Cesur İnsanların Çoktan Terk Ettiği 13 Özellik

Yaşadığımız acı tecrübeler, gördüklerimiz bize doğru diye dayatılanlar vs. bir çok nedenden ötürü hepimiz korku ve endişelere sahibiz. Çoğu zaman da sırf bu korkularımız yüzünden adeta olduğumuz yere çakılıp kalıyor, güvenli hissettiğimiz o alandan çıkmıyoruz.

1. Sıfırdan Başlayamamak

Bazen gerçekten her şey kötüye gidiyordur ve  bir sünger çekerek geçmişi geride bırakmanız, bir şeylere yeniden başlamanız gerekir. Ancak çoğumuz o alıştığımız düzen bozulmasın diye çakılıp kalıyoruz.

2. Duygularımızı saklamak

En son ne zaman birine doya doya sarıldın, senin için ne kadar değerli olduğunu hissettirdin ya da en son ne zaman birinden yardım istedin?

Duygularımızı belli edersek güçsüz görüneceğimizden, incineceğimizden öylesine korkuyoruz ki saklayacağız diye neredeyse hepimiz birer robota döndük.

3. Sevdiğimizi söyleyememek

Aşık olmak, birine karşı bir şeyler hissetmek sanki dünyanın en utanç verici en küçük düşürücü şeyiymiş gibi sürekli saklamaya çalışıyoruz. Belki itiraf ettiğimizde incinmekten  korkuyoruz  ama emin olun hayat boyu bir keşke yerine, kalp kırıklığı daha iyidir.

4. Kimseye güvenememek

Hepimiz, tabiri caizse  dost kazığı yemişizdir. Hayat karmaşası içinde insanlar öylesine bencilleşti, bireyselleşti ki kendi çıkarlarından başka  hiç bir şey düşünmez oldu. Artık insanlar kardeşlerine,anne babalarına bile güvenemiyor...

5. İlişkiden kaçmak

Sorumluluk almanın ağırlığı, canının yanmasından korkmak, zaman harcamak gibi bir sürü yersiz korku yüzünden kaç ilişki; 'Ben böyle iyiyim ya'  bahanesi altında harcanıp gitti.

6. Yeni bir adım atmaya çekinmek

Neredeyse  bizi en çok korkutan şey; Değişim. Çünkü beraberinde bir belirsizlik sunuyor ve bizler  bilinmeyenden çok korkuyoruz. Belki bir adım atınca her şey çok güzel olacak ama cesaret edemiyoruz.

7. Bahanelerin arkasına sığınmak

Gerçekler ile yüzleşmek yerine çoğu zaman onu kapatacak yan faktörlere sığınarak bir nevi vicdanımızı rahatlatıyoruz. Oysa bilmemiz gerekir ki, gerçekten kendine güveni olan insanlar, hiç bir şeyin arkasına sığınmadan yaptığı ve yaşadığı şeylerin arkasında durabilir.

8. Gerçek düşüncelerimizi ifade etmemek

Yine yanlış anlaşılmak, konum ve ilişkilere zarar gelmesinden çekinmek gibi bir çok nedenden dolayı gerçek düşüncelerimizi çoğu zaman kendimize saklıyoruz.

9. Kolayına kaçmak

Belkide yaptığımız en büyük zayıflık bu. Bizi bir şey azıcık korkuttu mu zorladı mı hemen onu çözmek, şartları zorlamak yerine kabullenip vazgeçiyoruz. Böyle yaparak öz saygımızı yitiriyoruz ama farkında bile değiliz.

10. Verdiği sözleri tutmamak

En kötüsü de kendimize verdiğimiz sözleri tutamamak. Bunu yaparak hem insanların güvenini hem öz saygımızı kaybediyor hem de gittikçe yalnızlaşıyoruz. Verdiğimiz sözü yerine getirebilmenin rahatlığı ve bize katacağı özgüven yerine, kendimizi sebepsiz bir vicdan azabına mahkum ediyoruz.

11. Bir şeylere inanç duyamamak

Önce kendimize sonra da hayata karşı inancımızı yavaş yavaş kaybediyoruz. Amerikalı yazar ve psikolog Susan Jeffers'ın bir sözünde dediği gibi, çünkü olumsuzun gerçeklik, olumlunun gerçek dışı olduğuna inanarak büyütülmüşüz.

12. Zaman kaybetmek

Bir şeyleri daha güzel daha iyi yapabilecekken, korkularımız yüzünden yarattığımız bahanelerle onları erteliyoruz oysa zaman akıp gidiyor.

13. Hayatı kaçırmak

Biz yerimizde dururken, bir kez geldiğimiz bu hayat akıp gidiyor ve  belkide  yanı başımızda olan bir çok şeyi kaçırıyoruz.

O yüzden çok geç olmadan bu alışkanlıklarımızı geride bırakmalı ve hayata karşı çok daha cesur olmalıyız.

Popüler İçerikler

Ali Koç, Fenerbahçe Tesislerinde Sıkıyönetim İlan Etti
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
YORUMLAR
04.10.2016

Cesurdan ziyade içine kapanık veya paranoyak insanları anlatmışsın.

04.10.2016

Kadırgalı Abuzittin 'in attığı yoruma gülüyorum halen.

cesur bayanlar bana ulaşabilir.gizlilik prensibimdir..çiçekleri koklamaksa hobim....

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ