Kıbrıs'ta Sırlarla Dolu Görünmez Bir Kale: Kaçakçının Mavi Köşkü

Girne'de bulunan Mavi Köşk, sıradan köşklerin hiçbirine benzemiyor. Onu diğer köşklerden ayıran ise efsanevi hikayesi.

Köşkün sahibi Paulo Paolides. Kendisi İtalyan asıllı bir Rum. Kıbrıs'ta doğmuş ve burada avukatlık yapıyormuş. Tabi dışardan görünen bu. Aslında mafya avukatlığı yapan bir silah kaçakçısı.

Köşkle ilgili en ilginç detaylardan biri, hiçbir yerden görünmüyor oluşu. Paolides, rahat bir şekilde silah ticareti yapmak için, kendine adeta görünmez bir kale yaptırmış.

Paolides, güvenlik konusunda büyük bir takıntıya sahipti.

Çalışma odasının kapısı özel bir açılma sistemine sahip, odanın perdeleri ses geçirmez özellikte, yatağının baş ucunda bile tünellere açılan bir kapı var. Güvenlik için her şeyi düşünmüş. Başına bir şey gelmesinden öyle çok korkuyor ki sanırım, ibadet ettiği odanın tüm duvarları aynadan oluşuyor. Böylece arkasından bir tehlike geldiğinde görüp müdahale edebilecekti.

Köşkün her odası farklı bir renkte düzenlenmiş. Köşkte kalan misafirler, masalara oturacağı zaman, odalarının rengindeki masaya oturuyormuş.

Köşkte süt banyosu havuzu bile var.

Hatta anlatılanlara göre, efsane İtalyan oyuncu Sophia Loren'de bu evde kalmış ve havuzda süt banyosu yapmış.

Paolides, sanata ve gösterişe de son derece hayranmış.

Mevsime göre renk değiştiren, bukalemun derisinden yapılmış içki dolabı, 24 saat ağzından şarap akan aslanlı çeşme, kristal şarap bardakları, oturduktan bir süre sonra duvar kadar sert hale gelip, uykunun gelmesini engelleyen sandalye... Paolides gerçek bir lüks düşkünü.

Köşk konusunda yüzlerce efsane var.

Bu efsanelerden birisine göre, Paolides, köşkü mimar bir arkadaşına yaptırmış. Köşk yapıldıktan sonra da köşke dair tüm planları, kaçış noktalarını bildikleri için mimar arkadaşını ve diğer tüm işçileri öldürmüş.

Paolides'in bir diğer takıntısı da 13 sayısı.

Evde 13 oda var, havuzda 13 musluk var. Hatta kimileri evin, yukarıdan bakıldığında 13 sayısına benzediğini söylüyor.

Bir diğer efsaneye göre, Paolides, evinde parti verdiği zaman, balkonundan aşağı bir elma atarmış ve o elmayı kim yakalayıp ona getirirse, o gece onunla birlikte olurmuş.

Bahçesinde bulunan özel bir noktada durup bir şeyler söylediğinizde ise sesiniz yankılanıyor, fakat sadece sizin kulağınızda.

Evin ilginç yanlarından biri de bu Meryem Ana tablosu.

Tablonun özelliği, odanın neresinde olursanız olun, Meryem Ana'nın gözlerinin ve ayaklarının size dönük olması. Odada kaç kişi olursa olsun, hepsi tabloyu bu şekilde görüyor.

1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatı gerçekleştiğinde, Paolides, evinin altına yaptırdığı bu tünelleri kullanarak bir şekilde İtalya'ya kaçmayı başarmış.

Ancak ne yazık ki 1986 yılında mafya tarafından öldürülmüş.

Köşk ele geçirildikten sonra, Paolides'in gizli bir kasasında altın bir anahtar bulunmuş. Bu anahtar şu an TSK bünyesinde korunuyor. Ancak nerenin anahtarı olduğu, hangi kapıyı açtığı asla öğrenilememiş.

Paolides'ten geriye ise dünya üzerinde bilinen tek fotoğrafı olan bu fotoğraf kaldı.

Popüler İçerikler

TÜİK, Ekim Ayı Enflasyonunu Açıkladı: Yıllık 48,58'e Geriledi! Kira Zam Oranı da Belli Oldu
Köylü Fenomenlerin İçerik Kavgası Tartışma Yarattı
Güldür Güldür Show'dan Duygulandıran 29 Ekim Skeci Geldi
YORUMLAR
10.12.2017

Kıbrısta çekilen zulüm zamanlarında bu adam zevk içinde yaşarken. Dönemin terör örgütü EOKA ya silah temin eden biri için ‘’ Ne yazık ki 1986 da mafya tarafından öldürüldü’’ demek hem atlarınıza hem de tarihine yapılmış büyük bir gaftır. Unutmayın ki burası bir ibret müzesi.

"Ancak ne yazık ki 1986 yılında mafya tarafından öldürülmüş" cümlesindeki "ne yazık ki" ifadesini anlamak mümkün değil, Rumlara, Türklere karşı kullanmaları için silah temin eden adamın ölümü neden ne yazık ki diye verilir ?

29.03.2016

Bu evi bu kadar anlatmışsın da, deprem anında evden ayrılan ve zarar görmeyen odayı niye atladın? Ayrıca o süt havuzunda Ajda Pekkan'ın da yıkanmış olması hepsinden daha ilginç bir bilgi.....

TÜM YORUMLARI OKU (13)