Türkiye'de konutun, yüksek enflasyon ortamının da desteğiyle bir yatırım aracı haline dönüşmesi barınma sorununu beraberinde getiriyor. Deprem felaketleriyle de katmerlenen bu sorun, ev fiyatlarında yeni yükselişleri getiriyor. Ekonomide uzmanların uzun süredir eleştirdiği politikaların getirilerini beklenen ve hedeflenenlerden uzaklaşarak yaşarken, konut tarafında göstergeler sorunun büyüklüğüne işaret ediyor.
Gerek kur, gerek malzeme gerek de talep etkisinin yükselttiği ev fiyatlarına yapılan birçok kampanya da çare olmuyor. Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğinin hatırlanması da bu kez konut sektöründe yeni bir eleme yaratınca kalan evlerin fiyatlarında yükseliş sürüyor.
Baziki, 'Türkiye'deki konut ve borsa patlaması, döviz talebinin düşmesine yardımcı olurken, TL üzerindeki baskıyı biraz kaldırmış olabilir' ifadelerini kullanırken, Bu durumun alım gücündeki erimeyi artırarak 'yaşam maliyeti krizini daha da kötüleştirebileceğini ve fiyatları temel değerlerin ötesine taşıyabileceğini' yani durumun ekonomik bağlamda açıklanmasının zorlaşacağını belirtti.
Grafikte görülen devlet tahvilleri, altın, dolar ve mevduat ise (geleneksel tasarruf seçenekleri) reelde negatif getiriler sağladılar.