Ketçabın 1830'larda Her Derde Deva Niteliğinde İlaç Olarak Satılmasının İlginç Tarihi

Ketçabın tarihi aslında sanıldığından çok daha ilginç. Bugün sofralarımızdan eksik etmediğimiz bu lezzetli sos, 1830’larda “her derde deva” olarak tanıtılmıştı.

Peki ne oldu da bu ilaç kısa sürede unutulup gitti?

Kaynak

1830’lu yıllarda Amerikalı doktor Dr. John Cook Bennett, ketçabı yalnızca bir sos olarak görmenin ötesine geçti. Bennett, ketçabı sindirim sorunları, ishal ve hatta sarılık gibi hastalıkları tedavi eden bir ilaç olarak tanıttı.

Ketçap üretiminde kullanılan domatesin faydalarını överek, “domates hapları” adını verdiği bu ürünü adeta bir şifa kaynağı olarak pazarladı.

Ancak işler çok hızlı bir şekilde kontrolden çıktı. Bennett’in bu cesur iddialarına diğer satıcılar da katıldı ve ketçabın kırık kemikleri bile iyileştirdiği gibi daha da uçuk iddialar ortaya atıldı.

Bilim insanları bu iddiaları araştırmaya başladıkça ketçabın tıbbi etkilerinin aslında hiçbir temeli olmadığını kanıtladılar.

Ketçap, sadece bir Amerikan icadı değil. Tarihi, çok daha gerilere, Çin mutfağına dayanıyor. İlk olarak Çin'de balık iç organları ve soya fasulyesinden yapılan "Ge-thcup" veya "Koe-cheup" adlı fermente bir sos olarak biliniyordu.

Bu erken ketçap versiyonu, günümüzün tatlı domates bazlı soslarından oldukça farklıydı. Zamanla, ticaret yolları genişledikçe ve kültürel etkileşimler arttıkça ketçap çeşitli değişimlere uğradı.

Değişimlerin sonucunda ketçap, bugünkü formuna ulaşarak mutfaklarımızın vazgeçilmezi haline geldi. Ancak, 1800’lü yılların başında ketçabın ilaç olarak satılması bu lezzet yolculuğunun en sıra dışı duraklarından biri oldu.

İlginizi çekebilir 👇🏻

Amerika Birleşik Devletleri Eyaletlerinin Sınırları Neden Sanki Cetvelle Çizilmişçesine Düzdür?
Japonya Neden Bir Dağın İçini Oyup Derinliklerine Devasa Cihaz Yerleştiriyor?
Bir Haftada Neden Altı veya Sekiz Değil de Tam Olarak Yedi Gün Bulunur?

Popüler İçerikler

Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt