Kızılay’ın dar gelirli vatandaşlar için hazırladığı konserve etlerin, AKP Bitlis milletvekili Cemal Taşar ile kardeşi Battal Taşar'a ait otelin mutfağına götürüldüğü yönünde iddialar ortaya atılmıştı. Kızılay konservelerinin otel mutfağında neden bulunduğu konusuna değinmeyen vekil Cemal Taşar, 'Boğazımızdan bugüne kadar haram lokma geçmedi. Allah haram lokma nasip de etmesin.' dedi.
Kızılay'a ait konserve etlerin Cemal Taşar ve kardeşi Battal Taşar'ın ortak olduğu otelin mutfağında görüldüğü iddiaları bugün çeşitli haber sitelerinde yer almış, sosyal medyada da tartışılan iddia bir hayli tepki çekmişti.
İddiayı ortaya atan Bitlis News adlı yerel gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Sinan Aygül, iki gün önce kaleme aldığı yazısında, Malazgirt kutlamaları için Bitlis'e giden Devlet Bahçeli’yi 'O eti yeme, haram olabilir' sözleriyle uyarmış ve söz konusu otelde çekilen bazı görüntüler paylaşmıştı.
Konuya ilişkin ilk açıklamayı Twitter hesabından yapan Cemal Taşar, 'Sevgili Dostlar, Mevlana ne güzel söylemiş, 'Suskunluğum asaletimdendir. Her lafa verecek cevabım var lakin, bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye.' Ahmaklara verilecek cevap sukuttan ibarettir...' ifadelerini kullandı.
Ardından yazılı bir açıklama yapan Taşar iddiaların kesinlikle yalan ve iftira olduğunu, bunun masa başındaki birilerince kurgulandığını savundu.
Taşar, şunları kaydetti:
'Bu iftirayı atanların arkasında 24 Haziran ve 31 Mart seçimlerinde ilimizde hezimete uğrayanların olduğu net şekilde ortadadır.
Yıllardır ailece memleketimize ve milletimize hizmet ediyoruz. Hayır işlerinde her zaman en ön safta olduk. Geçmişimiz de hayat tarzımız da herkes tarafından biliniyor. Her zaman açık ve şeffaf olduk.
Tatvan Kızılay Şube Başkanı kardeşim Battal Taşar, pandemiye rağmen binlerce aileye yardımda bulunmuştur. Geçmişte ramazan ayında kurulan iftar çadırlarının yanı sıra ihtiyaç sahiplerinin evlerine yemek servisi yapılmıştır. Kızılay alışveriş kartı, giyim ve gıda kolileri de ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmıştır.
Yine pandemi süresince sokak sokak, kapı kapı gezilerek maske, dezenfektan ve kolonya dağıtılmıştır. Söz konusu iddia kesinlikle iftira, yalan ve kurgudur. Bu yalanları da kimlerin yaydığı ortadadır.
Boğazımızdan bugüne kadar haram lokma geçmedi. Allah haram lokma nasip de etmesin.'
Konuyla ilgili hukuki sürecin de başlatıldığını belirten Taşar, 'Yalan ve iftirayı yayan kişi araştırıldığında, kişilik yapısı ve geçmişi çok açık şekilde ortaya çıkacaktır. Yalan ve iftiradan dolayı aldığı hapis cezası da net şekilde görülecektir' dedi.
Yok ya memeleketin bunlar gibi pisliklerden temizlenmesi 200 yılı bulacak. Mitoz bölünmüşler sanki amk her yerdeler!!!
Bu doğruysa omurgasızlığın, şerefsizliğin, hıyanetin son noktasıdır.
Mevlana bu dönemde yaşasa ve sizi tanısa idi çok daha güzel sözlerde söylerdi emin ol. Mevlanadan alıntı yapmış bide : )