Bu nevi şahsına münhasır abimiz, bünyesinde barındırdığı bir çok özellikle henüz mesleğe adım atmamış bir çok iletişim öğrencisine rol model olmaktadır. Kendisi hem bir köşe yazarı, hem de futbol yorumcusu olmakla birlikte kendine has hitabet tarzıyla kitleleri peşinden koşturan bir kanaat önderidir.Kendisi adını güzellik yarışmasında birinci olarak duyurmuş. Daha sonra kariyerini sırasıyla oyunculuk, ses sanatçılığı, talk show sunuculuğu ve kadrolu jüri üyeliği yaparak sürdürmüştür.Kitleleri peşin den koşturan mesleğinin zirvesinde bir türkücüyken. Sırf Türk halkını bünyesinde barındırdığı yeteneklerden mahrum bırakmamak için türkücülüğü bırakmış ve kariyerine önce oyuncu sonrada yönetmen olarak devam etmiştir. Çektiği filmler sayesinde ülkemizdeki akan göz yaşı oranı yüzde yüz artmıştır.Başarılı bir futbol kariyerinin ardından önce spor yorumculuğu sonra jüri üyeliği yapmaya başlamış. Bu kısa kimlik bunalımının ardından bir spor adamı olduğu hatırlamış ve teknik direktör olarak yeşil sahalara geri dönmüştür. Yeşil sahaları aslında o kadarda özlememiş olacak ki kariyerine oyuncu olarak devam etme kararı almıştır.'' Benim olmazsan taciz ederim ederim.'' İsimli şarkıyla Türk müzik dünyasını derinden sarsmış. Daha sonra tanrının kendisine bahşettiği tüm yetenekleri bir kenara bırakıp filozof olarak insan oğlunu aydınlatmaya karar vermiştir. O günümüzde yeterince anlaşılmasa da gelecek nesiller tarafından hakkında araştırma kitapları yazılacak lider bir kişiliktir.Ona bir süper kahraman desek az olur. Bir insan hem türkücü, hem yönetmen hem talk show sunucusu, hem bir aktör hemde bir iş adamı olabilmesi mümkün mü? Adı İbrahim Tatlıses ise evet mümkün.