Din İşleri Yüksek Kurulu 28/12/1994 günü Kurul Başkanı İsmail ÖNER 'in başkanlığında toplandı. Göz damlasının ve astımlı hastaların nefes alabilmek İçin kullanmak zorunda oldukları, ağıza küçük zerrecikler halinde püskürtülerek (sprey olarak; aldıkları ilaçların orucu bozup bozmayacağı hususlar», Kurulumuzca incelendi. Yapılan müzakere sonunda:
1) Mütehassıs göz tabiplerinden alınan bilgilere göre, göze damlatılan ilacın miktar olarak çok az (1 mililitrenin 1/20 si olan 50 milcrolitre) oluşu ve bunun bir kısmının gözün kırpılmasıyla dışarıya atıldığı, bir kısmının gözde, göz ile burun boşluğunu birleştiren kanallarda ve burun mukozasında mesamat yolu ile emilerek vucuda alındığı ancak yok denilebilecek kadar çok az bir kısmının sindirim kanalına ulaşabilme ihtimalinin bulunduğu dikkate alınarak, İslam fakihlerinin de belirttiği gibi göz damlasının orucu bozmayacağına;
2) Bir kısmı ağız cidarında emilerek yok olacak kadar az olması ve esasen yutulmadıkça ağıza alman suyun orucu bozmadığı ve orucun teşri hikmeti dikkate alınarak, astımlı hastaların ağıza püskürtülerek aldıkları ilacın da orucu bozmayacağı belirtilmiştir.
Kim soruyo bunları asıl merak ettiğim o, mantıken düşününce zaten bozan bozmayan ayırt edilir yani 🤔
Yıl 2020 ve biz hala sakız orucu bozar mı da mıyız??? Bozmaz deseler sanki çiğneyecekler..