Hepimizin koronavirüs sürecinde yapmaktan, görmekten sıkıldığı ve sıkıldıkça da nefret etmeye başladığı bazı şeyler vardır. Öyle ki son zamanlarda da her şey gözümüze batar oldu. Biz de bu zamanlarda nefret ettiklerimizi toplayalım istedik.
Hepimizin koronavirüs sürecinde yapmaktan, görmekten sıkıldığı ve sıkıldıkça da nefret etmeye başladığı bazı şeyler vardır. Öyle ki son zamanlarda da her şey gözümüze batar oldu. Biz de bu zamanlarda nefret ettiklerimizi toplayalım istedik.
Uzmanlar bunun işe yaramayacağını söylüyor fakat biz yine de yıkayıp içimizi rahatlatmaya devam ediyoruz. E haliyle her gün her gün yıkamaktan da sıkıldık. Son zamanlar da insanlar artık eskisi gibi yıkamak için kendini zorunlu hissetmiyor.
Bunu ben çok yaşıyorum ve ciddi anlamda bıkmış durumdayım. Ne yaparsam yapayım o gözlük buğulanıyor. Bunu nasıl düzelteceğiz hiç bilmiyorum.
Özellikle erkek bireyler 'bana bir şey olmaz' kafasında oldukları için dışarıdan her geldiklerinde ellerini iyice yıkama alışkanlığını elde edemediler. Onları hiçbir yere dokundurmadan banyoya sokmak çok zor. Bu süreç onların dengesini bozdu diyebiliriz. Eminim ki her ailede bir tane de olsa böyle biri vardır.
Ağız hariç kafa, çene, kulak, bilek, dirsek gibi vücutlarının birçok yerine maskeyi takan insanlarımız var ve ben aşırı derecede bu tiplerden nefret ediyorum. Savunmaları da şu: 'Nefes alamıyorum.' Ah be kardeşim sanki biz nefessiz yaşayabiliyor muyuz?
İlk zamanlar bazı yayınlar vaktimizin güzel geçmesini sağlasa da bir süre sonra gına geldi. Çoğu insanın da zorunluluktan bu yayınları açtığını düşünüyorum. Daha fazla bu yayınlara gerek yok bence.
Markete gidip sosyal mesafe kurallarına uygun bir şekilde ödeme sırası beklerken önünüzdeki insanla aranıza biri giriyor. Gel de küplere binme ve o insanla tartışma... Neden düşünemiyorlar, azıcık da olsa kafalarını kullanamıyorlar nedennnn!
Her fit olmak zorunda değil sevgili arkadaşlar fakat sosyal medyada birçok insan karantina günlerini verimli geçirme baskısı uyguluyor ve bu çok can sıkıcı!
Oy anam oy! Yaktı beni bu maskenin kokusu... Hele bir de kalitesiz bir maskeyse vay halimize.
Gülben Ergen gibi 'Aman bana bir şey olmaz' diyenlerin de kafasına tükürmek istiyorum açıkcası. Sen demirden mi yapıldın hayırdır sana neden virüs bulaşmazmış?
Bir ara bütün Instagram storylerim ekmekle doluydu. Umarım çoğu çöpe gitmemiştir. Bu konuda endişelerim var.
Geldik zurnanın zortladığı yere. Uzmanların uyarılarına rağmen ortalıkta hala dandik siyah maskeleri takan insanlar görüyorum. Hadi ilk zamanlar maske sıkıntısı yaşanıyordu da şimdi niye takıyorsunuz güzel insanlar...
Siz bunlar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Sırada araya kaynayanlar... Keyfimizden mi 2 metre geride duruyoruz?
Samimi serzenişler, bana da canlı yayınlardan gına geldi. Yok abi yok sarmıyor artık zaten başta da o kadar sarmıyordu dürüst olalım.
Şu Corona ile alakalı değil genel anlamda sıra olma kültürüyle ilgili eğitim almamız gerekiyor toplumsal olarak. Kazık kadar insanlar sıra olmayı bilmiyor. Gelip "Acelem var, işim çok kısa hemen halledip çıksam" diye şirin şirin rica etmeler 🤦🏻♀️ Hayır çünkü benim hiç işim yok, o yüzden önümdeki insanlara böyle arsızca bir teklifte bulunmadım kırk saattir. Sonra sırada olmasına rağmen sıradaki yerinde değil başka yerde bekleyen insanlar. Siz tam "Oh sıra bana geldi" derken dört saattir ileride telefonuyla oyalanan bir kököz gelip "Burası benim sıram ben gireceğim, o tarafta bekliyordum güvenliğe sorabilirsiniz" diyor. Sırada benden sonra gelip arkamda değilde geçip tam yanımda ve dibimde duran gerizekalılardan bahsetmeyeceğim bile.