Girişimcinin enerjisi, işin ruhudur. Bu yüzden bazı şirketler aynı sektörde, aynı koşullarda, aynı krizi yaşasalar da tamamen farklı sonuçlar alırlar. Kimileri batarken kimileri güçlenir. Bunun nedeni yalnızca iyi yönetim değildir; işin ardındaki enerji alanıdır. Eğer işin kurucusu korku, güvensizlik, kıtlık bilinci taşıyorsa bu enerji şirketin kültürüne, kararlarına ve ilişkilerine yayılır.
Ancak kurucu kişi farkındalık, merhamet, açıklık ve uzun vadeli vizyonla hareket ediyorsa, bu enerji de işin tamamına nüfuz eder. Müşteri bunu hisseder, çalışan bunu hisseder, hatta tedarik zinciri bile bu frekanstan etkilenir. Dolayısıyla girişimcinin enerjisi yalnızca kendisini değil, tüm ekosistemi değiştirir.
Sinirbilimciler buna “duygusal bulaşma” der. Mistik öğretiler ise “enerji alanının genişlemesi” adını verir. İki farklı dil, tek bir gerçeğin iki yorumu.
Kriz Zamanında Evrenin Mesajlarını Okumak
Kriz, evrenin yüksek sesle konuştuğu zamandır. Normalde sezgiler fısıltıyla gelir, kriz döneminde ise ses yükselir. Özellikle girişimcilerin “içlerine doğma”, “içimde bir sıkıntı vardı”, “tam zamanında karar verdim” gibi ifadeleri aslında evrensel akışla uyumlandıkları anların işaretidir.
Günümüzde yapılan bir nöro-kognitif araştırma, sezgisel kararların çok hızlı bilinç dışı değerlendirmeler olduğunu gösteriyor. Fakat mistik öğretiler sezgiyi, insanın kendi kader çizgisiyle uyumlandığı momentler olarak tanımlar. Yani bilim ve mistisizm yine aynı noktada buluşur.
Sezgi, kriz dönemlerindeki en güçlü pusuladır.
“Kriz, dinleyenin bilgeleştiği, dinlemeyenin sürüklendiği zamandır.”
Krizde Alınan Kararların Karmaya Etkisi
Bir kararın karmadaki etkisi yalnızca sonucu ile ölçülmez, arkasındaki duygu, niyet ve enerjiyle birlikte yazılır. Girişimci bir müşteriyi kaybetme korkusuyla sözünden dönebilir Aynı girişimci başka bir gün değerlerinden taviz vermeyerek ağır bir bedel ödemeyi göze alabilir. İlginçtir ki, evren ikinci kararı kaydeder, birincisini değil. Çünkü karma duygusal frekansı dikkate alır.
Büyük bir sufi sözünde şöyle denir:
“Evren, dudaktan değil; kalpten çıkan sözü duyup cevap verir.”Girişimcilikte bu cümle, “Evren eylemi değil, eylemin ardındaki enerjiyi kutsar” anlamına gelir.
Girişimcinin İçsel Uyanışı
Kriz, çoğu girişimci için yol ayrımı gibidir. Kimileri bu dönemi büzülme, savunma ve geri çekilme enerjisiyle karşılar. Kimileri ise bu zamanı içsel gücün aktive olduğu bir dönüşüm alanı olarak görür. Büyük dönüşümlerin çoğu içsel krizlerden sonra gelir; büyük iş fikirleri yoğun baskı dönemlerinde doğar; büyük girişimler büyük karanlıkların içinden geçer. Çünkü karanlık, ışığın doğduğu yerdir.
“Karanlık, ışığın yokluğu değil; ışığa giden yolun başlangıcıdır.”
Kriz dönemleri, girişimci için sadece strateji güncelleme zamanları değildir. Bu dönemler, ruhun derin bir uyanışa çağrıldığı özel eşiklerdir. Attığın her adım, söylediğin her söz, verdiğin her karar bu eşikte daha da görünür hale gelir. Evren adeta büyüteci açar ve “Gerçek niyetin ne?” diye sorar.Karma, bu görünmez sınavların sessiz takipçisidir. Fakat bu takip bir tehdit değil, bilgece bir öğretidir. Çünkü karma, insanı cezalandırmaktan ziyade aydınlatmak için vardır. Kriz, evrenin yüksek sesle konuştuğu andır.
“Evren, cesurları sınar; yüreği temiz olanları ise destekler.”