8 Mart 2016'da meydana gelen olayda, Erol Çetin isimli bir vatandaş 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nün korkuluklarına çıkarak intihar etti. Polisin yoğun ikna çabalarına rağmen kendisini boşluğa bırakan Çetin'in köprüde olduğu sırada, 'Atla' diyen iki kişinin 'İntihara yönlendirme' suçundan 3'er yıl 4'er ay hapsine karar verildi.
O sırada olay yerinden otomobille geçen iki kadının “Saatlerdir senin yüzünden trafikte bekliyoruz. Atlayacaksan atla' şeklinde tepki gösterdiği öne sürülmüştü.
Erol Çetin'e, korkuluklardan inmek üzereyken 'Atlayacaksan atla' dedikleri iddiasıyla 'intihara yönlendirme' suçundan tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edilen tutuksuz sanıklar Hülya Uysal ile Merve Özocak, haklarında adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest bırakılmıştı.
DHA'nın haberine göre, müzakereci polis olayın gerçekleştiği sırada 35-40 dakika civarı Çetin'i ikna etmeye çalıştığını, o sırada yoldan geçen kadınların Çetin'e 'Atlayacaksan atla' diyerek küfrettiklerini, daha sonra da Çetin'in 'Atla ha...' diyerek kendini boşluğa bıraktığını belirtti.
Duruşmada söz alan sanık Hülya Uysal'ın avukatı, müvekkilinin intihara teşvik edici söz söylemesinin mümkün olmadığını söyledi ve müvekkilini şöyle savundu:
'Müvekkilim vicdanlı, merhametli ve düzgün bir kişiliğe sahip olup bir kişiyi intihara teşvik edici söz söylemesi mümkün değildir. Ayrıca aradaki mesafe düşünüldüğünde o sözlerin söylendiği kabul bile edilse duyulması mümkün değildir. Tanıklar da müvekkilin iddia konusu sözleri söylemediğini belirtmiştir. Sadece müzakereci polisin iddiası vardır. Olay yeri görüntüsünü izlediğimde tanığın el kol hareketlerinden ve geri çekilişinden ölene 'ne halin varsa gör' tarzda hareket ettiği anlaşılmaktadır. Müvekkilim atılı suçu işlememiştir.'
Duruşma sırasında bulunan Merve Özocak'ın avukatı Mustafa Turan, müvekkili için olayın maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığını ve 'intihara yönlendirme' sayılabilmesi için iki tarafın da birbirini tanıması gerektiğini belirtti.
Ayrıca Turan, 'Müvekkilim yolun kapatılması nedeniyle 2,5 saat yolda kalmıştır. Müvekkilim, intihara teşebbüs edenin köprüde kaldığı süre nedeniyle şov yaptığı kanaatiyle kendi kendine bir şeyler söylemiştir. Ayrıca mesafe dikkate alındığında ölenin, müvekkilimi duyması mümkün değildir. Ayrıca müvekkilim 'atla' dememiştir' diye konuştu.
Mahkumiyetin sanıkların gelecekleri üzerindeki etkilerini göz önüne alan mahkeme, verilen cezayı 3 yıl dörder aya düşürdü.
Bu ülkede insanlar kendi 2.5 saatini başkasının koca ömründen daha değerli görebilecek kadar bencilleştiyse vay halimize.
O atlayacak adam seni duymasa bile bunları nasıl diyebildin? Bir de bu vicdansız insanlarla yüzyüze geliyoruz.
igrencler. umarim orada görürler vicdan neymiş