Başbakan Ahmet Davutoğlu “Ekonomide Dönüşüm Programı” kapsamında işgücü piyasasını etkinleştirmede yeni dönemle ilgili önemli ipuçları verdi. Eylem planının en önemli maddelerinden birisi ise kıdem tazminatı. Toplantıda, Çalışma Bakanı Faruk Çelik’in verdiği cevap aslında konuyu özetliyor: Kıdem tazminatını çalışanların ancak yüzde 10’u alabiliyor.
Sadece dün 505 işçi kıdem tazminatını alamadığı için Çalışma Bakanlığı’na başvurdu! Kıdem tazminatı konusunda maalesef durum bu şekilde. Peki bu konuda çözüm nasıl bulunacak?
Milliyet'ten Cem Kılıç'ın haberine göre; Kıdem tazminatı konusunda daha önce atılan adımlar sonuca ulaşmadı, kıdem tazminatı fonu hayata geçemedi. İşçi tarafı kıdem tazminatında hak kaybına neden olabilecek bir adımı genel grev nedeni sayacağını ifade etti. Bu yüzden mutabakat sağlanması şart.
“Her 1 yıllık kıdemin karşılığı 1 aylık brüt ücret” şeklindeki düzenleme aslında diğer ülkelere göre daha kapsamlı bir hak. Ancak diğer ülkelerde sosyal korumayı sağlayan başka mekanizmalar da var. İşsizlik sigortasından daha fazla kişinin yararlandığı, esnek çalışmanın yaygın olduğu bu ülkelerde kıdem tazminatı tamamlayıcı bir hak.
Karşılık ayrılmıyor
İşverenler için önemli bir maliyet olan kıdem tazminatı işverenleri zorluyor. Tazminat için şirket kasasında karşılık ayrılmalı ancak birçok işletme için planlanamayan bir maliyet olan kıdem tazminatı, ödenmesi halinde işverenleri finansal açıdan zorluyor.
Kıdem tazminatında gündeme gelen fon düzenlemesi, işverenler tarafından yüzde 4 oranında prim ödenmesini ve biriken paranın 15 yıl boyunca işçi tarafından dokunulamamasını öngörüyordu.
Bu sistem işçi adına tazminatın fonda birikmesini ve bu sürenin sonunda her yıl için ortalama 15 günlük ücret tutarında tazminatın hak kazanılmasını sağlıyordu. Kıdem tazminatı hakkından yarı yarıya kesinti anlamına gelen düzenleme işçilerin tepkisini çekmişti.
Fonda birikecek paranın değerlenmesi sonrası bu farkın ortadan kalkacağı ifade edilmesine rağmen işçi tarafı bu hesaplamanın doğru olmadığını ve hak kayıplarının yaşanacağına dikkatleri çekmişti.
Bu nedenle işçi tarafının bu endişesini ortadan kaldıracak bir adımın atılması şart. Bu eksiklik giderilir ve daha fazla işçinin tazminata erişmesi mümkün hale getirilip, mevcut haklardan geri adım atılmazsa bu mesele çözüme kavuşturulabilir.
Aksi halde çalışma barışının kalıcı olarak bozulması söz konusu olacak.
‘Kıdem düzenlenecek’
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 10. Kalkınma Planı’nda belirlenen 25 öncelikli dönüşüm programından son pakette yer alan sekiz programı ve bunlara ilişkin 380 eylem planını açıkladı. Sekiz başlıktaki program 380 adet eylemden oluşuyor.
Kıdem tazminatı sisteminde yaşanan sorunların çözümü için ilgili sosyal taraflarla istişare içinde gerekli mevzuat düzenlemelerini yapacaklarını bildiren Davutoğlu, şunları kaydetti: “Bu çok uzun süredir gündemimizde. Bununla ilgili etkin ve herkesle istişare içinde bir politika gerçekleştireceğiz. İşsizlik sigortasından yararlanma koşullarını esnetmek ve yararlanma sürelerini artırmak için mevzuat çalışmaları yapacağız. Mevcut esnek çalışma sistemlerini daha güvenceli hale getirecek yeni esnek çalışma sistemlerini içeren mevzuat çalışması yapacağız.”
İşsizlik sigortası alan sayısı artacak
Başbakan’ın açıklamalarına göre işsizlik sigortası fonundan daha fazla işsiz yararlanabilecek. İŞKUR’un verilerine göre Ekim 2014 döneminde işsizlik sigortasından 261.360 kişi yararlanmış. Aynı dönemde toplam işsiz sayısı 3 milyon 43 bin. Yani işsizlerin yalnızca yüzde 8.5’i bu sigortadan yararlanabiliyor. Bu da, basit olarak her 10 işsizden yalnızca birisine karşılık geliyor. İşsizlik fonunda biriken para tutarı ise 80 milyar TL’ye karşılık geliyor.
120 gün şartı kısalıyor
İşsizlerin işsizlik sigortasından yararlanamama nedenlerinden en önemlisi son 120 gün kesintisiz prim ödemiş olma şartı. Bu şartın kaldırılması veya kısaltılması ile işsizlik sigortasından yararlanacak işsiz sayısı artacaktır.
Diğer yandan işsizlik sigortasından yararlanmak için son 3 yıl içerisinde en az 600 gün prim ödeme koşulu da esnetilirse fondan yararlanan kişi sayısı artar.
Bu konudaki denge gözetilirken işsizlik sigortasından maaş alan kişilerin çalışmak yerine işsizlik maaşı almayı tercih etmelerini engelleyecek mekanizmaların da planlanması gerekiyor. Aksi takdirde kaş yapalım derken göz çıkartılabilir.