Konut Fiyatlarındaki Artış Ev Sahipliğini Düşürdü Vatandaş Eski Binalarda Yaşamaya Devam Ediyor

2021'den bu yana Türkiye'deki yaşanan enflasyonist ortam alım gücünü eritirken, ev fiyatlarında yükseliş dalgası önden gelse de enflasyonla birlikte tırmanışa geçmişti. Ev fiyatlarının etkisiyle yükselen kiralar, İstanbul başta olmak üzere Türkiye genelinde ancak özellikle büyükşehirlerde barınma krizine doğru yol aldı. Bu nedenlerde ilk sırada enflasyon gelse de, kur, arsa ve işçilik gibi maliyetlerdeki artışlar, yabancıların vatandaşlık ve oturum nedeniyle yaptıkları alımlar gibi birçok neden bulunuyor. Konut tarafında sorunlar, nedenleri ve çözüm önerileri uzmanlar tarafından geliyor.

Ekonomist Dr. Burcu Aydın Özüdoğru, dünyada da görülen konut fiyatlarındaki yükseliş tablosunda Türkiye'nin yerini gösteren bir grafik paylaşıyor.

twitter.com

Geçen günlerde gelir değişimlerine yönelik yayımlanan TÜİK verisinin detaylarında da konut sahipliği dikkat çekmişti.

TÜİK Gelir Değişimlerini Açıkladı: Zengin Daha Zengin Olurken, Ülkenin Yüzde 61'i Alt Gelir Grubu Oldu

Dr. Buğra Gökçe de bu konudaki veriler eşliğinde durumu inceliyor. Verilerin ortaya çıkardığı tabloyu ve neden sosyal konutları da içeren kapsayıcı bir konut politikasına ihtiyaç olduğunu anlattı.

twitter.com

'Türkiye'de konut sahipliği oranı 2002 yılında yüzde 73 düzeyindeyken, bugün yüzde 56'ya düşmüş durumda. 2002 yılında Türkiye nüfusu 65 milyonken bugün 85 milyona ulaştı. 2002 yılında Türkiye'de 16 milyon 500 bin hanenin yaklaşık 12 milyonu konut sahibiydi. Bugün yaklaşık 25 milyon hane var. Yaklaşık 11 milyon hane konut sahibi değil.'

"Avrupa'da durum ne? Ne yazık ki Avrupa'da en düşük konut sahiplik oranına sahip ülkelerden biri Türkiye. Konut sahipliği oranı Romanya'da yüzde 96, Macaristan'da 91, Polonya'da 85, İspanya ve İtalya'da yüzde 85 seviyesindeyken bizde yüzde 56,7. Konut güvencesinden yoksunuz."

"Şimdi bir başka önemli grafik. İkamet edilen bina yaşına göre Türkiye genelinde vatandaşlarımızın sadece yüzde 47'sinin 2000 yılı sonrasında yapılan konutlarda yaşadığını görüyoruz. Yani halkın yüzde 53'ünün oturduğu konutlar 2000 yılı öncesinde ve görece riskli."

"Peki vatandaşlarımızın oturduğu konutların durumu ne?"

'Her 3 vatandaşımızdan biri sızdıran çatı, nemli duvar, çürümüş pencere ve onarım ihtiyacı olan bir konutta yaşıyor. Yine her 3 vatandaşımızdan biri izolasyon sorunu nedeniyle ısınamıyor yada ısı verimliliği sorunumuz var!'

"2012 yılında yapılan düzenleme nedeniyle yabancılar da yüksek oranda konut aldılar. Bu da konut piyasasındaki fiyat dengesini etkiledi. 11 yılda toplam 357 bin konut yabancıların mülkiyetine geçti. Bu çok önemli bir rakam."

"Peki ne yapılabilir?"

  • Planlama.

  • Kamu sosyal konut üretimini çeşitlendirmeli ve vatandaşlara sosyal konut arz etmelidir. 

  • Boş konutlar tespit edilmeli.

  • Konut sahibi olmak isteyen alt gelir grubu vatandaşlara ve/veya dezavantajlı kesimlere uzun vadeli ve uygun koşullu kredi imkanları sağlanmalıdır.

  • Konut üretiminde çağdaş bir şartname, kodlama ve maliyet sistemi ortaya konmalıdır.

  • Yabancılara konut satışı belirli bir süre durdurulmalı.

AB-27'de konut sahipliği ortalaması yüzde 70. Bu oranın üstüne çıkmak mümkün. Yeter ki akılcı, bilimsel politikaları uygulayalım.

Bu tespitlere uzmanlar da yorum yaptı.

Konut sahipliği kadar, yapı stoğu da dikkat çeken bir gerçek olurken,

Konut alımlarında fiyatlardaki yükselişler ana etken olurken,

Faiz indirimlerine karşın kredi faizlerindeki etkinin tersine olması da etkili oluyor.

👇

👇

👇

👇

Sizce konut sahipliğindeki düşüş,

Deprem gerçeği olan ülkemizde yapı kalitesi gibi sorunlar nasıl çözülür?

Yorumlarda buluşalım.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir.

Kira Artışlarında Sınırlama Kiralık Ev Sayısını Azalttı
20 Yılda En Çok Zam Gelen Ürünler: Ürün ve Hizmetlerin Fiyatı 2003'ten 2023'e Ne Olmuş?
TÜİK Bile Yoksulluğu Gizleyemedi! Türkiye'de Kaç Milyon Yoksul Var?

Popüler İçerikler

TSK'dan Atatürkçü Teğmenlerin Kılıçlı Yemini İçin Açıklama: "Mesele Kılıç Değil, Emre Uyulmaması"
Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi
Teğmen Ebru Eroğlu İle İlgili Skandal Karar: Küfür ve Taciz İfade Özgürlüğü Sayıldı