Kilerinizde Yaşayan, Sizi Gece Uyurken Alıp Başka Yere Taşıyan, Yemeklerinizi Bitiren Türk Cini: Biçura

25.02.2021 - 00:15

Meğer Türklerin cinlerle imtihanı çok eskilere dayanırmış efendim...

Türk mitolojisinin tabiri caizse en dengesiz, enteresan figürlerinden biri de ev iyesi yani koruyucu ruh olarak da görülen Biçura.

Özellikle Tatar Türklerinin söylencelerinde çokça rastlanan Biçura'nın kelime anlamı bakımından tartışmalar mevcut. 'Hem bey hem köle' 'aile beyi' ya da üzerinde en çok uzlaşılan üzücü anlamıyla 'ailesiz' anlamına geliyor. Ama bakmayın anlamına Biçura belli ki oldukça ailevi...

Peki Biçura nasıl bir yaratık? Başındaki şapkası toza ve yağa bulanmış, kendi pis olduğu kadar pis evleri de seven bir cin.

Biçura genelde tuğladan yapılan büyük ocağın arkası, kilerde taban altı veya çatı altı gibi pis yerlerde yaşarmış. Hatta efendim, eskiden köydeki evlerde Biçura için ayrı odalar bile ayarlanırmış. Ve bu odalara bir tabak ve birkaç kaşık ile yemek bırakılırmış. Söylenene göre Biçura yemeğe çok düşkün olduğundan bu ona yetmezmiş ve sizin bitiremediğiniz tüm yemeği de o yermiş.

Keşke sadece yemek yese... Bu cinimiz öyle huysuzmuş ki kızdığı zaman gece yemesi için bırakılan tabağı kırıp yemeği de oraya dökermiş.

Bu da yetmez evi uzun süre terk ettiği de olurmuş. Gece ruhu olarak da bilinen Biçura durup dururken bağırır, güler, oynar, şaka yaparmış. Ancak ilginçtir ki şakalarını kadınlara değil erkeklere yaparmış. Kapıları kilitleyip açması, evdeki eşyaların yerini değiştirmesi yetmezmiş gibi uyuyan insanın üstüne bir şeyler atar hatta uyuyan insanın yerini değiştirirmiş.

Aslıdan efendim bu dengesiz cin ile ortak dil bulunca size yardım ettiği de oluyormuş. Mesela ip eğirme aletine çoraplık ip bırakır ya da malını çoğaltırmış.

Bu yüzden onun şakalarına genelde göz yumulurmuş. Ancak şu da unutulmamalı Biçura'nın sağladığı bolluk 'haram'mış ve aniden yok olabilirmiş. Buna karşın Biçura ile zıtlaşırsan iş ev yakmaya kadar gidermiş. Böyle bir durumda gönlünü almak için ona sadaka vermek gerekirken eğer işe yaramıyorsa son çare eve ayı sokarak onu kovmakmış.

Anlaşılan Biçura öyle ihtilaflı bir varlık ki evdekilere ne zaman nasıl davranacağı belli olmuyor. Ancak kesin olan bir şey var ki Biçura pislik seviyor.

Bu yüzden de kötü bir ruh olarak biliniyor. Eğer Biçura'ya bulaşmak istemiyorsanız yapmanız gereken şey de basit: evinizi temiz tutmak. Bunun yanında efendim Tatar'larda bir de iyi ruh olan kutsal cin 'Ev iyesi' bulunurmuş ki kendisi temiz evlerde yaşarmış ve Ev İyesi olan eve Biçura uğramazmış.

Tatar Türklerinin yanı sıra Biçura ile ilgili hikayelere Başkurt Türklerinde de rastlanır. Başkurtlara göre Biçura, kadın kılığında, orta boylu ve beli olmayan bir varlık.

Bazı Başkurtlar da Biçura'nın kırmızı gömlek giymiş bir erkek kılığında dolaştığını söylese de anlaşılan o ki Başkurtların inancındaki Biçura kesinlikle kötü bir varlık çünkü o evlerden ziyade karanlık ormanda, yaban alanlarda yaşar ve yolunu şaşıran insanlara tecavüz edermiş. Ancak enteresan olan sonrasında onlara yardımda bulunup para getirirmiş. Deli midir, nedir?

Gelin efendim günümüze kadar korunmuş bir Biçura söylencesi ile içeriğimizi bitirelim. Ve aman temiz olalım ki bize bulaşmasın!

'Eskiden bir hoca varmış. İşte bu hocaya Biçura dadanmış. Hoca birden

zengin olmuş, parası artmış, ahırdaki hayvanları çoğalmış. Hocanın evine alışan Biçura, geceleri komşuların parasını çalıp hocaya getiriyormuş. Komşu tarlalardan, kilerlerden yulaf çalıp hocanın atlarını, hayvanlarını besliyormuş. Bu hoca zamanla çok zenginleşmiş ve Biçura’dan sıkılmaya başlamış, onu kovmaya karar vermiş.

Komşu köyde büyüden anlayan bir kadın varmış, hoca onu evine çağırmış ve büyü sözleri üfleyerek Biçura’yı kovmasını istemiş. Büyücü kadın onun isteğini yerine getirmiş. O gece hocanın evinde yangın çıkmış, ahır, ahırdaki inekleri, koyunları, tahılları ve evi yanmış kül olmuş. Hoca zar zor kurtulmuş. Yangın neden çıkmış, bir türlü bilememişler. Hocanın evi temelden yanmış, komşularının ise kazıklarına bile ateş değmemiş”