Bir kitabı ekrana uyarlamanın kolay bir iş olmadığını tahmin edebiliyoruz. Yazılan senaryo, kitap kadar iyi olsa dahi bazen beklentileri karşılayamayabiliyor. Yazarlar, kitaplarında karakterlerin iç dünyalarını ve kırmızı çizgilerini belirtse de filmlerde bu noktalar değişiklik gösterebilmekte. Haydi, bu değişikliklere hep beraber bakalım.
Not: SPOILER içerir.
Yirmi dört kitaplık bir seri olan Tarzan, günümüze kadar birçok uyarlaması yapılmış bir hikaye olup ormanda büyüyen bir insanı anlatmakta. Bazı film uyarlamalarında Tarzan, bir Afrika kabilesine mensup olarak gösterilirken bazılarında ormanın hükümdarı olarak gösterilir. Filmlerdeki Tarzan ile kitaptakini ayıran şey ise, karakterin daha dost canlısı ve kibar gösterilmesi. Kitaplarda Tarzan kimsenin tavsiyesine ihtiyaç duymayan, kibirli biridir. Karakterdeki bu değişiklik ise 1999 yılında Disney'in uyarlamasıyla başladı.
Jules Verne'nin aynı adlı kitabında, Nemo çok yönlü bir insandır. Hint bir prens olarak doğar fakat kaçıp saklanmak zorunda kalır. Nemo eğitimli, zeki ve esprili biri. Bazen acımasız olsa dahi cömert bir yanı bulunmakta. Fakat Hollywood filmlerinde Nemo'yu sadece güç peşinde koşan bir korsan olarak görürüz.
Ekranlarda, Kleopatra'nın inanılmaz bir güzelliğe sahip olduğunu görüyoruz. Bu filmlerin etkisiyle Kleopatra'ın erkekleri büyüleyici güzelliğiyle etkilediğini zannetsek de aslında öyle değil. Günümüze ulaşan tüm tasvirlerinde sıradan bir güzelliğe sahip olduğu görülüyor. Aslında Kleopatra güzelliğiyle değil, inanılmaz zekasıyla erkekleri kendine aşık eden bir kadın.
Kitapta, filmdeki gibi yavaş konuşan ve sakar bir tip değildir. Orijinalinde Frankenstein; birkaç dil bilen, uzun diyaloglar kurabilen ve derin bir kişiliği olan bir karakter.
Arnold Schwarzenegger'in canlandırmasının ardından Conan karakteri ünlendi. Bu karakter ayrıca Jason Momoa tarafından da canlandırılmıştı. Filmde, Conan pek akıllı değildir. Stratejik düşünmekten ziyade kılıcıyla elinde var olan güce odaklanır. Fakat Robert. E. Howards'ın kitaplarında ise karakter sade ve aptal olmaktan çok uzak tasvir edilir. Kitapta, son derece bilge ve hitabet yeteneği olan bir karakterdir.
Çok az insan film ve kitap arasındaki bu farkı bilmektedir. Romanda, Gump filmdekinin aksine oldukça kaba biridir. Sık sık küfreder. Aptallığına rağmen matematik ve fizik alanlarında şaşırtıcı bir şekilde yeteneklidir.
The Witcher serisinin başarısına hepimiz tanığız. Peki, bu başarı uyarlandığı kitaplara olabildiğince sadık kalınmasından olabilir mi? Fakat bir istisna var ki, diziyle kitabı ayırıyor: Dandelion karakteri. Kitapta, Geralta ile çok iyi arkadaş olmalarına rağmen ekranda bu bağı görmeyiz.
Hercule Poirot bir hayli sofistike ve çok yönlü bir karakter olduğu için seyirciye bu karakteri yansıtmak oldukça zor bir iş. 2017 yapımı filmde, geçmişinden kaynaklı olarak karışık ve dertli bir havası vardır. Filmde sorunları çözmek için sıkça bastonunu veya silahını kullansa da kitapta daha çok kelimelerini kullanır.
Rupert Grant'ın Ron Weasley için mükemmel bir seçim olduğunu hepimiz biliyoruz. Ron'un kitapta sakar yönü olsa da göz ardı edilemez cesur yönünün de altı çizilir. Problem şu ki, ana karakterlerin ilişkilerindeki bazı temeller filmlerden çıkarılmış. Mesela Ron'un birçok özelliği Hermonie'ye aktarılmış.
Peeta kitapta da filmde gösterildiği gibi nazik biridir fakat filmlerde etkisiz eleman gibi gösterilir. Kitapta okuduğumuz her bakımdan güçlü olan Peeta'yı ekranda göremeyiz. Sanki Katniss olmadan bir şey yapamayan biri olarak gösterilir.
Serena, filmde kitaptaki karakterinin aksine oldukça çekici ve şık. Romanda ise kocasının işini ve hayatını kontrol eden, soğuk ve hesapçı bir kadın. Serena'nın beyaz perdeye orijinalinden uzak ve silik uyarlanması bizce filmin dinamiğini zayıflatmış.
Siz ne düşünüyorsunuz?