Kötü Günler Bitti, Daha Kötü Günler Kapıda! Ekonomimiz Stagflasyona Girdiği İçin Bizi Neler Bekliyor?

Ülke ekonomisinde özellikle 2018'den bu yana yaşanan kriz pek yakınımızda olan, hatta ekonomistlere göre şu an tam da içinde olduğumuz bir durumu ortaya çıkardı: Stagflasyon.

Hayati soruyu soruyoruz, içinde olmayı pek istemeyeceğimiz stagflasyonda neler yaşayabiliriz? 

Özgür Demirtaş geçtiğimiz yıl stagflasyon için şöyle ufak bir pratik tanım yapmıştı.

Ve eklemişti ''Gelecekte merak edince dönüp bakarsınız diye yazıyorum.'' Maalesef merak ettik.

Ülke ekonomisine geçmeden evvel stagflasyonun tanımıyla başlayalım.

Stagflasyon, enflasyon ve gittikçe sıfıra yaklaşan ekonomik büyümenin aynı anda yaşandığı durumda ortaya çıkıyor.

1970'lerde ABD'nin yaşadığı enerji krizinde ortaya çıkmıştı stagflasyon kavramı.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Topluluğu (OPEC) üyelerinin petrol üretimini kısmasıyla petrol talebi birçok ülke için karşılanamaz hale gelmişti.

Sonuç? Bu hamle enflasyonu artırıp büyümeyi yavaşlatmıştı.

Son 6 ayın resmi verilerine bakıldığında stagflasyon durumunda 'riskli' konumda olduğumuzu görüyoruz.

İnşaat sektörünün, tarımın ve genel olarak ekonominin 2018'n son çeyreğinde küçülmesi, kişi başına düşen milli gelirin dolar bazında azalıyor olması, hepsi bu riskleri oluşturuyor.

Hanehalkı tüketim harcamaları, 2018'in son çeyreğinde neredeyse %10 azaldı, yani artan enflasyona içsel bir tepki ortaya çıktı.

Durumu dünya devletleriyle kıyaslayacak olursak tablo daha da netleşiyor:

Peki stagflasyon yaşanırsa ve şiddetini artırırsa neler olacak? Dünyadaki örneklerden yola çıkarak şöyle bir analiz yapalım dedik.

Stagflasyon dönemlerinde yaşanan küçülmeler normal seviyenin üstünde işsizliği ortaya çıkarıyor yani enflasyonun %20 ve işsizliğin %12 civarında seyrettiği bugünler geçip de bu dönemin içerisine girilirse halihazırda çalışan nüfusun da iş imkanları sallantı riski altında.

Bu olası küçülme durumunda ortaya çıkabilecek olan slumpflasyonu duymuş muydunuz?

Bir ekonomide yüksek enflasyon yaşanırken ekonomi de bir yandan düzenli olarak küçülüyorsa o ekonomide slumpflasyon ortaya çıkıyor. Stagflasyonun çok yakınında duran bir sonraki aşama olarak görebiliriz.

Stagflasyon/slumpflasyon eşiğinde akaryakıt fiyatlarındaki artışın tahminlerin de ötesine sıçrama riski var.

Ekonomideki aksayan kısım üretimin fazla, talebin az olmasıyla ibaret olsa pahalı fakat yine de bir yanın işlemeyi sürdürebildiği bir pazardan bahsedilebilirdi. Hem üretim hem de talep yönünde durgunluk yaşandığında dengeler bütünüyle bozulabilir.

Bugün itibarıyla 6.50-7 TL arasında seyreden akaryakıt litre fiyatlarının stagflasyon durumunda tıpkı 70'lerde olduğu gibi daha da artma, belki de patlama ihtimali var.

Üretimde de olası bir durgunluktan bahsetmiştik, bu durumda mağazalardaki 'sınırlı kilogram' uygulaması yaygınlaşabilir.

Tüketimi azaltıcı önlemler sadece market raflarında değil, farklı sektörlere de yansıyabilir.

Meyve, sebze bir yana temel geçim malzeme/gıda fiyatlarında da alışkın olunmayan bir artış olabilir.

Bir ekmeğin 2 TL'ye satıldığı dünyayı düşünelim...

Peki ya geçtiğimiz yıl farklı sebeplerle ortaya çıktığı anlatılan ve bir anda fırlayan döviz kuru?

Yurt dışından ithal edilen hemen her şeyi etkileyecek döviz kuru başlı başına büyük bir problem kalemi haline gelebilir. Döviz kurundaki istikrarsız durumun genele yayılması spekülatörlerin ortaya çıkması riskini doğurabilir.

Ortaya çıkabilecek sonuçlar bir yana işin ilginç yanı, Mahfi Hoca stagflasyon aşamasını geçip slumpflasyona girdiğimizi söylüyor.

Kendi blogunda yaptığı sıralamaya göre slumpflasyon 'ekonominin başına gelecek kötülükler' arasında son aşama. Yani en kötüsü.

Venezuela gibi ülkelerde yaşanılan ekonomik duruma bakılırsa böyle bir krizin önüne geçebilmek için harekete geçmemiz gerek.

Ve tabii ki stagflasyonun tanımını yeniden hatırlamak zorunda kalmayacağımız bir gelecek dilerken akıllarda oluşan soruyu da yanıtlayalım istedik.

Peki çözüm ne? Yine Özgür Demirtaş'a kulak verelim...

Popüler İçerikler

Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
YORUMLAR
14.03.2019

aklı ve parası olan çoktan terk etti bu bataklığı.bizim gibi parasız olanlar akılsız olanlarla aynı kaderi paylaşmak zorunda kaldı.

Pasif Kullanıcı
11.04.2019

vay amk.. son günlerde okuduğum ''atasözü gibi'' söz be...tebrik.

14.03.2019

Hocam biz işi bilene değil damada verdik. Matematiğe falan da inanmıyoruz kapı gibi Allah'ımız var. Ha açlık mı, işsizlik mi? Bu cehape varya bu cehape...

14.03.2019

adamlar ülkeyi batırıp bitirmek üzere görevlendirildiler ve gayet güzel batırdılar, bunlara destek olup önünü açanların yatacak yeri yok

TÜM YORUMLARI OKU (25)