Ağırel, Kınık'ın 4. kez gönderdiği belgeleri tek tek inceledi ve şöyle yazdı:
'Sayın başkan 2011 yılı faaliyet sonuç tablosu gönderdi. 23 Ekim Van depremi ardından o yıl tutulan faaliyet raporu. Raporda çadır satış rakamları var. 3.4 milyon TL çadır satışı gerçekleştirilmiş. Raporun altında aynen şu ifade geçiyor:
“Meydana gelen deprem felaketi nedeniyle bölge insanlarının çadır ihtiyacını karşılamak üzere afet stoklarının büyük kısmının bölgeye sevk edilmesinden dolayı kurumumuz bünyesindeki çadır miktarları kritik stok seviyesinin altına düşmüş, azalan çadır stoklarının ivedilikle tamamlanması için ivedilikle çadırların üretimine ağırlık verildiğinden...”
Yani deprem olunca satmayı düşünmeyip hemen bölgeye sevk etmişler. Ancak afet haricinde çadır üretip satmışlar. Sayın başkanın göndermiş olduğu 1980 yılı, 1981 yılı 2007 yılı faaliyet raporlarında ve belgelerinde çadır satışı görülüyor. Ancak bu tarihlerde de bir deprem durumu söz konusu değil.
Sonuç olarak deprem olmuş, insanlar evsiz kalmış, çocuklar soğukta tir tir titriyorken çadırlar bekletilmemiş ve böylesine zor koşullarda çadıra ihtiyacı olan on binlerce insan varken herhangi bir satış yapılmamış daha önce. Tam aksine stoklardaki tüm çadırlar, depoların dibine kadar boşaltılmasına varıncaya dek afet bölgesine gönderilmiş'
Şaşırdık mı? Adamlar sanki matrix evreninde yaşıyor aq..herşeyleri yalan
Şu palavra 25-30 sene önce ortaya atılmış olsaydı eğer, "resmi tarihimiz yalandır" yaygarası başlığı altında pazarlanacak ve devlet düşmanı yobazların kitaplarında mutlaka kendine yer bulacaktı. Bilgiye erişim önlenemez olduğu için Lozan Antlaşması üzerinden yaptıkları gibi yeni yalanlar üretemiyorlar.
Sefil herif