Neden mi şanslısınız? Çünkü doğallığın tanımını biliyorsunuz demektir. Köy hayatında yiyecekten içeceğe, giyim kuşamdan konuşmaya her şey oldukça doğal, değil mi?
Sizi bilemem ama ben de tıpkı bu kullanıcı gibi, biri “acımdan öldüm” dediğinde onun çok acıktığını anlıyorum. (Tebrikler bana, 100 puan aldım.)
Hepinizi yorumlara bekliyoruz...
Dedem terliğimi getir oğlum dediğinde elime bir çift terlik alıp gelmiştim ve bana kızmıştı, bu mu oğlum terlik git terliğimi getir diye. Meğer terlik dediği beresiymiş. Alındaki teri emiyor diye terlik diyormuş eskiler ona.
gündi ve gej deyince Kürt oluon yalnız. acımdan öldüm deyince bnde açlık anlıyorum, artan yemek olursa komşunun tavuklarına vermesem içim rahat etmiyor şükür bugün de köylü olduk.
Çocukluk yıllarımda babamın köyüne giderdik. Babaannemin inekleri, koyunları, kazları, hindileri, tavukları, ördekleri, kedileri, bir de Kangal köpekleri vardı. Tezek toolatırdı bize, ahırın duvarına kurutup dizerdik. Ahırda tavukların ördeklerin folluğundan taze yumurta alıp tereyağında yanında kendi yaptıkları ekmeklerle ve kaymakla yerdik. O lezzetleri şu an 49 yaşındayım hâlâ bulamadım. Sabah kalktığımdaki o doğanın kokusu, insanların dürüstlüğü, doğallığı, azla yetinmesi, o dağların güzelliği... Şimdi bir yerden bir yere giderken ki bu şehir içinde yolculuk; yüzümü dağlara çeviririm. Geçmişimi çok özlüyorum, o yılları çok özlüyorum. Şimdi insanlara bakıyorum lüks içinde, konforlu evlerde, lüks giyiniyorlar ama hep mutsuz hep daha fazla istiyorlar. Başkasını parası, giyimi, evi, tipi, işi vb yargılıyorlar. Kibir dolu bakışlar... Yalnızlığımı sever oldum riyakâr kaynayan toplumdan ötürü. Köylü olmak mı? Köylüyüm dibine kadar. Şehirli olanları gördük