıkan haberlerde de.