Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
Yeni bir dünyayla karşı karşıyayız. Henüz siyasetçilerimiz bunun farkında değil maalesef. İster bir tır halı gönderin. O size 3 tane cep telefonu gönderir yine kâr eder. Biz katma değerli malı nasıl üreteceğiz. Bu işin noktası üniversitelerin bilgi üretmesidir.
Düşünmek, üretmek bize Allah’ın bir lütfudur. Merak vardır merak. Çevremizdeki olayları bile yeterinde sorgulayamıyoruz. Bilgiyi eğitim içinde eritmezseniz sanayici üretemez. Gençlerden birisi sormuştu bana; bilgi üretilecek de ne yapılacak. Bilgi toplumun trenini kaçırırsak kimse kusura bakmasın Türkiye çok geride kalır.
'Güçlü bir sosyal devlet olmalıdır'
Geleceği okuyamayan siyasetçiler toplum olarak bunu aşmalıyız. Güçlü bir sosyal devlet olmalıdır. İşçi de geçinecek, işveren de kazanacak, çiftçi de kazanacak. Yoksulluğun sıfırlanması lazım. Bu kazanımlarımızı sürdürmemiz lazım 4. ayağımız bu. İş dünyası çalışan, gücüne güvenen bu özgüveni sürdürmemiz lazımdır. İlk dile getiren biziz. Neden? Biz dünyayı okuyoruz.
'Eğitilmemiş bir toplumun büyüme imkanı yoktur'
Biz Finlandiya eğitim bakanını Türkiye’ye davet ettik, sorduk neden önce eğitim dedik. Geliriz düşük, dünya ilerliyor biz yerimizde kalıyoruz, baktık ki eğitimde gerideyiz dediler. Eğitilmemiş bir toplumun büyüme imkanı yoktur. 13 yılda 12 kez eğitim politikası değişirse ne olur. Aynı eğitimin evrensel olması lazım. Bunlar yok üzülerek söylüyorum.
Adana’yı biliyorum, aslında bir dönem sanayi merkeziydi. Kültürün, edebiyatın merkezidir Adana…Adana çok zengin, bereketli toprakları var. Şimdi o tanıdığımız görkemli Adana’dan çökmüş bir Adana ile karşı karşıyayız. Herkes İstanbul’a taşındı.
Merkez Türkiye projemiz var bizim. Batı eksenine Güney Kuzey eksenini dahil edeceğiz. Anadolu’nun merkezinde özel bir alan yaratmalıyız. Bunu 200 milyar dolarlık bir yatırımla düşünüyoruz. Limanları olmayan bütün ülkelerin limanı haline getireceğiz Türkiye’yi. Limanlarımız var bakın, denizlerimizden yeteri kadar yararlanamıyoruz. Dönüp kendimizi sorgulamamız lazım.
'Neden tırlarla silah gönderiyoruz?'
Siyasetçi kısa vadeli düşünüyor. Kısa vadeli düşüneni iktidara taşımayın, siyasetçinin vizyonu olması lazım, geleceği görmesi lazım.
Ne işimiz var bizim Suriye’de? Neden tırlarla silah gönderiyoruz? 2 milyon Suriyeli neden bizim topraklarımızda?
'Bize açıkça rüşvet teklif ediyorlar'
Sayın Merkel gelecek şimdi. Neden gelecek biliyor musunuz? Bize açıkça rüşvet teklif ediyorlar, biz size para verelim kampları burada kurun, aman bize gelmesinler diyecek. Türkiye bu sorunun temel anahtarı durumundadır ama yanlış yaptık. Mısır’da da, İran’da da yanlış yaptık.
5 ülkede büyükelçimiz yok, Türkiye’yi defterden sildik diyorlar. Dış politikada hata yaparsanız bedelini ülke öder ve bedelini ödüyoruz.
Hollanda Konya’dan küçük. Hollanda’nın tarım geliri kaç milyon dolar bizim ise yarısını bile bulmuyor. Bizim neyimiz eksik? Suyumuz var, insanımız var, ürünümüz var. Planlayamıyoruz, plan yapamıyoruz. Tarım toprakları şu an satılıyor, borç batağı var. Karamsar bir tablo çizdiğimi biliyorum ama bu söylediklerimin hepsi gerçek.
Ne oldu da seçimden sonra terör azdı. PKK belası vardı şimdi IŞİD belası çıktı.
Eğer bir vizyonunuz varsa teşvik sistemini vizyonunuz üzerine inşa etmek zorundasınız. Bölgesel teşvik de olabilmeli. Sektörlere olağanüstü teşvikler sağlamamız lazım, Türkiye yeni bir evreyi yakalamak zorundadır. Eğer ben başbakan olsaydım gözüm kapalı bir milyon doları verirdim, çip üretilecekse verirdim. Ülkenin geleceğini göreceksiniz.
4+4+4 sistemi geldiğinde ben isterdim ki toplum bu yanlıştır desin. Kalkınma planında yok, hiç görüşülmemiş çocuklarımızı denek olarak gönderiyoruz. Bu ülkeye yazık günah. Onların geleceğini öldürüyoruz, içim kan ağlıyor ama yapacak bir şey yok
'10. gün sonunda dediler ki 4 yıllık hükümete gerek yok'
5 aydır hükümet kurulamıyor diye ifadeleri var. Sayın Davutoğlu geldi koalisyon kurmak istediler. Evet kurabiliriz ama bakın dedim 14 ilkemiz var bizim dedim. Eğitim, dış politika, reformlar… Bunları çözecekseniz hay hay gelin kuralım dedim. Tamam dediler, görüşmeye başladık. Arkadaşlarıma şunu söyledim bize ne soruyorlarsa çok samimiyetimizle söyleyelim dedim. Söyledik de… 10. gün sonunda dediler ki 4 yıllık hükümete gerek yok, 3 aylık seçim hükümeti kuralım dediler. Bize demeyecekler mi kendi aranızda anlaşın diye. Ama bu olmadı, sizlerden talebim var çok net söylüyorum.
Sizi seçime zorlayan bir partiyi tekrar iktidara taşımayın. Eğer iradeyi başka bir alana hapis etmişse ülkeyi yönetemez bu gerçeği herkesin görmesi lazım. Bunu açık ve net ortaya koyamazsak sorunlarımızı aşamayız arkadaşlar. Bir ülkenin sorununu çözmek siyasetin görevidir sizin değil. Ülkeyi yöneteceğim diye geliyorlar karşınıza.
Kanal İstanbul dediler, zaten boğazdan bedava geçiyor neden para verip geçsin. Kaynağı nereden bulacaksın. 2 ayrı şehir kuracaklar. Anadolu boşalıyor kardeşim burada, açlık var sefalet var.
Bir ülkede bir başbakan bir ülkesinde bir bölgeye gizlice gidiyorsa sorun var demektir. Bu vahim bir tablodur. Çok ciddi bir yönetim sorunu var demektir.
Ödediğiniz vergi kadar kredi açacağız size sıfır faizle. Bundan kim daha karlı çıkar devletin kendisi. Tahsil edilemeyen 132 milyar lira var. Faiz ödüyor devlet. Sıfır faizli krediyi almak için borcunuz ödeyeceksiniz. İşte sıfır faizli kredi işinizi büyüteceksiniz, daha fazla vergi ödeyip daha fazla kredi alacaksınız. Firmalara özel teşvikler getirmek zorundayız.
'Bu sorun silahla çözülmez'
Terörü çözmemiz lazım. Bu sorun silahla çözülmez, 30 yıllık tecrübe bunu gösterdi. Çözüm nedir? Birinci sınıf demokrasi ve daha fazla özgürlük çözümün anahtarı budur. Halka hesabını veremeyeceğiniz vaatlerde bulunmayacaksınız. Ajandanız olmayacak. Erdoğan’a kendi ellerimle bir mektup verdim bu sorun böyle çözülür dedim. Akil adamlar heyeti olması lazım dedim. Siz bilmezsiniz dediler. Çözün o zaman ilk ben sizi tebrik edeceğim dedim. CHP neyinize engel oldu.
'Terörist bile diyemediler'
Terör silahla değil, toplumsal uzlaşmayla TBMM’de çözülür.
Şimdi bir de IŞİD belası çıktı. Terörist bile diyemediler, yaramaz çocuklar dediler bizden 102 kişiyi öldürdüler. Sorun derin. Bu sorunların hepsi çözülür, yeter ki doğru insanlarla yola devam edelim.
1 Kasım’da sizin oylarınıza bizim ihtiyacımız var, sadece sizin değil çalışanlarınızın da oylarına ihtiyacımız var. Sizin önünüzdeki bütün engelleri kaldıracağım söz veriyorum.
İnsanlar düşüncelerini açıkladığından neden korkuyoruz. Bir zamanlar herkes dünyanın düz olduğuna inanıyordu, bir kişi çıktı yuvarlaktır dedi, herkes kızdı ama şimdi herkes biliyor. Biz bütün sorunlarımızı biliyoruz, nasıl çözeceğimizi de biliyoruz. 13 yıl 20 yıl yetki verin öyle bir niyetim de yok.
Siyasetin gençleşmesi lazım. Önce ilkelerde anlaşmamız lazım. Bunlar da olursa koalisyon yararlı olur. Sayın Davutoğlu’na kesin ve net dedim.
2 partinin birbirine güvenmesi lazım dedim. Partinizle ilgili kaygılarımız var dedik.
Sizden başka bir isteğim bizim düşüncelerimizi, vizyonumuzu yetersiz buluyorsanız bunu bize bildirin, aktarın. Alkıştan çok eleştiriye ihtiyacımız var. Sürekli beni alkışlayacaksın, iltifat edeceksin olmaz ondan sonra diktatör yaratıyoruz.
Yeni bir evre kazandırmak zorundayız Türkiye’ye…
Ajanslar