Geçtiğimiz haftalarda Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yayınlanan ifşa listesine mahkeme kararının kalkması sonucu eklenen Köfteci Yusuf kamuoyunu ikiye böldü. Ürünlerde domuz etine rastlanan bakanlık raporlarına rağmen pek çok kişi bu işin komplo olduğunu düşünüyor. Ancak ortaya öyle bir iddia atıldı ki nasıl anlatacağımızı bilemedik.
Bu domuzların eşini kıskanmaması ve allah korusun bunu bize bulaştırıcaklar teorisine ayrı hastayım. Koçlar koyunlara nefes aldırmıyo çünkü, vay o taytı niye giydin vay hafif koyun gibi kahkaha atma falan
İşte gerçek beyin göçü. Bi kere oturuşundan belli büyük resmi gördüğü. Toplumların seçkinler tarafından yönetilmesini bunlar gibilere hiç bir şey sorulmamasını savunan epistemoloji felsefesinin uzantısı olan Platon'un önerdiği 'elitist'' ve 'seçkinci' yönetim anlayışını haklı çıkaranlarda bugün. Bilginin bu kadar hızlı yayıldığı ve bilgiye ulaşmanın bu kadar kolay olduğu çağda şu öngörü ve özgüvene sahip olmak büyük başarı.
Şu domuzun eşini kıskanmadığını iddia edenleri gördükçe nasıl tutuluyorum bir bilseniz :) ya bunlar anadilini yazarken veya konuşurken zorlanan insanlar, domuzun dilini anlama yeteneğini ne ara geliştirdiler de bu bilgiye sahipler?