Her oyuncu roller konusunda deney yapmak istemez. Bazıları hangi formülün onlar için işe yaradığını çok iyi bilir, izleyiciler de onları bu tarz rollerde görmeyi severler. Bu durum o kadar alışılagelmiş bir hal almıştır ki adeta yaptıkları rol mü yoksa gerçekten öyleler mi anlamayız!
İşte sık sık benzer rollerde oynayan birkaç oyuncu:
Girlfight olsun, Hızlı ve Öfkeli serisi olsun, Resident Evil ya da Avatar olsun fark etmeksizin, Michelle Rodriguez'i her zaman parçalanması zor sert kadın karakteri oynarken görürsünüz. Yumruk atabilir, tekme atabilir, etrafı silahlar ve patlayıcılarla çevrilidir. Michelle neden bu tarz rolleri seçtiğini şöyle açıklıyor: '15 yıllık kariyerim boyunca sürekli bu savaşı verdim. Ben bu spesifik demografiği temsil ediyorum: Erkek Fatmaları. Hollywood'da onlardan çok fazla yok ve izleyiciler de buna saygı duyuyor. Havalı olduğumu düşünen o küçük kızları ve kadınları temsil etmem gerekiyor.'
Bir parça iğneleme ve bir parça takım elbiseyle iyi bir adam: klasik Steve Carell. Harika komedik zamanlamasıyla 'iyi adam' karakteri her zaman onu terk eden ya da hala onunla olan kızla uğraşır.. Mesela Crazy, Stupid, Love, Get Smart ve 40-Year-Old Virgin'de olduğu gibi. Carell bu konuda şöyle diyor: 'Komedi aktörü olacağımı hiç düşünmemiştim. Amacım hayatımı aktörlükle kazanmaktı. Bir anlamda komedi fikrinin içine düştüm. Bu eğitim aldığım ya da olacağımı sandığım şey hiç olmadı.'
Her zaman sıkıntıda, hayatını düzeltmeye çalıştığı ve zengin olmadığı rolleriyle bilinir Jennifer Aniston. Her zaman da nefret ettiği ya da beğenmek istemediği erkeğe aşık olur, tıpkı Just Go With It, The Bounty Hunter ve The Switch'te olduğu gibi. Oyunculuk kariyeri ile ilgili ise şöyle diyor: ' Kendimi hiçbir şey olarak görmüyordum. Sadece günü atlatmaya uğraşıyordum. 6. sınıftayken skeçler yazar ve birkaç arkadaşımla onları oynardım, çok komik olduğumuzu düşünürdük. Ya da Central Park'a giderdik ve kiraz çiçekleri açtığında Oz Büyücüsü'nden sahneler canlandırırdık.'
Bu adam göze hitap eden karakterleri oynamaya bayılıyor. Hayatı boyunca yer aldığı rollerden çoğu her kızın istediği popüler, kaslı ve havalı adam olmakla alakalı. Mesela Magic Mike serisi, 21 ve 22 Jump Street, Step Up ve Dear John'da olduğu gibi. Son zamanlarda bu durumu değiştirmeye çalışıyor olsa da şöyle diyor: 'Finansal olarak başarılı olacağını düşündüğüm ama batan şeyler yaptım. Bana göre günün sonunda kesinlikle emin olabileceğim tek şey yaptığım filmle, hiç yayınlanmasa bile, gurur duyup duymadığım.'
Bu adam sert doğmuş, hem filmlerde olsun hem gerçek hayatta hiçbir şey onu yıldıramaz. Genellikle çabuk sinirlenen, bolca küfreden ve sorgulanamaz bir özgüvene sahip sert adamı oynar. İster The Hitman's Bodyguard olsun, ister Pulp Fiction ya da The Hateful Eight, ekrandaki varlığı muhteşem oluyor. İlginç bir şekilde, bir röportajda şöyle diyor: 'İnsanların düşündüğü kadar havalı değilim.'
Her zaman bir parçası olmak istemediği ama ahlaki değerlerinden dolayı çaresine bakmak zorunda kaldığı şeylerin ortasında kalan kel sert bir adam. Probemleri her zaman büyüktür fakat asla onu parçalayacak kadar büyük değil. Die Hard, Unbeakable ve The Fifth Element'de rol aldı. Neden aksiyon filmlerini tercih ettiği ile ilgili ise şöyle diyor: 'Kim olduğum konusunda gayet netim. Her tarz fimde rol alıyorum fakat aksiyon filmleri en çok hasılatı getiriyor. Onlardan bolca para kazanmaktan hoşlanıyorum fakat her tür film yapıyorum: küçük yapımlar, büyük projeler, orta boylar, hatta bilim kurgu bile.'
Görevimiz: Tehlike serisinde, Knight and Day'de, The Jack Reacher serisinde, A Few Good Man'de, Top Gun'da, Edge of Tomorrow'da ve Valkyrie'de rol aldı. Oyunculuk kariyeri ile ilgili Tom şöyle diyor: 'İstediğinizi yapmak için bu kadar güç verilmesi çok garip bir şey.' Bu ne anlama geliyor biliyor musunuz? Tom Cruise hangi karakteri oynamayı seçerse seçsin, asker, denizci, gizli ajan ya da havacı, kendini heyecanlandıran bir şey yapmak istiyor, dublörlük yapmak gibi.
Başarılı bir şekilde düşmanlarıyla dövüşen büyük, kaslı bir adam. Senaryonun gerektirdiği neredeyse her şeyi yapabilen bir aksiyon kahramanı mı istiyorsunuz? İşte aramanız gereken adam. Rol aldığı filmler arasında XXX serisi, Hızlı ve Öfkeli serisi, Babylon AD bulunuyor. Vin Diesel'in benzer roller seçme şeklinden emin olamayanlar için, Vin Diesel şu söze inanıyormuş: 'Eğer hepsini yapamıyorsan, yapabildiğini yap.'
Bu aktöre ne rol verirseniz verin, konu hep kovalamaca: şehirde, ormanda, su altında, oyunda, mağarada! Oynadığı filmler arasında Hızlı ve Öfkeli serisi, Central Intelligence, Rampage, Jumanji: Welcome To The Jungle, Journey serisi ve hatta Moana bulunuyor. Oyunculuk seçimlerini şöyle açıklıyor: 'Olay içimden neyin geçtiği ve eğlendirebildiğim kadar insanı eğlendirmek için içimde ne varsa onunla başlıyor, Genellikle küresel bir çekiciliğe sahipler, asla sayı yapmakla alakalı değiller. Fakat hepsinin özü küresel çekiciliğe sahip olmaları.'
İngiliz aksanlı yıkılmaz bir adam; araba sürmeyi, vurmayı, ateş etmeyi ve akıllı davranmayı seviyor. Gizli ajan, dolandırıcı, süikastçi ya da taşımacı gibi benzer roller oynuyor. Basitçe James Bond filmi olmayan filmlerin James Bond'u yani. Mechanic, Hızlı ve Öfkeli ve The Expendables serilerinde işinin hakkını verdiğini görebilirsiniz.
Hugh Grant romantik komedi ya da dram filmlerindeki tatlı karakteri oynamaya bayılıyor. Çekiciliği ve yakışıklılığı onu Notting Hill, Bridget Jones Diary, About a Boy ve Love Actually, Two Weeks Notice gibi filmlerdeki mükemmel tatlı çocuk yapmaya yetiyor. Ayrıca kız arkadaşınızın izlemek istediği her romantik filmde de rol alıyor, bizden söylemesi.
Çoğu zaman çocuk gibi davranan komik ve heyecanlı adam. Meraklı, öğrenmek istiyor. Biraz da Jon Snow gibi... Birçok şeyi bilmiyor fakat senaryo için önemli. Grown Ups, Billy Madison, That's My Boy ve Big Daddy oynadığı filmlerden bazıları. Bir zamanlar 'Filmlere eleştirmenleri mutlu etmek için girmedim, insanları güldürmek ve arkadaşlarımla eğlenmek için girdim.' demiş. Film şeçimlerine şaşmamak lazım yani.
Genellikle garip, şapşal ve duygusal, insanlara karşı dürüst karakterdir. Her zaman nefret edilen fakat sonunda saflığı ve eforsuz zekası ile kızın gönlünü çalan karakteri oynar. Superbad, Juno ve Scott Pilgrim vs The World birbirine bolca benzeyen filmlerinden bazıları.
Beklenmedik şekilde komik olan orta yaşlı gairip karakterleri seviyor musunuz? O zaman Will Ferrell'i tutun yeter! Olabildiğince komik ve garip. En ünlü filmlerinden bazıları: Anchorman, Daddy's Home serisi, The Other Guys, Step Brothers ve Zoolander.
Ken Jeong harika bir komedyen fakat filmlerde çoğunlukla 5 dakika falan görünüyor. Bu süreçte elinden gelenin en iyisini yapıp filmin en iyi 5 dakikasını yaşatıyor da denebilir. The Hangover serisi, Crazy Rich Asians, The Duff ve Role Models bu filmlerden bazıları.
James Marsden tatlı, yakışıklı ve destekçi, mükemmel erkek arkadaş ya da eş olabilecek fakat X Men serisi, Enchanted, Super Man Returns ve The Notebook'ta olduğu gibi sevgilisini kaybeden erkek rolünde. Bu rolleri seçmesini şöyle açıklıyor: 'Bence Enchanted ve Hairspray gibi filmler muhtemelen kalbinizi yırtıp açmanıza neden olan şeylerden daha az eziyet edici.'
Jason Bateman her zaman büyük, sorumlu ve doğru şeyi yapmaya çalışıp yumuşakça konuşan ve asla küfretmeyen adamı oynuyor. Kendini düşünmeyen, ağır başlı ve tüm bunları kanıtlamak için de bir sürü zorluk yaşıyor. Hancock olsun, The Switch ya da The Change-Up olsun, Jason Bateman'ı neredeyse her filmde aynı şekilde bulabilirsiniz. Karakterinin adını hatırlamanıza gerek bile yok.
Milla Jovovich insanları ciddi şekilde pataklayabilen çekici kızları oynamasıyla biliniyor. Kavga edebiliyor, yumruk atabiliyor, karate yapıyor ve herhangi bir silahı kullanabiliyor. Vin Diesel'in kadın versiyonu gibi bir şey yani. Residen Evil serisi, Ultraviolet, The Perfect Getaway ve The Messanger gibi filmler de mükemmel örnekler.
vin diesel o cüsseyle ne oynasın amk. Bilim adamı mı? çoklu kişilik bozukluğu olan tutunamayan bir ebru sanatçısını mı?
arka sokaklar mesut hüsnü rıza baba
Çocukluk aşkım Milla Jovovich <3