Kiralık Konak, Osmanlı Devleti'nin çöküş yıllarında yaşanan kuşak çatışmasını, modernleşme sancılarını, geleneksel değerler ve yaşam biçimlerini konu edinen bir romandır.
Naim Efendi, temiz, titiz ve dürüst bir insandır. Karakterlerin en yaşlısıdır ve Osmanlı Dönemi geleneklerine körü körüne bağlıdır. Naim Efendi'nin eşi Nefise Hanım'ın ölmesiyle Naim Efendi konağındaki düzen bozulur. Kalabalık bir aile olan Naim Efendi'nin ailesindeki düzen, evin en büyük kızı Sekine tarafından sağlanmaya çalışır.
Fakat Sekine Hanım annesi kadar becerikli bir insan değildir. Gelenekselliğe bağlı olmasına rağmen modernleşme çabasında olan bir müfettişle evlenir. Müfettiş Servet Bey zamanla konağın yönetimini ele almak ister. Servet Bey, züppe olarak adlandırabileceğimiz, Türk düşmanı, Batı hayranı, Frenk taklidi bir karakterdir.
Zamanla Naim Efendi'nin konağında Türkçe konuşmak bile unutulmuştur. Servet Bey'i kızlarından Seniha da eğlence düşkünü, Avrupa tutkunu bir karakterdir. Seniha'nın aşk hayatı zamanla herkesin diline dolanır.
Konakın son zamanları ise hiç açıcı değildir. Konakta sürekli eğlenceler düzenlenir, partiler yapılır. Artık Naim Efendi'nin var varlığı tükenme noktasına gelir. Naim Bey, torununun ilişkilerini öğrendiğinde rahatsızlanır. Seniha Hanım, dedesini ziyaret bile etmez ve konaktan kaçmaya karar verir.
Naim Bey artık konağında yapayalnızdır. Konağını kiraya vermek ister fakat kimse tutmaz. Naim Bey'in yanında kalan tek kişi Seniha'ya olan aşkına karşılık bulamayan Hakkı Celis'dir. Romanın sonunda Kurtuluş Savaşı'na yazılan Hakkı Celis, şehit olur.
Duayen merhum eleştirmenimiz Berna Moran, Türk edebiyatına eleştirel bir bakış adlı efsane eserinde Karaosmanoğlu'nun Kiralık Konak adlı eserini muazzam bir biçimde eleştirerek, tıpkı bu içerikte bahsedilen, Tanzimattan sonra hızla batılılaşan ama batılı medeniyetleri yanlış algılayan türk toplumunun doğu ve batı ekseninde nasıl bocaladığından bahseder. Kesinlikle okunması gereken bir eserdir.