Geçmişi karıştırdıkça ortaya çıkan fotoğraflar insanı şaşırtmaya devam ediyor. Bu içeriğimizde ise sizler için tarih kitaplarında kolay kolay bulamayacağınız 17 fotoğrafı derledik. Buyrun bakalım...
Geçmişi karıştırdıkça ortaya çıkan fotoğraflar insanı şaşırtmaya devam ediyor. Bu içeriğimizde ise sizler için tarih kitaplarında kolay kolay bulamayacağınız 17 fotoğrafı derledik. Buyrun bakalım...
Astronot ve bilimi insanı Joseph Kerwin, astronot Charles Conrad Jr.' ı ağızdan muayene ediyor. Yer çekimsiz ortamda hastayı sabitleyen tek şey, bacaklarına takılan kemer. Astronotların sağlığı son derece önemli; bu yüzden de doktor bir şekilde onları muayene edecek bir yol bulmak zorunda. Bu nedenle de böyle ilginç görüntüler ortaya çıkıyor.
Bu beyaz giyinimli insanlar, olimpiyat oyunlarının VIP izleyicileri çünkü onlar koşucuları gözlemliyorlar. O zamanlar, kazananlar video kaydı ile netleştirilemediği için, bu gözlemciler doğru kazananı belirliyorlar. Daha sonralarda bitiş çizgisi fotoğrafı, 4 yıl sonra Meksika'da yapılan olimpiyatlarda kullanılıyor.
II. Dünya Savaşı sırasında, Fransa'da Almanlar ile bağlantılı olduğu düşünülen 20 binden fazla kadının kafası kazındı. Çünkü Fransızlar bu sayede onları etiketleyip, halk arasında ihanet eden kişinin herkesçe bilinmesini sağlıyorlardı. O dönemlerde bu ceza yöntemi yalnızca Nazi bağlantıları için değil aynı zaman intikam için de pek çok insan tarafından kullanıldı. Şimdilerde ise Fransızlar kendilerine ait bu utandırıcı ceza yöntemini unutmaya ve unutturmaya çalışıyorlar.
Bu fotoğraf, boş zamanları eğlenceli geçirmenin bir kanıtı. Peter Romanovsky ve Ilya Rabinovich tarafından Palace Meydanı'nda oynanan bu satranç oyunu, Kızıl Ordu'nun askerlerinin satranç taşları olarak yer almasıyla gerçekleştirildi. 5 bin kişinin izlediği canlı satranç oyunu aslında o dönmelerde popüler bir eğlence yöntemiydi ve hatta geçmişi 15. yüzyıla kadar dayanıyor.
Stella Liebeck'in 20. yüzyılın sonlarında McDonalds'a açtığı dava, dünyanın en tartışmalı davalarından bir tanesiydi. Stella, McDonalds'ın araç penceresinden bir kahve alıyor. Şeker eklemek için kapağı açamıyor bu nedenle kahveyi bacaklarının arasına koyuyor ve kapağı çekiyor. Sonuç olarak kahve kadının bacaklarına dökülüyor ve 3. derece yanık oluyor.
Daha sonra Stella, McDonalds'dan tedavisini ödemesini istiyor. Şirket, Stella'ya 800 dolar vermeyi teklif ediyor fakat Stella McDonalds'a tehlikeli içecekler ürettiği için dava açıyor. Jüri, Stella'ya 2.7 milyon tazminat ödenmesine karar veriyor fakat Stella 640 bin dolar alıyor. O günden beri insanlar bu davanın bu kadar ilgiyi hak edip etmediğini ve ciddi olup olmadığını tartışıyorlar.
Bu fotoğraf İnternette paylaşılması üzerine hemen popüler oluyor çünkü insanlar hem bombalamayı hem de depremi atlatan kemerlerin aynı olduğunu düşünüyorlar. İlkinin 1945'de Nagasaki ya da Hiroşima'dan mı kurtulduğu bilinmiyor fakat ikincisinin Otsuchi'de 2011'de yaşanan büyük depremden sonra ayakta kaldığı kesin olarak biliniyor. Yani aslında ikisi farklı kemerler ama yine de böyle olayları atlatmaları ve yıkılmamaları son derece şaşırtıcı.
Bu fotoğraf, ilk modern ampullerden birinin prototipini gösteriyor. Bugün bile hala bilim insanları bu ampulü kimin geliştirdiğini merak ediyorlar. Edison? Lodygin? Ya da başka birisi? Ayrıca bu fotoğraf ile ilgili başka bir tartışma daha var. Bazı insanlar bu aletin aslında ilk anestezi makinesi olduğuna inanıyorlar.
Bu iki kadın aslında meşhur Amerikan oyunu olan bowlingi oynayarak kanunlara karşı geliyorlar. 1895 yılında Amerikan Bowling Kongresi, kadınların erkeklere bowling konusunda eşit olamayacağını öne sürdü.
Bunun da birkaç sebebi vardı. İlk başlarda toplar gerçekten ağırdı. Daha sonralarda 1917 yılında Uluslararası Kadın Bowling Kongresi kuruldu. Bu fotoğraftaki kadınlar, ağır toplara, rahatsız elbiselere ve hatta yasaya aldırmadan bowling oynuyorlar.
Bu ilginç deneyin fotoğrafı 20. yüzyılın başlarına ait. 'Kat hava' dedikleri aslında günümüzde çok normal karşıladığımız buzun ta kendisi. Fakat 20. yüzyılın henüz başında olduklarından dolayı dönemin bilim insanları için bu yeni bir çalışma. Bu fotoğraftaki kişi büyük ihtimalle buza vurarak küçük parçalara mı ayrılacak yoksa gaz halinde dağılacak mı bunu görmek istiyor.
Bu fotoğraf, Norveçlilerin ilk muzla buluşması ve ilk defa tatmalarını belgeliyor. Muzu getiren insanlar bile poz veriyor. Şimdilerde ise Norveçli insanlar seralarda kendi muzlarını üretiyorlar.
Alaska kıyılarında, o dönemdeki insanlar gemiden karaya bu şekilde geçiyorlar. Kalın buz tabakasından dolayı geminin kıyıya yanaşamaması üzerine insanlar buzdan yürüyerek geçerken eşyaları da köpekler tarafından taşınıyor. Üstelik bir yaz ayında.
Ünlü mafya lideri, bu kafeyi Chicago'da açtı. Büyük Buhran sırasında şehirdeki her iki insandan biri işsizdi ve tam anlamıyla yiyecek yemekleri bile yoktu. Al Capone ise bir taşla iki kuş vurmak isteyerek, hep kafesinin adını duyuruyor hem de insanlara yardım ediyordu.
Chicago halkı bu kafeden 3 öğün ücretsiz beslenebiliyordu. Al Capone kafesinin önünde insanlarla konuşuyordu. Pek çok kişi medyaya devlet yerine mafyanın kendisine yardım ettiğini söyledi.
Bu hareket, inekleri korumak için yapılıyordu. II. Dünya Savaşı sırasındaki bombalamalarda, birçok şehrin elektriği yoktu ve her yer gerçekten karanlıktı. Fakat elektrikler geri geldiğinde pek çok hayvan kazalar sonucu yol kenarında ölü bulunuyordu. Bu nedenle kimse onları ezip geçmesin diye inekleri beyaz çizgilerle boyadılar.
Kuzey Carolina'da bulunan Harding Okulu, farklı ırklardan öğrencilerin birlikte okumasına izin veren ilk okuldu. Fakat toplum bunu çok iyi karşılamadı. Dorothy okulda çok zor zamanlar geçirdi; onunla dalga geçtiler ve üzerine tükürdüler. Okulun merdivenlerinde de onu bekleyen birçok karşıt öğrenci grubu oluyordu.
4. gününde ailesi Dorothy'nin okula gitmesini istemedi. Fakat Dorothy'nin kendi haklarını savunma isteği baskın çıktı ve eğitimini başka bir karma okulda bitirdi.
11 yaşındaki küçük kız, hiçbir yiyecek ve hatta su olmadan günlerce denizde kalmıştı. Güneş yanıkları vardı ve halüsinasyon görüyordu. Küçük kız Bahamalar'da bir Yunan yük gemisi tarafından kurtarıldı. Onlarca yıl geçene kadar Terry olanlar hakkında konuşmak istemedi fakat en sonunda bir kitap yazdı.
Terry ve ailesi bir tekne ile tatile çıkmışlardı. Fakat olayların devamı çok trajikti. Teknenin kaptanı sigorta parası için karısını öldürmeye karar vermişti. Sonra da bütün görgü tanıklarından yani Duperrault ailesinden de kurtulmak istedi. Terry mucizevi bir şekilde tekneden kaçtı ve kurtuldu.
1974 yılında Prenses Anne, bir akıl hastası olan Ian Ball tarafından neredeyse öldürülüyordu. Prensesin Buckingham Sarayı'na geri dönen limuzinini durdurdu ve arabaya ateş etmeye başladı. 3 kişi yaralanırken, prensesin koruması Jim Beaton ise 3 kere vuruldu.
Bu küçük kız Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin Genel Sekreteri Yuri Vladimirovich Andropov'a yazdığı mektup ile ünlü olmuştu. Samantha mektubunda ona neden tüm dünyayı fethetmeyi istediğini, SSCB ve ABD arasında bir savaş çıkarsa bunu nasıl engelleyeceğini sormuştu. Genel sekreter kızın sorularını detaylı bir şekilde yanıtlayan mektubu ile onu ülkesine davet etmişti. Samantha daha sonralarda pek çok etkinliğe ve sergiye katıldı.
Artık ampul görmek istemiyorum
O ampül değil kova yapma Makinası.