Çinlilerin uluslararası savaşlarda uyguladığı meşhur bir ticari savaş taktiği var. Bu taktiğin adı Shanzhai. Bu taktiğe göre, ticarette galip gelmek için yapmanız gereken tek şey taklit etmek. Üretilen ürünlere çok yakın tasarımlı ürünler üreterek başarıya ulaşma çabasını içeriyor. Ürünleri, markaların ve şirketlerin taklidini ticari marka ihlali de içerebilecek şekilde sahte tüketici ve elektronik ürünleri içerecek şekilde bir taklitten bahsediyoruz. Çin yazılım alanında bu stratejiye devam ettiği biliniyor.
Voscreen’in başına gelen tam da bu.
Deniz Dündar Odtü mezunu bir dilbilimci. Eğitimde fırsat eşitsizliğine kafa yoruyor ve uzmanlık alanı da dil olduğu için bu alan üzerinde daha da fazla yoğunlaşıyor ve bir gün aklına dâhiyane bir uygulama fikri geliyor.
15 saniyelik dizi ve film kesitlerinden insanlara dil öğreten bir uygulama tasarlamak! Üstelik bu uygulama dünyanın her yerinde ücretsiz olacak!
Ve nihayet, 2014 de kendi ekibiyle geliştirdiği Voscreen adlı uygulamayla bu fikir hayat buluyor.
Hedefi Türkiye’den global bir dijital eğitim markası çıkartmak olarak yola çıkan Voscreen, 2016 yılında ABD’deki köklü bir üniversite tarafından dünyadaki en iyi 3. eğitim uygulamasından biri olarak seçildi.
Dünyanın her yerinden insanlar bu uygulamayla dil öğrenmeye başladı ve Voscreen dünya genelinde olduğu gibi Çin’de de popülerleşmiş ve Çin’den finansal destek için Çin hükümetine ve yetkililerine başvuru yapmıştı. O sırada ortaya çıkan Covid-19 salgınıyla tüm bu süreç askıya alındı.
Şimdi günümüze dönelim.
Mart 2023’te Deniz Dündar bir paylaşım yaptı. Geliştirdikleri ve 10 yıldır üzerinde çalıştıkları Voscreen uygulamasının “çakması” yapılmıştı. Üstelik bu uygulama, yaklaşık 1 yıldır ABD, İngiltere, Tayvan, Çin ve Hong-Kok gibi ülkelerde AppStore’da indirme sayısı milyonlara ulaşmıştı.
Bunun ne demek olduğunu bir düşünelim.
Uygulamamızı bir şekilde kulaktan kulağa duyan birisi geliyor, uygulama adını AppStore’da aratıyor ve ismiyle logosuyla tüm özellikleriyle çalınmış uygulamayı bir şekilde en üstte görünüyor ve indiriyor...
Sonuç; O güne kadar yaptığınız tüm yazılım ve tüm emeğiniz çöp!
Yaşanan bu durum karşısında Deniz Dündar kişisel olarak yasal süreç başlattı. Apple’ın bu işe kulak kesilmesi tabii ki beklenmiyordu ancak Deniz Dündar ve ekibi süreci sosyal medyaya taşımaya karar verdi. Olan tüm kaynağını bu kampanyaya yatırdı. Davayı kazanırsa ve Apple‘ın uğrattığı tüm zararı tazmin ederse, Twitter’da katkı sunan herkese pay verecekti. Bu tazminatın üç kalemde gerçekleşeceğini iletiyorlar. Apple’ın çakma uygulamalar üzerinden elde ettiği %30’luk komisyon geliri, Voscreen’in uğradığı ve uğrayacağı maddi zarar ve manevi tazminat…