CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin Amasya mitinginde yaptığı konuşmada hükümeti eleştirerek; 'PKK bizi kandırdı' diyorlar. Eğer bir terör örgütü seni kandırıyorsa sen bu ülkeyi nasıl yöneteceksin? Diyorlar ki birisi orduya kumpas kurdu, paralel bizi kandırdı yahu sen çocuk musun? Kandırılan bir hükümet Türkiye'yi yönetemez' dedi.
CHP Genel Başkanı partisinin Amasya'da düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada 7 Haziran’da milli iradenin tecelli ettiğini belirterek, 'Ne diyordu vatandaş ‘Tek partiye izin vermiyorum. Diktatörlüğe izin vermiyorum. Türkiye’nin sorunları var oturun birada konuşun, uzlaşın hükümet kurun memleketi adam gibi yönetin’ bunu söyledi.
'Biz üstümüze düşeni yaptık'
Ortaya çıkan tablo buydu. Bu tabloyu en iyi okuyan parti CHP’dir. Sizin iradenize saygı gösteren tek parti CHP’dir. Bize oy veren vermeyen vatandaşlarıma sesleniyorum, diğer partilere oy veren vatandaşlarıma da sesleniyorum; oy kullandınız milli irade tecelli etti. Biz üstümüze düşeni yaptık. Dediler ki ‘Koalisyon olsun’ hay hay buyurun gelin. Ülkenin sorunları var. Bir sonraki seçimi değil biz Türkiye’yi düşünüyoruz. Türkiye’nin sorunları var. Gencecik çocuklarımız işsiz. Doğu, Güneydoğu’da terör var. Her gün şehitlerimiz geliyor. Ekonomide ciddi sorunlar var. Çiftçi, esnaf memnun değil. Evet dedik gelin koalisyon kuruyorsanız adam gibi oturup konuşalım. Biz bütün samimiyetimizle masaya oturduk ama sonunda dediler ki; 'Hayır 3 aylık seçim hükümeti kuracağız.' Biz de dedik ki ‘3 aylık seçim hükümetinde yokuz.’ Ve 7 Haziran sonrası hükümet kurulmadı. Sayın Davutoğlu kuramadı' dedi.
Anayasaya, teamüllere göre hükümeti kurma görevinin CHP'ye verilmesi gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 'Ama veremediler, sandılar ki biz onlar gibi meydan meydan dolaşıp mağdur edebiyatı yapacağız. Yapmayacağız. Biz yetkimizi saraydan değil halktan alacağız. Sizden yetki istiyorum' diye konuştu. CHP lideri Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
'Ya demokrasiyi ya dikta yönetimini isteyeceğiz'
'Bu seçimler normal seçim değil. Bu seçimlerde ya demokrasi özgürlüğü isteyeceğiz ya bir dikta yönetimini isteyeceğiz. Bu seçimlerde ya gencecik çocuklarımız şehit olacaklar ya da Türkiye’de terör bitecek, barış ve huzur gelecek. AK Parti 13 yıldır iktidarda. Ne zaman sıkışsalar 'efendim bizi kandırdılar.' Çözüm süreci başlattılar. 24 Ağustos 2012 tarihinde dönemin başbakanını yani Sayın Erdoğan’ı ziyaret ettim. Çözüm süreci ile ilgili attığı adımların yanlış olduğunu, sorunun böyle çözülemeyeceğini, sorunu çözmek istiyorsanız size bir yol haritası veriyoruz, buna göre çözeceksiniz dedik. ‘Siz anlamazsanız’ dediler. Eyvallah. Sen anlıyorsan çöz. Çözüyorsan sana kredi açtık. ‘Sizin kredinize ihtiyacımız yok’ Eyvallah olmayabilir. O zaman çöz. Biz engel mi olduk. Çözemediler.
7 Haziran'da seçim oldu meydan meydan dolaştılar, 400 milletvekili istediler. 400 milletvekili çıkmayınca bu toplumun önüne acıyı, kanı, gözyaşını şantaj olarak koydular. Ya bana 400 milletvekili ver ya da buna katlanacaksın dediler. Benim bildiğim, okuduğum kadarıyla eğitildiğim kadarıyla bu millet şantaja boyun eğmez. Bu millet birilerinin önünde asla diz çökmedi ve çökmeyecek. Sonunda bizim dediğimize gelecekler göreceksiniz.'