CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, asgari ücretin altıncı aydan sonra güncellenmesine ilişkin, 'Güncellenmesi lazım asgari ücretin. Açlık sınırının altında asgari ücret mi olur? Bari, açlık sınırı ücreti desinler, onun bile altına düştü... 3 ay sonra o asgari ücret pul oldu' açıklamasında bulundu.
Ankara Bilkent Otel'de gerçekleşen Şehit Aileleri ve Gaziler Buluşması'nın ardından Kılıçdaroğlu'na bir gazeteci, “Et ve Süt Kurumu yüzde 50'ye yakın fiyatlara zam yaptı.
Genel müdürü de, ‘Biz bu zammı kuyruktaki vatandaşları engellemek için yaptık' şeklinde bir açıklamada bulunmuştu. Siz bu zammı ve açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:
“Bu doğru bir açıklama değildir, vahim bir açıklamadır. Sayın genel müdür bunu nasıl söyledi, doğrusunu isterseniz ben de anlamış değilim ama mutfaklarda yangın olduğu belli. Et fiyatlarına zam geleceği defalarca söylendi, defalarca yazıldı. Tarım uzmanları bunu defalarca söylediler. Her alanda pahalılık var, her alanda zam var. Gıda fiyatlarından tutun yem fiyatlarına kadar her şeyde zam var.
Dolayısıyla, iktidarın yapabileceği fazla bir şey yok, bu zammı yapıyorlar. Aksi halde Et ve Süt Kurumu batacak. Batıran kim iktidarın kendisi. Zammı yapan kim iktidarın kendisi. Fatura ise vatandaşa çıkıyor. Vatandaşa bir asgari ücreti kısmen arttırdılar 3 ay sürdü. 3 ay sonra o asgari ücret pul oldu yani. Dolayısıyla, bu çerçevede bakıldığı zaman samimi düşüncemi söyleyeyim bakın politik bir görüş olarak da değil artık bunlar ülkeyi yönetemiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti devletini yönetemiyorlar.”
Açıklamalarını sürdüren Kılıçdaroğlu, “Yönetme güçleri yok, yönetme kapasiteleri yok, yönetme bilgileri yok. Dolayısıyla, savrulup giden bir Türkiye var. Eğer, bu ülkeye bir fayda getirmek istiyorlarsa, eğer bu ülkenin bir faydası için ya bizim de bir çabamız olsun diyorlarsa bir an önce seçim sandığını getirsinler. Bir an önce Türkiye bunları aşmak zorundadır. Aksi halde gidiş bugünleri aratacak bir gidiş olacaktır. Önümüzdeki süreçte çok daha büyük zamlar gelecek hep beraber bunu göreceğiz ki bunu aylardır söylüyorum. Yapmayın, etmeyin ekonomi böyle yönetilmez diye. Bir avuç kişiye çalışıyorlar. Londra'daki tefeciler ve kur korumalı mevduata dünyanın parasını veriyorlar, vergiden muaf tutuyorlar. Öte yandan vatandaş, gidip et kuyruğunda bekliyor” ifadelerini kullandı.
Bir başka gazetecinin, “Asgari ücretin altıncı aydan sonra yeniden güncellenmesi de konuşuluyor” şeklindeki yorumuna da şu karşılığı verdi:
“Orada da çok karışık şeyler söyleniyor. Güncellenmesi lazım asgari ücretin. Asgari ücret asgari ücret olmaktan çıktı zaten. Hangi asgari ücret? Açlık sınırının altında asgari ücret mi olur? Bari, açlık sınırı ücreti desinler, onun bile altına düştü. Dolayısıyla, bu asgari ücretin hemen güncellenmesi lazım. Normali de budur zaten.”
Güzel söylemişte mevcut hükumet enflasyon ve ekonomik krizin bedelini işveren üzerine yıkmaya devam ederse esnaf iş gücünü yariya çeker 2 ay sonra da ülkede işsizlik %50 yi geçer.
Asgari ücrete güncelleme gelse ne olacak? Yine zam üstüne zam eklenecek yine durum değişmeyecek. Hani bir siyasetçininde bunun çözüm olmadığını bilmemesi burası Türkiye dedirtiyor insana