Yavru köpeğin barınaktaki takibi sürerken, Ekmekçiler olayla ilgili şunları söyledi:
'Mezarlık duvarı dibinde bulduğumuz köpeği, yavrusunun gözleri önünde maalesef canlı canlı yakmışlar. Yaptığımız ilk incelemede, köpeğe tecavüz edildiği, ardından da canlı canlı yakıldığı kanısındayız. Yavrusunun da yüzünde yanıklar vardı, muhtemelen o kaçmayı başardı. Onu da yaralı bulduk ve barınağa getirerek tedavisini yaptırdık. Bunu yapanların bir an önce bulunması için gerekli girişimlere başladık. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı ve Emniyet Müdürlüğü’ne suç duyurusunda bulunacağız. Bu vahşeti yapanların bir an önce yakalanmasını istiyoruz.'
Küçük Eylül'ü tecavüz edip öldüren aşağılık pedofili katil daha öncesinde iki köpeğe de (zoofili) tecavüz edip boğarak öldürmüş yani bunlar sapkın ve canavarca eylemlerini her zaman önce hayvanlar üzerinde denerler. Hayvanlara da insanlara da bu kötülüğü yapanlar artık aynı cezaları almalı. Tecavüz, taciz varsa hadım et, cinayette varsa da yoksa da sabit ceza müebbet sonra at çırılçıplak tek kişilik berjer koltuk kadar hücreye sadece büzüşüp uyusun, ayağa kalkacak kadar bir damı bile olmasın; kendi bokunun sidiğinin içinde küflü ekmekle yaşasın bakalım yaşamaksa. İntihar edebileceği malzeme de olmayacak hadi bakalım. Bunlara insani bir şart sağlamayacaksın; yaşadığı her ana her güne lanet okuyacak aşağılık orospu çocukları!.
Katiller her zaman önce hayvanlardan başlar. Hayvanı katletmek, işkence etmek çok önemli bir basamaktır. Önce gücünü sınayacak, üstünde çalışacak, sonra da esas arzusunu yerine getirecek. Bunun dışında, hayvanlara ve çocuklara yönelik vahşetler çok bıçak sırtı bir konu olmaya başladı. Bakın bunların son 1 ayda hergün üçer beşer çoğalmasının iki nedeni olabilir, ki iki neden de birbiriyle bağlantılı. Ya kasten yapılıyor (idam konusu, halkı galeyana getirmek, dolayısıyla soğukkanlılıkla verilmeyen ani kararlar gibi) ya da bu katillere çanak tutuluyor, eh adam da rahat rahat işliyor cinayetini. İster paranoyak şizofren köpek deyin, ister başka bir şey, konu Türkiye olunca her şey olağan hale geliyor. Hayvanları insanlardan kat kat daha çok seven biri olarak söylüyorum; çözüm idam değil, 3 kez ağırlaştırılmış müebbet-tek kişilik hücreler.
Defalarca sildim yazdıklarımı. Cümlelere kustum öfkemi,cümleler utandı. İnsanlığım utandı,konuşamaz hale geldi. Ölmeliyiz,yok olmalı insanlığın sonu.